Adel
Alex' le ilişkimiz hızlı ama sağlam ilerliyordu. Yaklaşık 3 - 3.5 aydır çıkıyorduk ve artık okulun 1. Döneminin sonuna gelmiştik. Mezuniyet için çok heyecanlıydım. 1 hafta sonra küçük bir kutlama olacaktı. Okulumuz son dönemde yapar son sınıflara kutlamayı ama bizim aramıźda olacaktı. Geçen seneden son sınıfları hatırlıyorum.
Sabah Alex' le uyandıktan sonra okula gittiğimizde sınıfça bunlar konuşuldu. Ben aslında geçen sene bu kutlamaya beni alacaklarını sanmıyordum ama Alex, Jack ve Francis yapacaktı kutlamayı. Yani bende katılabilecektim. İşimden sonra Alex' le bana kıyafet bakmaya gittik. Çok güzel kıyafetler vardı. Bende parça parça alıp bir kombin yaptım.
Alex' de oldukça şık gözüküyordu. Akşam partiye gittik ve girdiğimiz gibi tüm bakışları üstümde hissettim. Ama daha özgüvenliydim. Bu parti güzel geçmişti. Ayrıca okul anıları için görevlendirildiğimden birkaç tane fotoğraf çekmem gerekiyordu. Herkes çok eğleniyordu. Büyük bir televizyonun önünde playstation oynayanlar mı dersin langırt oynayanlar mı dersin masa tenisi oynayanlar kenarda gülme krizlerine girenler herkes çok mutluydu. Parti boyunca Alex' in gözü üstümdeydi. Bu beni bir bulut kadar hafif yapıyordu. Herkesin dağılmaya evlerine gitmeye başladığı saatlerde bizde kalkıyorduk. Kapıdan çıktığımızda Alex' e evden bir telefon geldi.
- Bir sorun mu var?
- Babam fenalık geçirmiş. Seni evine bırakayım eve geçeceğim.
Ona gitmesini söyledim. Çok itiraz etti ama kabul etmedim. Eve kendim gittim. Yolda karşıdan adamlar geliyordu. 3 kişilerdi.Ne olur ne olmaz diye binaların arasından karşı sokağa geçmeye karar verdim. Tam araya girdim ki karşıma 3 adam daha çıktı. Geri dönüyordum, diğerleri yolunu buraya kırmıştı.
- Hey naber güzelim.
- Selam bebeekk.
Ne olduğunu bile kavrayamamışken bir adam üstüme doğru basketbol savunmacısı gibi geldi. Bileğinden tutup duvara yapıştırdım ve kafasını duvara toslattırdım. Arkadan bir adam üstüme gelirken bir tekme geçirdim ama o yere yığılırken çoktan üstüme üşüşmüşlerdi bile. Biri tam önümde 2 si kollarımı tutuyor diğeri arkadan gaz veriyordu. Adam çoktan kazağımın boyun kısmını indirip boynuma dalmıştı. Kendimi çok kötü hissediyor ağlıyordum ama böyle kendimi bırakamazdım.
Tam karşımda duran adamın özel bölgesine sertçe dizimi geçirdim. Geriye doğru çekilirken bir de tekme. Elini götürüp çektikten sonra kandığını gördüm. Keşke daha fazlasını yapabilsem. Kollarımı tutan adamlardan biri beni yere fırlattı. Hala kamerayı korumaya çalıştığım için yere ellerimi sürttüm. Geriye dönüp birine sert bir yumruk geçirdim. İlk kafasını duvara çaktığım adam beni kovalamaya başladı. Diğer boştaki adamın kafasına bir taş atıp kaçtım. Neyseki koşmakta üstüme yok. Gecenin karanlığında birden kayboldum ve ağlayarak, sokaklarda ağlayış seslerim yankılana yankılana eve gittim. Kollarım tutulmaktan morarmıştı. Boynumsa kıpkırmızıydı. Biraz da mor. Kendimi çok kötü hissediyordum. Duşa girdim. Ve üstümü giyinip Marley' nin yanına yattım. Alex' e ihtiyacım vardı hemde çok ama bunu ona nasıl söylerdim. Onu kaybetme ihtimalini nasıl göze alabilirdim.
Ertesi gün okula gittiğimde boynuma bir atkı doladım. Parmaklarımdan geçen uzun kollu bir t- shirt giyindim. Sınıfta Alex hemen yanıma geldi.
- Ad. Sevgilim. Dün eve sağsağlim gittin mi?
- E- vet. Baban nasıl oldu?
- İyi. Biraz nefesi gitmiş asıtımı varda. Kötü bir durum yok. Üşüyor musun atkını çıkartsana.
- Be- Ben üşüyorum biraz.
- Öyle mi? Hasta mısın? Üşuttün mü? Dün hava soğudu mu?- Hayır. Hayır. Sadece şu an biraz üşüyorum.
Bunu söylerken kalemim yere düştü. Onu almaya Alex' le aynı anda eğildik ve sıranın yanındaki askıya kolum takıldı. Hemen kolumu geri kapattım ama Alex kalemimi bana uzatırken kollarıma bakıyordu. Kolumdan tutup beni koridorda dolaplar arasındaki boşluğa götürdü. Kollarımı açtı.
- Adel. Kim yaptı bunu?.
- Kimse.
- Şaka mı yapıyorsun adel kim yaptı bunu koluna?!
Gözü boynuma kaydı. Atkımın gevşediğini yeni fark ediyordum. Lanet olsun.
- Bo- boynuna ne oldu?
Atkımı çekip aldı ve donuk bir suratla gözlerime baktı.
- Adel lütfen bir şey söyle. Boynun kolların ne bu hal? Bak ben birinin bir şey yaptığu düşünmeyi bile tercih ediyorum ama...
- Bir şey yok. Kimse bir şey yapmadı Marley boynumu çok yaladığı için alerji olmuş.
- Ne? Buna inanmamı nı bekliyorsun?! Adel kim yaptı bunu?!
- Kimse bir şey yapmadı.
- Öyleyse, aldat- aldattın... mı beni?
- Ne? Ne hayır asla asla Alex ben bunu sana asla yapmam.
- Adel kimse yapmadı diyorsun. Seni aldatmadım diyorsun. Ne oldu?
- Ben ben bunu söylemem.
- BENİMLE OYNAMA ADEL.
Birden bağırınca korkmuştum. Ama kızgından çok hüzünle bakıyordu.
- Bir açıklaman yok mu?!
- Yok.
- De- DEDİLİKLERİ GİBİ MİSİN ADEL? HA?
- Ne ne gibi miy- Yo yo yo Al-
- NE YOSU YA NE YOSU. BANA CEVAP VEREMİYORSUN BİLE. BEN SENİ DİNLİYORUM HEMEN BİR SONUCA VARMAYAYİM DIYORUM AMA BANA CEVAP VEREMİYORSUN! Sürtüğün illa annesinin sürtük olması gerekmiyor. Sürtük her zaman sürtüktür. Haklılarmış Adel. Sen bi sürtüksün.
Onunda gözleri dolmuştu hayal kırıklığından olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam. Ben bu lafı duyunca kalbim hiç bu kadar acımamıştı. Kendimi hiç bu kadar kötü hissetmemiştim. Galiba insanı en çok üzen şey sevdiğinden duyduğu hakaret. Bunu söyledi ve gitti.
-ALEX. Gitme. GEl bir konuşalım. ALEX.
Arkasından bağırdım ama umrunda değildim. Ah Alex, sevgilim neden sende herkes gibi bana sırt çeviriyorsun?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Karanlığında Dolunay
Romansa∼ Adel ∼ Uzun yıllardır içimde bir burukluk, bir boşluk var. Yeni yollar arıyorum. Çıkış kapıları ama bulamıyorum. Belki benim şanssızlığım.Yalnız olmak. Bu dünyada. Ah hayır köpeğim Marley var. Her şeyimden vazgeçip büyüttüğüm Marley ama bana dest...