Seungmin'in anlatımıyla
_________________________________________Herkes evine gittiğinde Chan ile ikimiz pijamalarımızı giyip yatağa girdik. Chan'ın kollarının arasına girmiş bir vaziyette yatıp bir birimize bakıyorduk. Oda da hoş bir sessizlik vardı. Ama bu sessizlik Chan parmağını burnumda gezdirmesiyle çıkardığım kıkırdamalar sayesinde bozuldu. Arada burnumu öpmeside çok hoştu. Chan parmağını burnumdan çekip yorganı üstümüze örttü ve sarılarak uykuya daldık.
...
Sabah olmuştu. Öyle derin uyumuşum ki gözlerimi zor açtım. Yataktan kalktığımda Chan'ın yatakta olmadığını fark ettim. Hemen kalktım ve salona gittim, Salonda yoktu. Mutfağa gittim, mutfakta da yoktu. Evin diğer yerlerine baktım yine yoktu. Tam endişelenme krizine giricekken dışarıda büyük bir gürültü koptu. Pencereye doğru ilerledim. Perdeyi araladığımda da İlk polis arabasını gördüm. Perdeyi tamamen açtığımda da içim ürperdi. Lan, Chan babamla mı kavga etti? Gözlerime inanamadım. Babam yüzü kanlı bir şekilde elinde kelepçelerle polis arabasına gidiyordu. Chan de yanında iki tane polisle konuşuyordu. Baya sinirliydi ve onun da elleri kanlıydı. Belliki Chan babamı dövmüş ama nasıl? Bir kaç dakika sonra polisler gitti ve Chan eve girdi. Girer girmez Chan'ın boynuna sarıldım ve hemen sorularımı sormaya başladım.
Chan, sen iyi misin?
Evet ben iyiyim
Chan neler oldu neden polis geldi hem babamın burda ne işi var?
Baban sabahın köründe kapıyı çaldı. Buraya nasıl geldi bilmiyorum ama kapıyı açar açmaz elinde bıçakla içeriye daldı. Sonra kavga etmeye başladık ve bıçağın tersiyle gözüme geçirdikten sonra bende onun alnını bıçakla bir çizik attım yani baya da karizma oldu adam.
Peki polisler ne ara geldi?
Mahalle sakinleri gürültüden dolayı dışarıya bakmış bizim de kavga ettiğimizi görünce polisi aradılar. Ama artık o piç parmaklıkların arasında bize dokunamicak.
Peki gözün nasıl acıyor mu?
Sana dokunursam acımaz
Sabah sabah dayak yedin hala dokunma diyorsun Chan babamın gözüne vurduğuna emin misin beynine falan vurmuş olmasın
Hadi ama öpeyim bari
İyi hadi öp
Hışımla beni koltuğa attıktan sonra üstüme çıkıp yüzümü öpmeye başladı. Sonra dilini burnumda gezdirince kıpraşmaya başladım. Evde kahkaha patlaması yaşandı resmen. Bir kaç dakika geçtikten sonra Chan'ın gözünün şiştiğini fark ettim. Hemen koltuktan kalkıp buz getirdim ve şişliğin olduğu yere bastırmaya başladım. Bunu yapınca Chan baya rahatlamışa benziyordu. Koltuğa yayılıp bacağımı okşuyordu. O kadar rahat duruyordu ki ben bile rahatladım. Buzu çektiğimde biraz olsada şişlik inmişti. Kalkıp buzu geri götürdü. Buzluğun kapağını kapatınca kapaktaki takvime baktım. Hassiktir!!! Okula gidemedik. Saat 9.30 bide. Bir gün daha okulu asmış olduk. Acaba okuldan değilde evden mi eğitim alsak nede olsa üniversite sınavına erken hazırlık olcak. Ama devamsızlıklar ne olucak? Kafamı böyle duvara vurma isteği doğdu içimde. Hemen Chan'ın yanına gittim ve ne yapacağımız hakkında soru sordum.
...
Ne düşünüyorsun Chan ne halt yicez
Yarından itibaren devamsızlık yapmamız lazım yoksa eğitim hayatımız çöpten ibaret olur ama şu anlık yapcak bir şey yok
Okuldan bile atılırız çok devamsızlık yaparsak
Aynen hatta bugün beraber ders çalışalım en azından geride kalmayız hemde belki hocaların gözüne biraz girmiş oluruz
Olur önce bir kahvaltı yapalım ondan sonra ders çalışmaya başlayalım
Önce mutfağa gidip kahvaltıyı hazırlamaya başladık. Bugün baya verimli geçecekti şimdiden belli. Araya bazı şeylerde gircek o kesinde (neyse o şeyleri anladınız siz)
Birkaç dakika sonra yağmur yağmaya başladı. Yağmurun sesi bize huzur getirmişti.
Sofrayı hazırlamış Chan ile kahvaltımızı yapıyorduk. Baya huzurluyduk. Bugünün bile harika geçeceği şimdiden belliydi. Kahvaltımızı yaptık sofrayı topladık ve ders çalışmak için çalışma odasına gittik. Kitaplarımızı defterlerimizi bilgisayarımızı kalemlerimizi hazırlayıp masa başına oturduk. O an ikimizde kendimizi sorulara adadık. Böyle sanki o soruları çözmesek yaşayamicakmışız gibi çok ciddiydik. Neredeyse dakikada 4 soru bitiryorduk baya iyidi. Bu kadar hırsın ardından Chan kendini saldı. Bu kadar hız ona fazla geldi. Elini bacağıma vurup "Bence bu kadar çalışma yeter beynim çatlicak yakında mola verelim" diyordu. Ama bu da başıydı daha çok çalışmamız gerekiyordu. Ben Chan'ı aldırış etmeden soru çözmeye devam ediyordum. Her ne kadar mızmızlansada ses vermiyordum. Bir zaman sonra Chan dayanamayıp beni sandalyeden kaldırıp kucağına oturtturdu. İnmeye çalıştım ama inemedim. Ben inmeye çalışırken o kahkahaya boğulmuştu. Doğal olarakta sinirlerim ayağa kalkınca omzuna vurmaya başladım. Anlaşılan Chan daha çok eğleniyordu. Pes edip başımı omzuna yasladım. Sandalyede hafif hafif dönüyordu. Öyle güzeldi ki Chan de eliyle saçlarımı okşuyordu.Biraz böyle duralım mı çok rahat birazdan ders çalışırız
Aslında ders biraz bekleyebilir bu anı bozamayız
Başımı kaldırdım ve Chan'ın Dudağına bir öpücük kondurdum o da benimkini öptü sonra başımı omzuna geri yasladım. Sandalyede yavaş yavaş dönerken dışarıdan gelen yağmur sesleri içimi huzur kaplıyordu. Chan'a daha çok yaklaştığımda Chan beni kendisine yaklaştıdığında başımı kaldırdı ve burunlarımızı bir birine deydirdi. Bu çok güzel çok hoş. Geri çekilip burnumu öptü ve sarılmaya başladı. Chan'a sarılmak tıpkı bir battaniyeye sarılmak gibi. Sarıldınmı tüm bedenini kaplıyor ve bir o kadar da huzur ve güven veriyor. O kadar sıcak bir sarılışı vardı ki uykum gelmişti resmen.
Chan benim uykum geldi sıcak sarılışı uykumu getirdi yatağa gitsek
Peki yatağa gidelim bebeğim şu an o kadar çok şirinsin ki seninle beraber uykum olmasa bile uyuyabilirim
Beni kucakladığı gibi yatak odasına gittik. Yatağa geçip Chan'ın kollarının arasına yattım. Gözlerimi zar zor açık tutuyordum. Bu kadar rahatlık uykunu getiriyordu. Hemen uykuya dalmamak için Chan ile ellerimizi tuttuk ve Chan dudağımı öpmeye başladı. Ben hiç tepki vermiyordum öylece duruyordum. Kendimi tamamen Chan'a bırakmıştım. Dudaklarımı hızlı ama nazik bir şekilde emiyordu. En sonunda bende karşılık verdim. Ama sonra bıraktım Chan de bıraktı. Ben Chan'a daha çok yaklaşıp elini tuttum. O da elimi sıkmaya başladı. Tam da uykuya dalınacak zamandı. Gözlerimi kapadığımda Chan burnumu öptü. Hafif bir kıkırdamanın ardından gerçekten rahat bir uykuya daldım.
________________________________________
Öncelikle hepinizden çok özür dilerim valla 1 aydır bölümsüz bıraktım sizi artık üşengeçlik perileri üzerime oturdu kalkmak bilmiyorlar şimdi kaç defa sülaleme sövülmüştür kesin SKZSKZSKZSKZSKZSKZSKZ
Neyse sonunda bölüm attım biz ona şaşıralım artık diğer bölümüde şimdiden yazmaya Başlayayım yoksa bunun sonu gelmez
İYİ OKUMALAR ♡♡♡♡
![](https://img.wattpad.com/cover/322511908-288-k313620.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sudden Love/CHANMİN
Random~Benim olucaksın Seungmin, sadece benim olmak zorundasın (Argo, küfür, cinsel içerik içerir. Rahatsız olanların okumasını tavsiye etmem. Smuttır.)