Kumsalın anlatımından;
herkes sınıflara dağıldığında yanımıza bora geldi. bakışlarımı ona çevirdiğimde şaşkın bir şekilde olan biteni izliyordu. kafasını bize döndürdüğünde konuşmak için dudaklarını araladı. 'kızın nasıl bu hale geldiği bilinmiyor. bir hocayı ısırmaya kalkmış duydunuz mu?' boranın son dediği dudağımın 'o' şekline bürünmesini sağlamıştı. bora kollarını önünde bağlayarak ciddiyetle konuşmaya devam etti. 'kuduz olabilir mi? sizce ne düşünüyorsunuz?' yanımda kendini gülmemek için zor tutan alya'ya çevirdim. yüzünden gülüşünü silip ciddiyetle 'ne alaka? kuduz olsa böyle mi olur?' dedi. bora kaşlarını çatarak eliyle kızın götürüldüğü yönü göstererek 'kızım görmedin mi? ceylin hocayı ısırmaya kalkmış.' ardından elini ortaya gelişi güzel sallayarak 'hem ben nereden bileyim, daha önce kuduz olan bir insan ile mi konuştum?' dedi. alya boranın dengesizliğine göz devirerek bana döndü. 'sen ne düşünüyorsun kumsal?' ikisine bakarak işaret parmağımla çenemi ovaladım. 'daha ne olduğunu bile bilmiyoruz, hadi revire gidelim ve ne olduğunu öğrenelim.' kafalarını beni onayladıkları biçimde salladıklarında okulun içerisine girdik ve yavaş adımlarla koridorda ilerlemeye başladık. başımı omuzuma yatırdığımda boranın alya'ya dik dik baktığını gördüm ve koluna vurdum. boranın bakışları hızla bana döndüğünde eliyle ensesini kaşıdı ve hiçbir şey olmamış gibi yürümeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü bedenler
Gizem / Gerilimnefes almak için birbirine sarmalanmış iki ruh. ölü bedenler, yaşam arayan insanlar. dünyanın sonu geldiğine inanılıyor, sizce gerçekten dünyanın sonu geldi mi? kaçışların ve tehlikenin dolu olduğu bu dünya eskisi gibi olacak mı? yoksa tüm insanlık...
