9.Bölüm

1.1K 38 9
                                    

Günaydın, diyerek mi başlamalıyım bilemiyorum. Çok uzun bir zaman oldu buraya uğramayalı.

Kayıplarımız, acılarımız, boşluklarının ve daha niceleri... Söylenecek çok şey var ama yok da.

Buraya biraz toparlanarak gelebildim. Umarım herkes toparlanmıştır. Acılarımızı gömemeyeceğimiz ve dindiremeyeceğimiz bir zaman dilimindeyken atmak doğru oldu mu bu bölümü, bunu da bilmiyorum.

Çok fazla konuşamadığım için sizi bölüm ile bırakıyorum.

Her ne olursa olsun sevgiyle kalın. 🤍

 🤍

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

9.Bölüm "YANMAK"

Aklımız ne büyük bir derya. İçinde türlü türlü hayaller var. Bazıları yüzüyor, bazıları boğuluyor. Atlayıp da hangi birini kurtarsak bilemediğimizden her birinden oluyoruz.

Ben bu eve ilk geldiğimde genç kız olarak bir sürü hayal kurmuştum. Kocaman bir düğünümüz olacaktı. Balayı için bir kamp ayarlayacaktık. Çok severdi kampları. Gecesinde içilen içeceklerle bana söyledikleri...

Sonrasında Arslan ile beraber bu eve Asena'yı alıp gelecektik. Evet, daha o zamandan belliydi isim. Anne ve babası torunlarını çok sevecekti. Gurur duyacakları her şeyi onda göreceklerdi yeniden. Biz yavaş yavaş büyüyen bir aile olacaktık.

Ama işte, hepsi bir hayaldi ya!

Ben kefenimi kendi ellerimle giydim gelinlik diye. Ardından balayım... Hastane odaları, kendi odam ve dedemin azap dolu evi.

Sonra karnımda Asena, bu evin kapısına geldim. Yalnız başımaydım. Anne babası beni istemedikleri gibi Asena'yı da istemediler. Gururum ayaklar altına alındı, ezildi. Ölüme terk edildim.

Karnımda biricik kızım Asena ile...

Olanlar bir kabus muydu, yoksa şimdi mi bir rüyadaydım?

Sevda Hanım oturduğu yerden sürekli ben ve Asena'nın tabağına bir şeyler koyup yememizi istiyordu. Ömer Bey uzaktı. Yokmuşuz gibiydi. Ama onun dışındaki herkes capcanlı bir ruh haliyle bizlerle ilgileniyordu. Bu aileden bunu görmek beni şaşırtmıştı. Ama inanmak, içten değildi.

Arslan masanın üzerindeki elime uzanıp düşünceli halimden ayırmak istercesine sıkıca tuttu. Bak buradayız, beraberiz. Gözlerine bakınca her sözünü anladığım adam... Sen nasıl yıllar önce kalbimi görüp de anlayamadın beni?

"Anne baba, biz amcamla çok güzel bir çalışma yaptık sizi beklerken." Kızımın heyecan dolu sesi beni düşüncelerin arasından çekip alırken ellerindeki eli görmezden geldim.

ASENA "Son Bakış"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin