2.Bölüm

1.3K 111 4
                                    

Medya : Acar Demirkan

Bölümü oylarsanız çok sevinirim 🖤

Keyifli okumalar 🖤

"Başkomiserim yapmayın daha ifadesi alınması lazım."

Kemal'in sözleriyle kafamı sallayarak,"Tamam bende önce ifadesini alacağım sonra gerekeni yapacağım."dedim

Kemal tekrar itiraz edecekti ki bakışlarımdan sonra kafasını sallayarak odadan çıkmıştı.

Boynumu esnetirken en azından sinirimi çıkaracağım birini bulduğum için biraz rahatlamıştım ama hâlâ bir hafta saha da olamayacağım aklıma geldikçe kan beynime sıçrıyordu. Bu benim için çok ağır bir cezaydı

Telefonumun sesiyle cebimden çıkarıp baktığımda babamın aradığını gördüm. Hayır baba şuan değil en azınlık ben bu kadar sinirliyken

Ama açmazsam telaşlanacağını da çok iyi biliyordum. Derin bir nefes verip aramayı cevaplayarak,"Babam."dedim aynı zamanda ses tonumu olabildiğince normal tutmaya çalıştım

"Ervam nasılsın kızım?" Babamın ismimi hitap etmesiyle yüzüm bu sefer gerçekten gülmeye başlamıştı. Bu ismimi sadece babamın söylemesini istiyordum bir tek ona yakışıyordu.

"İyiyim babam iş güç işte. Sen nasılsın ilaçlarını aldın değil mi?"diye sordum

"Aldım güzel kızım merak etme. Hem beni bırak sen nasılsın sabah ilaçların etkisiyle kalkamadım babaannen kahvaltı yapmadığını söyledi."dedi

Evet babam kalp hastasıydı ve kullandığı bazı ilaçlar uykuya sebep oluyordu ve hâlâ bu durumda beni düşünüyordu.

"Baba biliyorsun kahvaltı yapmaya vaktim çok olmuyor hem Gülcan sultanda hemen yetiştirmiş aşk olsun ona da ama ben burada bir şeyler atıştırdım merak etme."dedim

"Ervam benim güzel kızım bak Erdal ile geçen gün konuştum kendini çok yoruyorsun tek çalışan sen değilsin kızım kendine biraz zaman ver."dedi

"Aşk olsun baba o adamla bir de benim dedikodumumu yapıyorsun?"dedim

Adam bana burada yapmadığını bırakmıyordu birde sonrasında arkamdan konuşuyordu gerçekten pes.

"Sus bakayım müdürün o senin. Öyle söylenmez hem ben müdürünle değil arkadaşımla sohbet ettim."dedi

"Babam ne güzel emekli olmuşsun o adamın neyine arkadaşlık. Önüne bak daha iyi arkadaşların olduğuna eminim."dedim

Müdürüme çok ama çok gıcık oluyordum. Ve babamın emekli Cumhuriyet başsavcısı olmasının ise bir katkısı yoktu adam resmen bana bilenmişti.

Keşke bu adamda bir an önce emekli olsaydı ama bu şuan bir hayalden fazlası değildi.

"Ervam üstlerin hakkında nasıl konuşuyorsun kızım? Tamam ben nasıl olduğunu aramak için aradım görüyorum ki fazlasıyla formundasın hadi kapat seni daha fazla meşgul etmeyeyim."dedi

"Tamam Başsavcım siz nasıl isterseniz."deyip ardından gülümseyerek,"Şu Gülcan sultana da torunun çok selamı olduğunu söyle o zaten beni anlar."dedim

Babam sonunda telefonu kapattığında yüzümde oluşan gülümsemeyi anında sildim. Artık işimize dönebilirdim.

Odadan çıktığımda birkaç kişi odada çıkardığım gürültüye şahit olmuş olmalı ki tam olmasa da kaçırdıkları bakışları üzerimde dolanıyordu.

Nezarethane kısmına geldiğimde suçlu şerefsizin kolu sargılı bir şekilde oturduğunu gördüm. Bu kadar dinlenmek yeter.

Adı bülent olan şerefsiz beni gördüğü an yerinde kalkarak geriye giderken gülümseyerek,"Selam."dedim

MAHZARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin