Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kulübün puslu havası, geceye katılan her konuğun ciğerlerine sızmıştı. Hava, derin nefesler ve iç çekişlerle ağırlaşıyordu. Müzik o kadar yüksek ve derindi ki, yalnızca kendinize eşlik edebilirdiniz, çünkü başka hiç kimse söyleyebileceğiniz hiçbir şeyi duyamazdı.
Büyük salon karanlıktı, eski tarz mobilyalar ve akla gelebilecek her tur içkiye sahip olmakla övünen iki bar vardı. Arkada kırmızı ve krom perdelerle ayrılmış özel kabinler bulunuyordu. Sırları ve bilinmezlikleri ortaya çıkarmak için perdeler geri çekildiğinde duman kıvrımlarının dışarı çıktığı görülebilirdi.
Bunun ötesinde, kulübün sahiplerinin günlük işlerini yürüttükleri özel odaları vardı.
Odinson'lar. Onlar, Norveç'in kraliyet aileleriyle uzun zaman öncesine dayanan bağlarıyla eski bir aileden gelen kardeşlerdi.
Burada duman bukleleri dantellerden daha kalındı ve müziğin yerini kardeşlerin ilgilenmeye değer gördükleri iyi ve kötü insanların çığlıkları alıyordu.
Loki yere yığılmış cesetten hançerini henüz çıkardığında ikinci komutanı Fandral hızla ona yaklaştı ve bıçağını silmesi için ona bir mendil verdi. "Teşekkürler komutan. Şimdi işini yao ve çöpü at, olur mu?" Hogun ona yardım etmek için atlarken Fandral sessizce Loki'ye başını salladı.
"Kardeşim, eğer onları öldürmeye devam edersen, yakında ürünümüzü dağıtacak kimseyi asla bulamayacağız," dedi Thor eğlendiğinu belli eden bir sırıtışla. Arkadaki koltukta bacak bacak üstüne atmış otururken krallığına başkanlık eden bir firavun gibi görünüyordu. Bembeyaz takım elbisesi, kaslı gövdesi boyunca zarif bir şekilde sarkmaktaydı. Loki'nin tamamen siyah bir takıma bürünmüş daha zayıf figürünün tam tersiydi.
"Eh, daha sadık yandaşlar toplamaya başlasaydık, onları öldürme gereği duymazdım." Loki karşılık verdi.
Tam o sırada Leydi Sif, yüzünde bıkkın bir ifadeyle kapıdan içeri girdi. "Bir tane daha mı, Loki? Fandral ve Hogun'u arkada siyah bir spor çantası taşırken gördüm." Loki bıçağını temizlerken kadına sadece omuz silkmekle yetindi.
"Sonunda geldin!" Thor bağırdı. "Karım, kalbim." Kendisine katılması için eşine kollarını uzattı. Sif hançerini çıkardı ve Thor'un boğazına dayadı.
Sif aldığı yanıttan tatmin olmuş bir şekilde bıçağını yerine koyup Thor'un kucağına oturduğunda Loki, bariz aşk ifadelerine göz devirdi. İçten içe onları kıskandığını biliyordu. Thor'u ya da Sif'i değil, birbirleriyle kurdukları bağa imreniyordu.
