payitaht (bxb)

13. bölüm

Kış yeni girmişti havalar artık oldukça soğuktu. Kang dae birkaç gündür kendini daha da kötü hissediyordu. Beti benzi atmıştı ve neredeyse hiçbir şey yiyemiyordu. Çok fazla zayıflamıştı. Kral bir aydır sarayda değildi. Ülkede savaş vardı ve ağır kış şartlarına rağmen orduyu kontrol etmeye gitmişti. Kang dae öksürerek kalktı ve dışarıya çıktı. Saray görevlisi Choi en erken onu kaldırıyor en geçte onu yaptırıyordu. Kendisine anlam veremediği şekilde kinlenmişti.

" Kang dae! Kang dae!" Devamlı onu çağıran adamın yanına gidip " buyrun efendim" dedi. " Dereden su alıp gel kral bugün dönecekmiş hazırlık yapmalıyız" dedi. Kang dae kralın dönmesine çok sevinmişti. Onu çok özlemişti. Hasta haline rağmen içine bir enerji gelmişti. " Peki efendim" dedi ve iki tane kova alıp dereye gitti. Suları doldurup geri döndü önce avluyu süpürdüler daha sonra güzelce her yeri temizlediler.

Kang dae banyoyu da hazırlamaya gitti. Kral belki gelince banyo yapmak isterdi. Banyoya baktı, öpüştüğü anı hatırlayınca kızardı ve yüzünde belli belirsiz bir gülüş peydah oldu. Yanaklarını ısırıp işine geri döndü. O sırada bir saray görevlisi gelip " kral seni istiyor, koş hadi" dedi. Kang dae sevinçle işini yarıda bıraktı ve üstünü başını düzeltip hızlıca odasına doğru yol aldı. Kapıdaki görevli " efendim Kang dae geldi içeriye alalım mı?" Dedi. Kral " gelsin" dedi. Kral Kang dae 'yi görünce kaşları çatıldı ayağa kalktı ve " diğerleri çıksın " dedi. Odasındaki görevliler çıkarken birkaç adımda yanına geldi" Çok zayıflamışsın , yüzün küçücük kalmış " dedi. Elini yüzüne attı buz gibiydi yine" Sen hiç iyi değilsin " dedi. Kang dae" İyiyim efendim endişe etmeyin. Siz gelince daha da iyi oldum " dedi. Kral sıkıca sarıldı"Saray hekimine gittin mi ?" Dedi. " İlaç verdi " dedi. Aslında muayene etmeden ilaç verip göndermişti. Kral daha sıkı sarılırken" Seni çok özledim, Seni böyle görünce yüreğim acıyor " dedi. Kang dae ona sarılan krala bakıp" Benim için endişe etmeyin kralım. " Dedi. Kral boynuna bir öpücük kondurup ayrıldı ve " Saray hekimine söyleyin buraya gelsin " dedi. Kang dae" efendim gerek yoktu" dedi.

" Bir de benim yanımda muayene etsin " dedi. Saray hekimi gelirken kral yatağını gösterip" uzan " dedi. Kang dae dediğini yapıp uzandı. Hekim geldi ve " buyrun efendim beni emretmişsiniz. " Dedi. " Muayene et Kang dae 'yi. Kaç zamandır ilaç içiyor daha hastalığı geçmedi " dedi. Hekim " hava değişikliğinden olmuştur diye ilaç vermiştim. İşe yaramıyor mu ?" Dedi. " Sence hava değişiminden dolayı mı olmuş? Bu kadar ağır hastayken hiç sanmıyorum. Vücut ısısı çok düşük " dedi. Sinirlenmiş bir ifade ile adama bakıyordu. Hekim boğazını temizledi ve çocuğu muayene etmeye başladı. Gerçekten vücut ısısı çok düşüktü. Birkaç test yaptıktan sonra duraksadı " efendim ölümcül bir kalp hastalığına yakalanmış" dedi.

Kral " Nasıl yani?" Dedi. " Nabzı çok düşük seviyede atıyor. Vücut ısısı çok fazla kan pompalamadığı için düşük seviyede. O yüzden kalbinde bir sorun var diye tahmin ediyorum. Zamanla da daha çok zayıflayarak ölecek efendim. " Dedi. " Birkaç ilaç vereceğim. Bunlar bir tık toparlanmasına yardımcı olur fakat kalbini ne kadar ayakta tutar bilmiyorum" dedi. Kang dae yerinden doğruldu ve " teşekkür ederim ben yanınıza uğrayıp alırım " dedi. Hekim dışarıya çıkarken Kang dae krala baktı dehşete düşmüş bir yüzü vardı. " O adam ne saçmalıyor! Ne demek öleceksin? Dalga mı geçiyor?" Dedi. Kang dae başını eğdi ve derin nefes aldı ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Kral yanına geldi" ölecek misin sen şimdi?" Dedi. " Efendim sakın üzülmeyin ben çok mutluyum. Ömrümün son günlerinde de sizi görme size hizmet etme şansı buldum. Artık ölsem bile gam yemem. Bir daha hayata gelecek olsam bile yine size hizmet etmek isterdim efendim. " Dedi.

" Hayır Kang dae ölemezsin. Bu kadar erken gidemezsin " dedi. " Bende ölmek istemiyorum efendim. Yıllarca size hizmet etmek istiyorum ama ömrüm bu kadarmış " dedi. Kral Kang dae ye sıkıca sarıldı. Ağlarken" Ölmeni istemiyorum " dedi . Kang dae de ağlarken " ölmek istemiyorum" dedi. " En iyi hekimleri getireceğim, Tedavi olacaksın. Ölmene izin vermiyorum. " Dedi. " Bana bu şekilde sarılıyorsunuz ya , gerçek yaşam bu. Bu kadar ömrümde yaşadığım en güzel an efendim" dedi. Kral yüzünü avuçladı dudaklarına kapandı ve göz yaşları arasında öpmeye başladı. Kang dae de karşılık verirken nefesi kesilene kadar öpüştüler.

Saat geç olana kadar doya doya sarılıp ağladılar. Yan yana yatarken Kang dae kralın yüzünü okşadı ve " mutlu olun efendim. Herkese rağmen mutlu olun. Sizin huzurlu bir yaşam geçirmenizi diliyorum. Tanrıdan tek dileğim bu" dedi. Kral ona sarılıp boynundan öptü" İkimiz de mutlu olacağız, Sana hiçbir şey olmayacak " dedi. " Siz gelmiş geçmiş en iyi kralsınız. Evlenin efendim. Çocuklarınız olsun. Onları güzel yetiştirin asla ayrım yapmadan, içlerine öfke tohumu yetiştirmeyin bu ülkenin kaderi sizin elinizde. Sonraki yaşamımızda tekrar buluşacağız bu sefer hiçbir imkansızlık olmayacak dilediğinizce bir hayat süreceğiz. Beraber dere kenarından balık tutup yiyeceğiz. Bu söz bizi bir araya getirmişti belki tekrar getirir " dedi. Yanağından sıkıca öpüp iyice sokuldu ve " artık buraya gelemem efendim. Bu geceden sonra hakkınızda dedikodu çıkmasını istemiyorum. Size zarar gelecek hiçbir şeye izin vermeyeceğim " dedi. Kral yüzüne baktı" böyle şeyleri düşünme, bana hiçbir şey olmaz. Ölmeyeceksin ve yanımdan ayrılmayacaksın" dedi.

Kral incecik belinden tutup kucağına oturttu" Eğer bir laf ederlerse onları tek tek bulup öldürürüm. " Dedi. Kang dae" hayır efendim yapmayın öyle bir şey. Kimseyi öldürmeyin " dedi kral güldü elini gömleğinden içeriye sokup elini çıplak bedenine sardı. " Bu günah peşimi bırakmayacak olsa dahi senin için cehenneme bile giderim " dedi. Kang dae itiraz edecekken dudaklarına bir öpücük kondurdu. Kalçalarından tutarken" güzelliğin başımı döndürüyor " dedi. Kang dae eğilip sıkıca sarıldı üstüne yatar bir pozisyondayken kral" kendimi tutacağım merak etme " dedi. Sarılıp yanına çekti" Hadi uyu" diye ekledi. Kang dae gözlerini kapattı ve iyice sarıldı.