Fikir kıtlığı çekiyore help me ಥ╭╮ಥ
Todoroki'nin ağzından
Sosuke beni arayıp akşam verdiği adrese gelmemi istedi. Bende kabul ettim ama tek başıma gitmek istemiyorum. Midoriya'ya sordum ama işi olduğunu gelemeyeceğini söyledi. Sero'ya sormak için bahçeye çıktım.
Çardakta bakusquad ile oturuyordu. Yanlarına gittim ve hepsinin bakışları bana döndü.
"Sero akşam müsait misin?"
"Evet niye ki?"
"Bir yere gitmem lazım arkadaşım da orada ama-"
"Sero gidemez kusura bakma todobae"
"Hı?"
"Evet Sero unutmuş ama akşam işi vardı hatta onu konuşuyorduk şimdi."
"İşim yo-"
"Evet işi var hem de çok önemli bu yüzden Bakugo senle gidicek"
"Niye ben!"
"Çünkü az önce konuştuğumuz şey yüzünden!"
"LAN MİNA SENİ VAR Y-"
"Tamam sorun değil sadece giderken yanlız olmamak için çağırmıştım. Kusura bakmayın"
Diyerek uzaklaştım. Benimle gelmek istemiyorsa söylemesi yeterliydi Bakugou nun.
Zaten ona soran da yok! Agh ne güzel kendi kendime konuşuyorum!
:
:
:Gece saat 23.00
Siyah kolsuz t-shirt, altına siyah kot pantolon ve gece hava soğuk olur diye üzerime kırmızı bir ceket aldım.
Odamdan çıkıp yavaş yavaş merdivenlerden indim. Yurt kapısından çıkınca motosiklete yaslanmış telefonla oynayan Bakugou'yu görmeyi beklemiyordum.
O da beni fark edince yaslandığı yerden uzaklaşıp beni baştan aşağı süzdü.
"Sabahtan beri seni bekliyorum! Hani akşamdı gece yarısı oldu sen daha yeni iniyorsun!"
Beni mi beklemiş?
"Gelmek zorunda değildin sağol"
"Neyse ne!.. güzel olmuşsun"
Biraz sesli yutkunmuş olabilirim. İltifat mı etti o? Bakugou Katsuki iltifat etti?
"Sağol..."
"Daha ne kadar orda dikileceksin hadi atla"
Motorsikletin arkasına oturdum. Ben oturur oturmaz motorsikleti çalıştırdı. Düşecek gibi olduğum için direk beline sarıldım ve sıkı sıkı tutundum.
Bakugou'nun yüzünü görmüyordum ama çıkan seslerden yarım ağız güldüğüne eminim.
"Pist baksana"