Lanetli Okul

HIRSIZ

İşe gittiğinden bahsetmemiştin nerede çalışıyorsun"

" ****** cafesinde çalışıyorum tek kaldığım için mecbur okul masraflarını evin ihtiyaçlarını çalışarak kazanıyorum"dedim ve sınıftan çıktık

Okulun bahçesine çıkınca Eylül'ün kardeşini beklemeye başladık. Yaklaşık 15-20 dakika beklemiştik sonund Eylül sinirle oflayıp söylenmeye başladı "Her gün böyle yapıyor iki saat bu çocuğu bekliyorum"diye sinirle söylenmeye başladı bu haline elimde olmadan kıkırdadım.

Eylül telefonunu eline alıp bir şeyler yaptıktan sonra kulâğına götürdü beş altı saniye sonra telefon açılmış olucakki Eylül bağırmaya başladı "Burak neredesin sen lan seni mi beklicez biz"diye bağırınca bahçedeki çoğu kişinin bakışları bize döndü Eylül sonunda telefonu kapatınca bende saate baktım hemen yere koyduğum çantamı alıp hızlıca konuştum "Eylül işe geç kalıyorum eğer gecikirsem kovulurum yarın görüşürüz"diyip Eylüle hızlıca sarılıp daha o ağını bile açmadan koşarak okuldan çıktım ve bir taksiye bindim.

İşe tam zamanında varmıştım patron beni kısa bir sorguya çeksede öğretmenin konuları anlatması uzun sürdü diyerek bir bahane uydurmuştum zaten öğrenci olduğum için geç kalmama çok büyük bir tepki göster miyordu.

İçeri giren bir çifti görünce yüzüme içten bir tebessüm yerleştirip oturdukları masaya gittim,ve konuşmaya başladım "Hoş geldini efendim,ne isterdiniz"diyip önlerine küçük menümüzü yerleştirdim çocuk bana çok içten sıcak bir şekilde bakarken kız sanki sevgilisini çalıcakmışımda tetikte olması lazımmış gibi bakıyordu.

Sakin ol İrem o menüyü kızın ağzına sokmayacaksın

sonunda çocuk konuşunca aklımdaki düşüncelerden kurtulup önlüğümden küçük not defterimi ve kalemimi çıkarıp çocuğa döndüm "Biz iki tâne latte ve çilekli tart alalım"diyince gülümseyip "Tabii efendim"diyerek önlerindeki menüleri alıp kasanın yanına gittim ve biraz bağırdım "Öykü iki latte ve iki çilekli tart!" Öykü iş arkadaşım kendisi çok konuşkan değil hatta bir az utangaçta o yüzden sadece sipariş esnasında konuşuyoruz Öykü yanıma tepsiyle gelince elindeki tepsiyi alıp ona gülümsedim oda bana karşılık verince masaya doğru yürümeye başladım oturdukları masaya gelince siparişleri masaya yerleştirdim ve "Afiyet olsun"diyip yanlarından uzaklaştım

1-2 Saat sonra

Ben masadaki bitmiş tabakları çöpleri vb şeyleri toplarken sıra o gıcık kızın masasına geldi,kızın önünden tabağını alıp nazik bir ses tonuyla "İçeceğinizi içmeyecekseniz ala bilir miyim?"diyerek kıza döndüm oda başını aşağı yukarı sallayınca bardağı almak için elimi uzatmıştım ki kız içeceği eliyle üstüne itip üstüne dökülmesini sağladı.Ben şok içinde kıza bakarken birden ayağa kalkıp bağırmaya başladı "Dikkat etsene sakar!"Maşallah ne güzel rol yapıyor kurban olduğum.

"Hanımefendi kendiniz döktünüz niye yalan söylüyor sunuz amacınız ne!"öyle öfkeli bağırmıştım ki kız biraz irkildi ama hemen toparlanıp konuşmaya devam etti "Sen nasıl terbiyesiz birisin müşteriye böyle davranamazsın!"bu kız mal mı kendi yapıyo birde boş boş konuşuyo Allahım! kurtar beni bu durumdan.

"Beni haksız yere suçlarsanız istediğim gibi davranırım buna siz karışamazsınız!"kız tam bir şey söylicekken arkadan sinirden patlamak üzere olan bir ses duydum "Ne oluyor orada!"Patronummu geldi işte şimdi naneyi yedin İrem Patron hızlı ve sinirli adımlarla yanımıza geldi patron deyip duruyorum adı Furkan neyse konumuza gelelim Furkan bey yanımıza gelip kıza dönerek konuşmaya başladı,bir dakika her şeyi anladım bunun sevgilisi niye bacak bacak üstüne atmış tatlı yerken bizi izliyor nasıl bir yere düştüm ben gözlerimi kızın sevgilisinden ayırıp Furkan beye çevirdim ve Furkan konuşmaya başladı "Ne olur acaba sorununuz nedir"diye sordu ve hemen kız konuya atladı