Giriş

2.4K 65 10
                                    

Bilgisayara son bilgileri girerek bilgisayarı kapattım.Ayağa kalkıp odamın içindeki askılığın yanına gittim.Kabanımı alıp üstüme geçirince askılıktaki omuz çantamı alıp omzuna taktım.Kapiyi açıp ardımdan elimdeki anahtarla kilitleyince odamın karşısındaki odaya ilerledim.Kapıyı tıklatinca içeriden 'Gel' sesini duydum.Kapiyi açıp içeri girdim.Kapıyı ardımdan hafifçe aralık bırakıp içeri girerken önce hafifçe eğildim ve konuşmaya başladım.

"Efendim mesai saatim bitti eğer başka birşey yoksa çıkabilirmiyim?"

dedim karşımdaki 60-65 yaşlarındaki patronuma.Bana gülümseyerek kafasını sallamış ve ardından 

"Tamam kızım çıkabilirsin çok çalıştın zaten bugün"

bu dediğine karşın bende ona gülümsemiştim.Tam çıkacakken aklıma gelen şeyle tekrar konuşmaya başladım.

"Efendim bide aylık iznimi sabah departmana yazdırdım haberininiz varmı?"

Bu dediğime kafa sallamış ve yüzünden eksik olmayan gülümsemesiyle tekrardan bir cevap vermişti bana

 "Biliyorum kızım güzelce dinlen sen şirketteki işleri felan düşünme"

Bu dediğine kafa sallayıp odadan çıkmıştım.

Patronum diğer patronlar gibi kötü veya sert bir patron değildi hiçbir zaman.O konuda oldukça şanslıydım.60-65 yaşlarında evli güleryüzlü bir adamdı.Eşide aynı kendisi gibi güler yüzlü bir kadındı.Eşi ve kendisi yetmezmiş gibi birde kendisi gibi iki tane erkek oğlu vardı bir oğlu 20-25 yaşlarındaydı bildiğim kadarıyla ve yurt dışında okuyordu,mimarlık fakültesini bitirip şirkete bir mimar olarak gelecekti.Diğer oğlu ise benimle yaşıttı,arkadaştık onunla.O diğer kardeşinden daha büyük olduğu için şirketin başına bir süre sonra geçecekti.Şuan sadece babasının emekli olmasını bekliyordu.

Asansör garajda durunca aklımdaki düşüncelerden arınıp arabama doğru ilerlemeye başladım.Arabamın yanına gelince cebimden çıkardığım anahtarla kapıları açmıştım.Arabaya binince çantamı yan koltuğuma koyup kemerimi taktım.Araba şirketin garajından çıkınca evimin yolunu tuttum.Birden telefonumun çalmasıyla aramayı kabul etmiştim.Arabamdaki küçük ekrandan bu daha rahat oluyordu.

"Efendim Melis"

"Nerdesin?"

"Eve geçiyorum şimdi"

"Tamam o zaman bizimkilerle sözleştik bara gidicez bu akşam sende gelicekmisin diye soracaktım"

Aslında kötü bir teklif değildi birkaç haftalığa dağ evime gideceğim için onları özleyecektim.

"Tamam gelirim saat kaçta."

"11'de barın orda oluruz bizim herzamanki barda"

"Tamam akşam görüşürüz"

"Görüşürüz"

Telefonun kapandığına dair ses gelince bu sefer Ferit'i aradım.Ferit patronumun büyük oğluydu.Yakın arkadaştık hatta arkadaştan öte kardeş gibiydik.Telefon açıldığında konuşmaya başladım.

"Ferit müsaitmisin?"

"Evet Derin müsaitim"

"Akşam bara gelecekmisin?"

Beni onaylayan mırıltılar çıkardığında konuşmama devam ettim.

"Akşam giderken benide evden alabilirmisin biliyorsun geçen seferki olaydan sonra"

"Tamam merak etme alırım on buçukta alırım seni"

"Tamam akşam görüşürüz"

"Görüşürüz"

Telefondan yine kapanma sesi gelince iyice yola odaklanmıştım.Ailemle birlikte yaşamadığım için böyle konularda rahattım.Ailem öyle kötü ailelerden değildi,hatta çok iyi bir ailem vardı.Babam emekli doktordu yaşı yüzünden işini bırakmıştı,annem ise terziydi o hala ufak-tefek işler yapıyordu,ablam ise evli bir polis memuruydu bende 10 yaş büyüktü ama aramızda hiç abla-kardeş ilişkisi yoktu daha çok arkadaşlık ilişkisi vardı,bide benden 6 yaş küçük erkek kardeşim vardı o babamın izinden gitmeyi seçmiş ve tıp okuyordu.

Evimin önünde durunca arabamı müsait bir yere park edip arabadan indim,arkamdan arabayı kilitleyince binaya doğru adımlamaya başladım.Evim giriş kattaydı o yüzden çok rahattım.Kapımı açınca ayağımdaki spor ayakkabıları çıkartıp odama adımladım.Öyle diğer kadınlar gibi elbiseymiş etekmiş hoşlanmazdım.Ben her zaman rahatı seven bir kızdım.

10.27

Son olarak el çantamı alıp dışarı adımladım çıkarken araba anahtarımıda aldım.Eğer olurda bugün sarhoş olmadan gelebilirsem direk dağ evine gidecektim.Dışarıdan korna sesi gelince Ferit'in geldiğini anladım.Binadan dışarı çıkıp direk arabaya bindim.Feritle selamlaşıp bara gitmeye başladık.

"Nasıldı bugün şirketteki işler?"

Ferit'in sorusuyla camdan dışarıya bakan gözlerim ona döndü.

"İyiydi.Ama biraz da yorucu."

Son dediğim Ferit'in komiğine gitmiş olacak ki biraz sesli bir şekilde gülmüştü.Bara gidene kadar ikimizde hiç konuşmamıştık.Bara gelince Ferit arabayı valeye vermiş ve beraber içeri girmiştik.

Bir Seri Katil ve Oyuncağı(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin