Dream Waterfall | MinSung

-2-

Bu bölüm benim için gerçekten çok önemli lütfen medyadaki şarkıyı dinleyerek okuyun. Dinlerken okursanız çok daha iyi olur ve duyguyu daha iyi aktarmış olurum.

~{Jisung}~
/Yazardan/
___________________________________________

Sevgili günlük;

İlk defa biri bana bu kadar iyi davranıyor. Annem bile beni bu kadar sevmemişti hiç. Hatta bana dua etmişti. "Jisung sen kötü biri değilsin. Fakat ben seni sevmiyorum meleğim. Umarım bir gün seni seven biri olur. Zaten 'bir' den başka olmaz." Bunu neden söylüyordu anlamamıştım beni neden sevmiyordu? Daha fazla saklamadan sormuştum. Keşke sormasaydım. "Sen şanssızlıksın Jisung. Seni doğurduğum günden beri iyi hiç bir şey yaşamadım. En büyük pişmanlığım sen oldun. Baban beni sen doğduğun gün bırakıp gitti. Büyükannen ve büyükbaban beni reddetti. Yakında seni bırakmayı düşünüyorum. Kendini hazırla." demişti. Yine de... Annemi seviyorum. Tanrım. Ona beni bırakıp gittiği için kızgın olma lütfen. Onu affeder misin? Benim için? Ne de olsa ben kötü biri değilim. Annem böyle söylerdi. Sahi Tanrım. Beni neden kimse sevmiyor? Kötü biri değilim ki? Acaba doğmasaydım annem mutlu olur muydu? Büyükannem ve büyükbabam onu kabul eder miydi? Babamla nasıl yaşarlardı acaba? Onu affet Tanrım. Babamın ona geri dönmesini sağla. Ve mümkünse... Beni bir daha karşılarına çıkarma. Annem bir şey istiyorsan sakın bana söyleme derdi. Git Tanrı'dan dilen derdi. Bu yüzden senden rica ediyorum Tanrım. Son bir isteğim daha var. Lütfen Minho'ya iyi davran. Çünkü o bana çok iyi davrandı. Beni sevdi galiba. Acaba arkadaş olmamız mümkün mü? Beni işe aldığı için onu cennete koyar mısın Tanrım? Çünkü benim çok ihtiyacım vardı bu işe. Yakın zamanda bu aileden ayrılmak istiyorum çünkü beni balkonda yatırıyorlar. Üşüyorum Tanrım. Beni geceleri ısıtır mısın? Balkona bir kuş geliyor. Yoksa onu sen mi gönderiyorsun? Çünkü ben balkonda çok yalnız oluyorum. Ama önemli değil. Eğer bu iş olursa kurtulurum. Bir ev tutarım ve ordan okuluma, okulumdan da işime giderim. Çok heyecanlıyım. Sanırım dualarım kabul oldu. Teşekkür ederim Tanrım. Minho hyung beni işe alırsa kurtulacağım. Yine de bana yardım et Tanrım. Ben gökyüzünde kaybolmuş bir serçe gibiyim. Bugün çok yoruldum ama alışkınım. Hem de yanağım acıdı. Abim sert vurdu. İstemeden yapmış olmalı. O beni çok küçük de olsa seviyor. Küçük seviyor. Arkadaşlarım da beni küçük seviyor. Olsun küçük de yeter. Ben Minho'yu kocaman sevdim. Umarım o da beni kocaman sever.

Biraz da bugünü anlatacağım sevgili günlük. Bugün beni okulda biraz azarladılar. Dersten çıkınca öğretmenin yanına gittim. Bay Kim beni çok sever. Kim Namjoon. Bana evinde kalabileceğimi söylemişti. Onu da cennete koyar mısın Tanrım? Ben kabul etmemiştim. Yoksa ondan çok utanırdım. Neyse. Bay Kim ile konuşurken yanlışlıkla ağzımdan kaçırdım. Bana okulda bağırmaları beni üzüyor dedim. Bay Kim bana kimlerin bağırdığını sordu. Bende itiraz etmeden söyleyiverdim. "Mingi, Jongho ve Wooyoung." dedim. Bay Kim teşekkür edip sınıfıma gitmemi söyledi. Bende sınıfa çıktım. Fakat onları Bay Kim'e şikayet ettiğimi sanmışlar ve beni dövdüler. Azarladılar yani. Bu yüzden canım acıdı Tanrım. Ama ben yine de onları affediyorum. İstemeden yapmış olmalılar. Onları da cennete koyar mısın? Sadece bana yaptıklarının daha azını birazcığını onlara yapabilirsin. Ama çok canları yanmasın. Ben onlar beni döverken sessiz kaldım. O an içimden dua ediyordum ama. Tanrım beni kurtar diye geçirdim hep içimden. Ne zaman sessiz kalsam kendimi kötü hissederim. Sessizliğimde çığlıklar yankılanıyor. Onları susturur musun Tanrım? Yarın okulda onlardan özür dileyeceğim. Bir de bugün abim ve babam beni dövmedi. Bugün çok yorgunum biraz elim ağrıdı. Bu kadar yazsam yetecek sanırım. İyi geceler Tanrım. Bana da iyi gecelerden birini bahşeder misin? Üvey babam kızıyor. Şimdi balkona çıkıyorum. Beni ısıtır mısın Tanrım? O kuşu tekrar yanıma gönderir misin? Yalnız kalmak istemiyorum. Ve sana da iyi geceler sevgili günlük. İyi geceler abla. Tanrım ablama cennetinden bir salkım üzüm ver lütfen. Beni hatırlaması için...