Multimedia: Gül
yine takip, yine bir macera..
Mecera dediğime bakmayın onları takibe başladıktan belkide en fazla yarım saat sonra yakalanmıştım. Asıl mecera yakalandıktan sonrasıydı zaten.
Hayır anlamadığım beni nasıl farkedebildikleri. Tamam belki taksiden inerken ayağım basamağa takılmış ve bende düşmüş olabilirim ama sonuçta saçlarımla yüzümü kapatmıştım. Anlamamaları gerekirdi yada ben anlamicaklarını zannedecek kadar maldım. HER NEYSE.
Uras o sırada tuvalet ihtiyacını gidermek için arabadan inmişti işini halledip arabaya tekrar binerken beni farketmişti ve bişey demeden oturduğum yerden kaldırıp arabaya oturtmuştu beni. Pardon oturtmakmı dedim ? fırlattı olucak o. Fırlatılınca haliyle saç baş dağılmıştı saçlarımı geriye savurduğumda yiğit ve asrında arkasını dönmüş bana bakıyorlardı gözlerimi onlardan alıp urasa çevirdim.
'yavaşş olsana be' dedim sesim yüksek çıkmıştı
uras derin bi nefes alıp gözlerini kapattı. Açtığında gayet sakin bir sesle 'sen bizimi takip ediyordun'
ne yalan uydursam diye düşünürken birden aklıma gelen ilk şeyi söyledim.
'ne alakası var oğlum ben..' 'ben halama gidiyordum'
bence anlamadı
'Edirne yolu üzerindeyiz gül ve bildiğim kadarıyla senin edirnede halan yok. Hadi diyelim ki var ailen olmadan edirneye nasıl gidiceksin hadi diyelimki gittin okulun ne olacak hadi onuda geçtim neden biz durunca sende arabayı durdundun peki'
boku yedim
Kesinlikle onları takip ettiğimi kabullenmekten başka bi çarem kalmamıştı daha fazla rezil olamazdım. Asrının alay dolu bakışlarından yeterince rahatsız olmuştum zaten. Ama tabiki boynumu büküp kaderime razı gelmeyecektim.
'yaa öff amma konuştun he yalan söyleyebiliceğim açık kapı bile bırakmadın ne öküz bir insansın sen yaa, ayrıca beni orda tek başıma bırakıp bunlarla gittin. ya başıma bişey gelseydi hiç mi düşünmedin beni, tabiiii gül kimki zaten, gülün ne önemi varki zaten, öleyim ben ya valla bak öleyim kurtul sende kurtul herkez kurtulsun, sonr..'
'yeter!' uras bağırmıştı.
'yeter gül gözünü seveyim yeter tamam yapma açıklama falan beynimde filler tepişiyor anasını satayım' şakaklarını ovalıyordu.
Ne zaman kötü bişey yapsam hep bu motora bağlayıp konuşma taktiği işe yarardı. Şuandada kafama kadar boka battığım için yapabilicek en mantıklı şeydi bu yaptığım.
Asrın ve yiğit bana gözlerini pörtletmiş bi şekilde hayretle bakarken ikisinede kısa bi bakış atıp 'ne var' dercesine kafamı salladım.
Asrın kendine gelmek istermiş gibi kafasını sallayıp gözlerini bir iki defa kırpıştırdı. Sonra yiğiti dürttü yiğitte aynı asrının yaptığı şeyi yapıp kafasını salladı. Arabada bir süre sessizlik hakimdi. Sessizliği bozan asrın oldu
'gitmiyormuyuz beyler' bakışları urasla yiğit arasında gidip gelmişti.
hemen 'nereye' diye atladım. Ama sanki hiç konuşmamışım gibi devam etti uras
'tehlikeye atamayız'
'neyi'
'bu kadar yolu gelmişkende geri dönemeyiz geç kalırız'
'nereyee'
üçü birden bana dönüp 'gül sus artık' diye bağırdıklarında kaşlarımı çattım ve arkama yaslandım ellerimide gögsümde sabitledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CEYLAN
Teen Fiction'Bu zamana kadar çok acıyı tattım, ama inan hiç biri insanın elinden gelen her şeyi yapmasına rağmen hiç bir gerçeği değiştirememesi kadar acıtmadı ceylan'