Multi:Rabia
'Lütfen rabia lütfen buraya gel ve bana kafa at'
'Dur bi kızım sakin ol ne oldu '
'Malım ben bildiğin mal'
'canım bunumu söylicektin, bunu zaten biliyorum'
'azına sıçayım rabia'
Kahkalarının arasından nihayet konuşmak aklına geldiğinde 'lan şunu en başından bi anlat artık' dedi.
Evet 1 saattir rabiaya nasıl asrının bana açıldığını anlatmaya çalışıyordum ve tabiki benim onu nasıl terslediğimi. Mal olmak benim genimde vardı sanırım. Ben doğuştan maldım. Bu yaptığımın başka bir açıklaması olamazdı çünkü. Eve gitmeliyim ne ya ? madem naza çekmek istiyorsun kendini yorgunum yarın sakin kafayla konuşalım de. Ne biliyim 1 saat sonra buluşup konuşmak istediğini söyle yada niye naz yapıyorsunki yapış dudaklarına. OF OF.
Rabiaya olanları-silahlı yerler hariç- anlattığımda. verdiği tepki 'üzülme dönerse senindir dönmesse hiç senin olmamıştır' olmuştu. Çok güzel teselli verir benim kuzenim(!)
Rabiaya o sinirle ve moral bozukluğuysa siktir çektikten sonra telefonu yatağa fırlattım. Odanın içinde dönüp duruyordum. Bana saat başı gibi gelsede her 5 dakikada bir telefonumu kontrol ediyordum asrından mesaj gelmişmi diye.
Ne kadar süre odanın içinde deli gibi döndüm durdum bilmiyorum ama saat sekiz olmuştu. Ciddi anlamda odada bi oraya bir buraya döndüm arada asrının penceresine baktım ama salak sürekli güneşliği kapalı tuttuğu için ne yaptığını dikizleyemiyordum. Neymiş güneş gözlerini rahatsız ediyormuş. Sen başlı başına rahatsızsın demek istesemde söylemedim çünkü neden söyliyim. Korkumla alakası yok tabiki salakmısın.
Telefonumda hala mesaj belirtisi olmazken kendimi yatağa attım bir süre sağa sola oflayarak döndükten sonra nihayet uykuya dalabilmiştim.
Gözlerimi açar açmaz yataktan fırladım bugun biraz erken kalmıştım asrını okula gitmeden yakalamak istiyordum. Telefonumu saate bakmak için elime aldım pekala erkan kalkma işini biraz abartmış olabilirim zira saat yediydi. Takmayıp yatağımdan kalktım duşa girdim. Duşta biraz zaman geçirdikten sonra havluyla kendimi kurulayıp iç çamaşırlarımı giydim saçlarımıda küçük havlumla sardım. Vucut kremimide sürdükten sonra dolabımın karşısına geçtim çiçekli tulumumu ve kot ceketimde karar kıldıktan sonra hafif bir makyajlada tamamlamıştım. Hemen saçımdaki havluyu bir kenera atıp saçımı taradım ve kendi kendine kurumaya bıraktım. Saate baktığımda 8e geliyordu. Dışardan sesler geldiğinde hemen cama attım kendimi asrın telefonda biriyle konuşarak arabasına ilerliyordu. Sessiz bir küfür savurup camı açtım 'asrııııııınn' diye bağırdım okadar hızlı bi şekilde kafasını çevirdiki bir an boynu kırıldı falan sandım. Şaşkın ördek yavrusu gibi gözlerini açmış bana bakarken ellerini sinirle saçlarından geçirdi bense gülerek elimi sallıyordum. Bekliceğini umarak koşarak aşağı indim anneme geç kaldım gibi bişeyler zırvaladıktan sonra ayağıma beyaz airmaxlarımı geçirip dışarı çıktım.
Asrın bahçe kapısının orda elleri pantalonunun cebinde bekliyordu. En içten gülümsememi ona gönderdiğimde kaşlarını çattı. Orangutan
Yani tamam dün bir öküzlük yapmış olabilirim ama ergen gibi trip mi atması gerekiyor anlamadım ? Yanına geldiğimde derin bir nefes verip 'günaydıınn' dedim.
Oda derin bir nefes alıp 'yenimi banyo yaptın sen' dedi gözlerinde şefkat vardı.
'hı-hı' diye masum ve tatlı olduğunu düşündüğüm en azından dua ettiğim bir ses çıkardım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CEYLAN
Teen Fiction'Bu zamana kadar çok acıyı tattım, ama inan hiç biri insanın elinden gelen her şeyi yapmasına rağmen hiç bir gerçeği değiştirememesi kadar acıtmadı ceylan'