7. İSTEKLER VE ARZULAR

6.7K 457 45
                                    

Selam herkese!!

Umarım iyisinizdir ve depreme yakalananlar da en az hasarla veya hasarsız atlatabilmiştir.

Fazla uzatmadan bölüme geçelim. (⁠ ⁠˘⁠ ⁠³⁠˘⁠)

_____________

Karşımızda oturan öz anne, öz baba, Duman ve Aren dörtlüsünde geziyordu gözlerim. Buraya civcivi kaçıran ve öz anneyi taciz eden kişilerin davası için gelmişlerdi. Sanırsam adli işlerdi. Burada olmalarını normal karşılayarak rahat bir nefes vermiştim.

Yanımda oturan kasklı çocuk hâlâ daha kaskını çıkarmamakta ısrarcıydı. Tanju abinin bakışlarıyla sadece ona yüzünü göstermişti. Bize arkasını dönmüştü o yüzden de görememiştik. Merakım katlanarak artıyordu. Bu kadar gizli neyi vardı?

Aren'in ters bakışlarını yakalamıştım. Şuan ne düşündüğünü tahmin edebiliyordum.  Bir şeyler fısıldayarak dışarı çıktı. Çok da şeydi.

"Başıma aştığın işlere bak. Motorumun parasını ödeyeceksin." Gözlerimi pörtleyerek ona döndüm. "Bana ilk çarpan sensin. Ben neden ödüyormuşum!?" Dedim fısıltıyla. Hayatımda çok insan görmüştüm ama bunun gibi gıcığını ilk kez görüyordum. 

"O zaman sizi biraz bekleteyim olur mu?" Tanju abi lafını bitirerek bize döndü. Kasklı çocuk yanıma sandalye çekerek oturmuştu. 

"Yarel bıktım senden." Tanju abinin sözüyle dudaklarım büzüldü. Kasklı çocuk kıs kıs gülerken sinirle ona döndüm. "Hepsi bunun suçu." 

"Kızım zaten hep başkasının suçu. Senin suçun değil ki." 

"Abi," dedim i'leri uzatarak. Nazlanmamla gülümseyerek kafa salladı.  "Şimdi abi, bu," Resmi bir ortamda olduğum aklıma gelince söyleyeceğim küfürü yuttum. "Hödük geldi benim motoruma çarptı." 

"Bak ne diyor ya? Terbiyesiz kadın, ağzını topla." Tam ağzımı açıp bir şey diyecekken beni bölen tanıdık bir sesti. "Hop bilader hayırdır?" Duman'ın araya girmesiyle bakışlarım ona döndü. Bana kısa bir an bakıp göz kırptı. Yine şaşkın balığa dönmüştüm. Tanju abi ise ikimiz arasında gözlerini gezdirmişti. Duman'ın göz kırptığını görmüş müydü? Sanırsam sorguya çekilecektim ancak asla anlatmak istemiyordum. Ama anlatmam da lazımdı. 

"Hayır birader de sen kim oluyorsun?" Yüzümü buruşturdum. "Kapayın çenenizi. Amirin odasındasınız!" Tanju abinin sert sesiyle yutkundum. Gözlerini bana çevirdiğinde altında yatan merakı ve öfkeyi gördüm. Sana da hayırdır be Tanju? Noluyoruz?

"Niye geldin yine? Bıktım senden." Bayık bakışlarımla süzdüm Tanju abiyi. Öz ailemin burada olması kat be kat gerginliğimi arttırıyorken Tanju abinin bu davranışları yoruyordu. "Tanju Bey ben yanlışlıkla motoruna çarptım hanımefendinin. Kendisi de ısrar edecek şekilde motoruma çarpmak istediğini söyledi. Ve de çarptı. Motorumun önü yok Tanju Bey." Gülmemi saklamak için kafamı eğdim ve sağ elimle alnımı sıvazladım. 

"Ama abi bugün sinirliydim kendisine de söyledim. Gelip sinirlerimi bozdu. Zaten elin kokoş kızı geldi üstüme kahveyi döktü bir de pişkin pişkin özür diledi, saçma sapan şeyler söyledi. Saçını başını yolmamak için zor durdum. Kitap alacağım, adam tembel hayvan gibi dakikada bir tane ürünü zor geçirdi. E şimdi bu gelmiş benim motoruma çarpmış, ne yapayım ben şimdi!?" Dedim sitemle ve tek nefesle. Cümlemin sonunda derin bir nefes almıştım. 

Öz anne gülmemek için dudaklarını bastırmıştı. Benim bakışlarımı fark edince dudağını ısırdı ve elini dudağına götürdü. Hafif bir gülümsemeyle cevap verdim. Zira yanlış anlamıştı. O da aynı şekilde cevap verdim. Tanju abinin sesi aramızdaki bakışmayı böldü. 

ZARDÜNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin