9. REZİL RÜSVA

5.3K 383 62
                                    

Meğer susmak; İnsanın içiyle konuşmasıymış

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Meğer susmak; İnsanın içiyle konuşmasıymış.
Geç farkettim.

Kahraman Tazeoğlu-

.

Onları zorla evden göndererek kendime acı bir kahve yapmış tabiri caizse kendimi koltuğa bırakmıştım. Boş boş açık olan televizyonu izliyordum. İzlemek denirse tabii. Düşüncelere dalmış şekilde kahvemi içiyordum. Ve de Aren'e olacak tavrımı düşünüyordum. Onu ezmek istemezdim. Sinir hastası bile olduğumu bilmiyor olabilirdi. Ilımlı yaklaşmaya çalışacaktım. Anlaşmak için bir tarafın alçakgönüllü olması gerekiyordu.

Kahvemi bitirdiğimi görünce mutfağa geçtim. Salonla mutfak arasında sadece tezgah vardı. Salon mutfağı, mutfakta salonu görebilirdi. Muhakkak öz babam, öz annemin dediği bütün her şeyi duymuştu.

Kupamı lavaboya bıraktım ve tezgahın üzerindeki sigara paketinin içerisinden bir dal aldım. Şerefsiz Enis bir kere içirmişti, ağzımdan düşürmezdim artık. Onların ardından direkt sipariş vermiştim. Kartımdaki son para sigaraya gitmişti. Yarın direkt olarak çalıştığım kafeye gitmeliydim.

Balkona çıktım ve oraya yine ikinci elden aldığım, tuhaf tekli koltuğa oturdum. Kim hangi akılla yaptıysa sırt kısmında kedi köpek figürleri vardı. Hoş duruyordu, ucuza da gelmişti açıkçası. Artık satıcı nereden alıp, beğenmeyip bana sattıysa. Zaten teslim alırken tuhaf bakışlarına mazur kalmıştım.

Cebimden çakmağı çıkardım ve sigaramı alevlendirdim. Havalar ısınmaya başlıyordu yavaş yavaş. Sabahları ayaz oluyordu ancak öğlen terletici bir hava hakimdi. Akşam ise yine soğuk oluyor mecbur battaniyeyle yatıyordum.

Aşağıdan ayak sesleri geliyordu. Yadırgamak gerekmiyor aslında, gece insanı çoktu burada. Sigaramdan bir fırt çektikten sonra işaret ve orta parmağımla tuttuğum sigaramı baş parmağımla külünü düşürdüm.

Aşağıdan gelen ayak sesleri kesilmiş, bu sefer yaklaşan fısıltılar vardı. Sigaramı külleğe koydum ve ayağa kalktım. Ayağa kalkmamla birinin ellerinin balkon demirlerine tutunması bir oldu.

"Euzübillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim." 

"İmana mı geldin karakolcu?" Motor kaskıyla karşıma çıkan adam sanırsam motoruma çarpan adamdı. Bir gözü siyah bir peçeyle kapatılmış, diğer gözü ise sarı sarı bakıyordu.

"Lan ne arıyorsun burada? Evimi nereden buldun sapık!?" Kendini yukarıya çekerek balkona atladı. Hâlâ anlamaz ve şaşkın bakışlarım üzerindeyken umarsamadan kalktığım tekli koltuğa oturdu ve sigaramı eline alarak dumanı içine çekti.

ZARDÜNYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin