Bileğinden doktor önlüğü giydiği görünen bir el parmaklarının arasındaki tebeşirle bir kara tahtaya yöneldi ve tahtada yazan bir şeyin üzerini çizdi.
"Doktorlar gitti, sıra Avcılar'da. Bakalım burada ne yapacaksın Ann."
***
Yeniden dışarıdaki gürültüyle uyandığımda bir süre boş boş tavana bakıp gözlerimi ovuşturdum. Kalktığımda ise önümde bir kız duruyordu, ani korkuyla yatakta sıçradım.
"Sen kimsin, çadırımda ne işin var?"
"Burada kalmaya niyetli misin?"
"Hey, önce ben sordum."
"Bu kötü bir fikir. Biliyorum, daha iyisi yok diyorlar ama, belki de haklılardır evet ama... Kalmak mı istiyorsun?"
"Şey, sanırım. Dışarıda ne tarz manyaklar olduğunu bilmiyorum, burada güvende olurum gibi."
"Ben Marin, geldiğimde bana bu ismi taktılar. Diğer hiçbir teşkilatı görmedim ve, yani anlarsın, ilk onlarla karşılaştım. Tabi bu baya uzun sürdü ve işte, Anne benden sıkıldı. Benimle konuşmayı kesince çok savunmasız hissettim, zaten geldikten sonra aylarca kimseyle karşılaşmadım. İlk bulduğum yer de burasıydı, beni koruyacaklarını söylediler ama korkuyorum. Pek çok şey gördüm ama haberleri yok, eğer olursa... Eğer olursa..."
"Seni öldürürler çünkü artık balık değilsin."
"E-evet. Ölmek istemiyorum Ann! Artık dayanamıyorum, öğrenmelerinden çok korkuyorum! Aylardır yeni bir balık için bekliyordum, beni buradan kurtarabilecek tek kişinin o olduğunu biliyordum. Lütfen bana yardım et Ann! Balık olduğun sürece dokunulmazsın, Anne seninle konuştuğu sürece kimse sana bir şey yapamaz! Lütfen Ann... Tek kurtuluş yolum sensin..."
Yere çöküp ağlamaya başlamış kıza şaşkınlıkla bakıyordu Ann. Elini uzatıp omzuna koydu ve yavaşça kaldırdı kızı.
"Marin, sakin ol. Sana hiçbir şey yapmayacaklar, söz veriyorum sana. Seni koruyacağım ve kaçmana yardım edeceğim."
"O şekilde olmaz, yalnız kaçarsam beni yakalarlar. Ama, ama eğer sen yanımda olursan! Seninle kaçarsam bir şey yapamazlar bana! Birkaç günde oldukça aksiyon yaşamış olmalısın, Anne seni sevmiştir. Uzun süre bırakacağını sanmıyorum, dokunulmaz olduğun süreyi çok iyi değerlendirmelisin. Eğer Anne seni bırakana kadar kendini güvene alamazsan, o zaman..."
"Izgara olurum ha? Söylesene, benden önceki balık sen miydin?"
Kız sessizce kafa salladı.
"Avcılar'ın iki kere üst üste yeni balık alması diğer teşkilatların çok gözüne battı. Şuan burada her yerden daha çok tehlikedeyiz. Bizi, seni avlamak için gelecekler Ann."
"Dokunulmaz olduğumu sanıyordum."
"Öylesin, öldürme konusunda. Anne seni bırakana kadar bir yerde tutar ardından öldürürler, oldukça basit. Çok üzgünüm Ann, çok özür dilerim... Çok bencilce bir şey istiyorum ama, sonuçta sen de tehlikedesin! Beraber kurtulmamız gerek buradan!"
Ann kızın ellerini avuçlarının arasına alıp sıktı ve gözlerine çevirdi bakışlarını.
"Merak etme Marin, kurtulacağız."
"Günaydın kızlar. Kahvaltıya gelmez misiniz?"
Aniden arkalarından gelen sesle iki kız da hızla o yöne döndü. Mark bir elini beline koymuş, her zamanki sinsi bakışlarıyla sırıtarak onlara bakıyordu.
"M-Mark? Ne zamandan beri oradasın?"
İkisinin de tüylerini diken diken eden ürkütücü ses beyinlerinin içinde çınladı o sırada.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anne'nin Akvaryumu [İnteraktif Hikaye]
Gizem / GerilimAnne'nin Akvaryumundasın. Ya da belki değilsindir. Bunu sen bile bilemezsin. Gerçekliğini kaybedeceksin. Burada aklını yitireceksin. Ama en önemlisi, bunları yapan kişi sen olacaksın. Seçimini yap, kararını ver ve hikayeyi belirle. Unutma burada her...