YAĞMUR

BURAK Bölüm 3

 

 - BURAK, BURAK !!

 Her sabah annemin sesiyle uyanmak gibisi yok.Bugün okulun ikinci günü ve ben yataktan kalkmak istemiyorum. sabahın erken saatlerinde okul mu olur arkadaşım.

- kalktım anne, yataktan kalkıp aşağı seslendim. Banyoya girip duş aldım ve tabi saçlarımı her gün dışarı çıkmadan önce mutlaka yıkarım. Bu gür saçlar ancak öyle güzel durur. Aynanın karşısında bu kaslı oğlanda kim der gibi dikilip 'bugün bakalım hangi kızlar yapışacak bana' diye aklımdan geçirmeden edemiyorum. Tamam biraz yakışıklı olabilirim, yeşil gözlü, esmer, kaslı...haha hangi kız bana karşı koyabilir ki. Kime selam versem hemen teklif ediyor. Abi bu devir ne çabuk değişti daha düne kadar erkekler kızlara çıkma teklifi ederken şimdi kızlar erkeklere ediyor. Hiç hatırlamıyorum bir kıza çıkma teklifi ettiğimi. sürekli bana teklif edildi. kız gibi hissetmeme neden oluyorlar ahaha.

Tamam belki baya yakışıklı olabilirim. Ne de olsa bu kasları boşuna yapmıyoruz. Anlaşılan kendimi çok övdüm. Gözünüzde sadece yakışıklı bir çocuk belirmiş olabilir ama ayrıyetten zeki biriyimdir de. Matematik bölümünü kazandım ama tabi şuan hazırlıktayım daha sınıfımı görmedim ilk hafta sınıfa girmemek gibi bir prensibim vardır...

...

Hazırım artık. aşağı inip kahvaltıyı okulda edeceğimi söyleyip PORSCHE'ma bindim ve okulun yolunu tuttum.

...

  Yemekhane

Yanımda Alara ve Dilara ile yemekhaneye girdik. Bu kızlarla daha bugün tanıştım.  Birazdan yemek yiyeceğim ama bu kadar güldükleri şeyi anlamıyorum sadece gülüyorum. Kızlarla takılmak hoşuma gidiyor. Hangi erkeğin hoşuna gitmez ki. 

Kahkaha ile yemekhaneye girerken herkesin bize baktığını görür gibi oldum. bizde, benim için sıra tutan arkadaşımın yanına gittik. Adı selim, Önceden lise arkadaşımdı şimdi ise üniversite arkadaşım oldu. Koyu bir sohbete dalarken..

-Evet birileri yüzünden gıcık oldu, epey sinirli bir kız sesi duydum. Arkamı dönüp baktım vay canına bu çok sade bir kızdı. Bu zamanda böyle kız kaldı mı? Makyajsız kızlar var ama bir kızın göz kalemsiz ya da rujsuz çıktığını hiç görmedim ve bu kızda ikisi de yok. Ama gerek yok her kız aynı ona da iki muhteşem gülümsememi atarım o da  otuz iki dişiyle karşıma çıkar.

Bu düşüncelerle giderken Alara ile bu kızın tartışması epey koyuydu. 

-Doğru haklısın senin anlaman için daha basit kelimeler kullanmalıydım düşünemedim. Beynine fazla yüklenmekle hata ettim, dedi kız. Alara ne durumda bilmiyorum ama ben gülmemek için zor tutuyorum kendimi. Tabi arkadaki diğer kızlar gülmeye başladılar bile . Alara olayı daha da ciddi hale getirmesine fırsat vermeden konuşmaya girip,

-Haklısınız kusura bakmayın . dedim  O bir çift ela göze bakarak ama o gözler eladan çok sarıydılar.

 Kızları sıranın sonuna götürüp onları susturmaya çalıştım. Masaya geçtiğimizde Alara'nın burayı bilerek seçtiğine emindim çünkü yan sandalyede ela vardı. Ela diyorum çünkü kızın adını bilmiyorum. Ben ona bakıp ona muhteşem gülümsememi gösteriyordum. biliyorum bana bakıp gülümseyip, yemekten sonra yanıma gelecek ama dur bir dakika bu kız gülümsememe karşılık vermedi mi? Ne yani, yoksa dişim de bir şey mi vardı. Sinirli  bir şekilde bakıp yemeğine devam ediyordu ve tam o an Alara kızın koluna su dökmüştü (döktükten sonra gördüm çünkü o ara kızın bana neden bakmadığını anlamakla uğraşıyordum) "Ne yapıyorsun Alara!" bağırmamla kızın kolunu kurulamak için peçete aldım.