Küçük çocuk abisine koşarken kahkahaları evin bahçesini dolduruyordu. Luhan kardeşini kucaklarken onları izleyen Sehun duygulandığını hissetmişti.
"Gelsene Sehun."
Genç polisi içeri davet etti. Sehun gülümsedi ve bahçeye girdi. Elindeki telsiz sürekli cızırdıyordu, bu sesi her gün duyuyordu ama sanki bugün ayrı bir rahatsız ediciydi. İçinden bir ses bir veya iki saat sonra kötü bir şey olacak diyordu. Belki de daha yakındı, bilemiyordu.
"İyi misin ?"
Luhan sorduğunda, Sehun çömeldi ve çinli çocuğun saçlarını okşadı.
"Bugün garip hissediyorum."
"Hava değişikliğindendir. Baksana her an yağmur yağacak gibi, buna rağmen hava çok sıcak.''
"Öyle. Bu arada yaraların nasıl ?"
"İyi. Doktor kaburgaların ezilmiş ama iyisin dedi."
İkisi de kahkaha atarken gök gürlemesiyle susmuşlardı. Hemen içeri girmeleri gerekiyordu yoksa ıslanacaklardı. Luhan kardeşini kucakladı ve balkonun kapısına doğru ilerledi.
"Gelmiyor musun ?"
"Chanyeol'a uğramam gerek. Yarın gelirim ve beraber kahve içeriz olur mu ? Uygunsan yani."
Kısa çocuk kızardı.
"Olur. Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Luhan arabaya koşan çocuğa baktı bir süre. Gerçekten hoş birine benziyordu.Yarın evine gelecek olması... evi toplamalıydı. Savaş alanına öylece girmeleri pek hoş olamazdı sonuçta.
****
Baekhyun şişmiş göz altlarına Chanyeol'un aldığı yeni kremi sürerken burnunu çekti ve aynadan arkasındaki yatakta uyuyan Chanyeol'a baktı.
Suratında ister istemez bir gülümseme oluşurken, elindeki tüpü aynanın önündeki küçük yere koydu ve geriye dönüp yatağa doğru ilerledi.
"Tik."
Fısıltısı odada neredeyse duyulamayacak şekilde çıktığında Baekhyun Chanyeol'un yanına yattı. Yüzünü onun yüzüne yaklaştırdı, kuru dudaklarını yaladı.
"Tak."
Pencereden dışarı doğru baktı, sokağı farlarıyla aydınlatan arabaları izledi. Chanyeol yatakta kıpırdandığında Baekhyun'un gülümsemesi genişlemeye başladı.
"Beni mi izliyorsun ?"
Chanyeol'un kalın sesi kulaklarına ulaştığında Baekhyun onun üzerine çıktı ve oturabileceği en tehlikeli yere oturdu.
"İzliyordum ve size aşık olduğumu söylemek istiyordum sadece."
"Bu resmiyetin nedeni nedir Bay Joker ?"
''Bir şeyler yapalım diyecektim.''
"Olmaz. İşe gitmeliyim."
Baekhyun suratını yaşlı nineler gibi astığında Chanyeol'un uykulu yüzüne bir gülümseme yerleşmişti, gözlerini açıp üstünde oturan Baekhyun'a baktı. Daha sonra istemeyerek de olsa patronunu düşündü. Eğer geç kalacak olursa bu sefer kesin suratının ortasına bir yumruk yerdi.
"Emin misiniz Bay Park ?"
"Tanrım, yapma Baekhyun."
"Neyi yapmayayım ? Emredin o zaman, yapmayayım."
"Aslına bakarsan sana emretmeye korkuyorum."
"Sen de haklısın.''
Chanyeol söylediğinde Baekhyun kahkaha atmıştı, bu beklediği bir şeydi.
"Şu an ne kadar duygusalım biliyor musun ? Haberin var mı ?"
"Yine ağlama sakın."
"Bana istediğinizi yapabilirsiniz, biliyorsunuz değil mi ?"
"Baekhyun.. İyi olduğuna emin değilim pek ama.."
"Baekhyun şu an burada değil. Bir mesajınız varsa ileteyim..'' Derin bir nefes alıp verdi.
''..Ben Joker.''
Not : Çok bok yerde bitirdin diyen 1'i, yazar grip geçmiş olsun diyen 2'yi, bölüm isteriz diyen 3'ü tuşlasın shsgshshsjdjf
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Joker
Fanfiction'Sakın yalnız kalma. Joker senin için gelecek.' @HappyKillerJoker | Tüm hakları Joker'in gülüşünde saklıdır. Gizem/Gerilim kategorisinde #23 (10.01.18)