gözlerine vuran ışık onu uyandırmıştı.
gözlerini ovuşturdu. ardından yanındaki komodinin üstüne koyduğu telefonu açıp saate baktı.
saat 7'ye geliyordu. okul için hazırlanmalıydı.
yatağında doğruldu.
boğazında hissettiği hafif sızı yüzünden yüzünü buruştursa da kalkıp elini yüzünü yıkadı.
tekrardan odasına dönüp dün kurutup astığı kıyafetlerini hızlıca giydi.
aynaya baktı. yüzü soluktu.
yavaştan akmaya başlayan burnunu çekti ve masanın üzerindeki tarağı alıp dağılmış saçlarını düzeltmek için bir iki kere taradı.
nasıl göründüğünü pek de umursamıyordu gerçi.
yerdeki çantasını eline alıp mutfağa gitti. babası evde yoktu, birkaç gündür de gelmiyordu.
annesi ise hâlâ uyuyor olmalıydı.
daha fazla kötü hissetmemek için bunu düşünmeyi kesti ve dolaptan aldığı reçeli hızlıca bir ekmeğe sürdü.
birkaç dakika sonra okula gitmek için hazırdı.
sadece fiziksel olarak.
kulaklarına kulaklık taktıktan sonra kendini evin dışına attı.
soğuk şubat havası yüzünü acıtıyordu ama şikayetçi değildi.
insan acıya alıştıkça ondan kaçmak yerine ona daha çok bağlanıyordu sanki.
otobüse binebilirdi ama yürümeyi tercih etti. binerse okuldakilerin onun hakkında konuşacağını biliyordu.
hoş, umursar mıydı hayır ama şu sıralar herhangi biri tarafından çekiştirilmek istemiyordu.
"zaten yeteri kadar şeyim var.." dedi ve karşısında dikilen okula baktı.
okula bakarken aniden içinde normalde hissetmediği bir endişe dalgasının hafiften yayılmaya başladığını hissetti.
nefes alış verişleri de aynı şekilde hızlanmaya başlamıştı sanki.
gözlerini kapatıp soğuk havayı içine çekti. birkaç dakika sonra iyi hissetmeye başladı, kısa bir anlığına olmuştu anlaşılan.
ne olduğunu anlamamıştı kendisine. üşütmesine vurdu bunun nedenini.
zaten kısa sürmüştü. bir sorun olacak değildi ya?
okulun kapısından içeri girdiğinde gözlerin ona doğru çevrildiğini hissetti.
koridorda dolaşan herkes ona bakıp mırıldanıyordu.
sebebi ise çok açıktı, jay.
kulağını verdi çaktırmadan.
"hey." dedi bir kız diğer arkadaşlarına.
"beomgyu jay ile çocukluk arkadaşı değil miydi?"
"öylelerdi." dedi bir başka kız.
"ama jay'in o anki hâline bakılırsa beomgyu cidden kötü bir şey yapmış."
"instagramdaki postu görmedin mi?"
"post mu atmışlar, görmedim.
"bak."
ve daha niceleri.
"duydun mu, beomgyu jay'e yapılan hiçbir şeye karşı çıkmamış!"
"cidden jay'e böyle davranmalarına izin mi vermiş?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tinnitus (wanna be a rock) :: txthypen
Fanfiction"peki, neden bütün okul beomgyu'dan nefret ederken biz beomgyu'yu bulmaya çalışıyoruz?" [ texting + prose. ] © kongzies, wonzluv_