Dolaptaki Kız [Harry Potter]

Benden Bu Kadar

Umut ile kavgamızdan 2 gün sonra Profesör Dumbledore bizi bir kez daha çağırmıştı. Bu sefer Beren'in evinde toplanmıştık. Normalde buraya bayılırdım çünkü bahçelerinin tam ortasında kocaman bir koltuk salıncak vardı. O kadar kocamandı ki beşimizi bile rahatlıkla taşıyabiliyordu. Ama şu anda bulunmak istemediğim ilk 5 yer arasına girerdi. Birbirlerimizden olabildiğince uzağa oturmuştuk.

Esma teyze ve anneannem mutfaktan limonata getirirken ben de kendimi Hogwarts'a gidememeye hazırlıyordum. Bir anda aklıma gelen şey ile doğruldum.

Ferzan
-Profesör Dumbledore.

Dumbledore
-Buyrun Mrs. Karaağaç.

Ferzan
-Gerçek Harry Potter... Harry Potter filmlerindekine benziyor mu?

Dumbledore
-Mrs. Karaağaç J. K. Rowling sizin düşündüğünüz kadar masum biri değildi. Ölüm Yiyenler ile çalıştı.

Ferzan
-Ölüm Yiyenler ile?

Dumbledore
-Evet. Kendisi seherbaz arkadaşlarının çeşitli belgelerini çalarak Ölüm Yiyenlere sattı. Karşılığında ise kara büyüler kullandırtarak olar oynattı.

Beren
-Gerçekten bu kadar karmaşık ve kötü olacağını düşünmemiştim. Peki neden Azkaban'a gönderilmedi.

Dumbledore
-Seherbazlar olayı fark ettiğinde ilk kitabın 3. baskısı çıkmıştı bile. Çok göz önündeydi, Bakanlık bu riski alamadı. Bu olaylara dahil olan herkesin anıları alındı ve hafızaları silindi. Ölüm Yiyenler Azkaban'a gittikten sonra Mrs. Rowling Muggle hayatına geri döndü.

Ferzan
-Efendim?

Dumbledore
-Buyrun Mrs. Karaağaç.

Ferzan
-Herkes Hogwarts'a gittikten sonra rica etsem benim hafızamı siler misiniz? En azından bu kadar üzüntü duymam.

Dumbledore
-Bu zaten planlanan birşeydi. Hepinizin ebeveynlerinin ve sizlerin hafızası silinecek. Bu olaya dair kimsenin aklında en ufak bir şey bile kalması başkalarını şüphelendirir.

Buğra
-Fakat efendim, olacak hataları ve kötü olayları düzeltmemiz istemez misiniz? Hayatlar kurtarabiliriz.

Dumbledore
-Geleceğe veya geçmişe müdahale etmek sağlıklı bir şey değildir Mr. Öztürk.

Berra
-Profesör Dumbledore peki ya bize de kendinize yaptığınız gibi rahat konuşabilmemiz için büyü yapacak mısınız? Yani İngilizce, hani çok konuşamayız diye.

Dumbledore
-Sihir Bakanlığı'nın onayı ile birlikte "dil peynirleri" size Sihir Bakanlığı memurları tarafından verilecek.

Berra
-"Dil peynirleri" mi?

Dumbledore
-Farklı dillerde konuşulmasını sağlayan rengarenk peynirler. Etkisi sadece tuzlu balkabağı suyu ile geçen çeşit çeşit peynir. Benim favorim Fransızca, tadı kamamber gibi. Öyle güzel bir peyniri daha önce nerede yedim onu bile hatırlamıyorum.

Odada bir anlığına sessizlik oldu. Artık sabahtan beri sormak istediğimi sorabilirdim. Herkesin beni ne kadar yargılayacağını bilsem de vazgeçemezdim.

Ferzan
-Ben Hogwarts'a gitmek istiyorum!

Tamam heyecanlanmış ve bağırarak herkesi şoka sokmuş olabilirim... Ama herkes hata yapar.

Ferzan
-Hafızam silindiğinde zaten hatırlayamayacağım ve Profesör Dumbledore beni engelleyebilecek büyü yaparsa veya beni normal bir insan yapabilirse kimse fark etmez.

Tamam bu biraz kulağa bencilce gelebilir ama sihir in gerçekliğini unutmak istemiyorum. Hele ki büyücü olduğumu, asla. Anneannem ayağa kalkana kadar herkes beni izliyordu.

Anneannem
-Tamam bu kadar. Hafızanı siliyorum ve bu kafa karıştırıcı durumdan herkesi kurtarıyorum.

Yalvarma mod "on".

Ferzan
-Ya anneanne lütfen. Ben de büyücü olmak, ben de Hogwarts'a gitmek istiyorum.

Anneannem asasını çekti ve bana doğrulttu.

Anneannem
-Rüyalarında Hogwarts'a gitmeye devam edebilirsin ama gerçek hayatta başkalarının hayatını riske atmana izin veremem. Sana zaten gerçekleri söyleyerek bile çok riske girdik.

Ferzan
-Gerçekler mi? Yıllarca ölen bir ailemin olduğunu düşünmem gerçek mi? Beni önemseyen birinin olduğunu düşünmem gerçek mi? Ailemden kalan tek kişi olduğunu düşündüğüm insanın beni sevdiği için, başkalarını korumak için değil, sırf benim için beraber yaşadığımızı düşünmem gerçek mi?

Anneannem afallamış ve kırılmıştı ama konuşma sırası bendeydi.

Ferzan
-Herkes benim yerime karar verip benim yerime konuşabiliyor. Ama en sonunda buna başkalarını korumak diyerek kendinizi avutuyorsunuz. Hayatımın yalan olması sizin için bu kadar mı normal?!

Anneannem asasını dolu gözleriyle bana doğrulttu.

"OBLIVIATE"