Yey (!) Yaşa Harry'nin Sümüklü Asası

18 5 0
                                    

Ron
-Tek söylediğim şey onun ne kadar ukala olduğuydu.

Omzumdaki çantama sığmadığı için elimde taşımak zorunda kaldığım kitapları omzuna geçirerek Ron'un bağırmasına neden oldum.

Ferzan
-Hayır söylediğin şey, insanların onunla arkadaş olmamasının sebebinin onun aslında hepimizden daha akıllı ve yetenekli olması ve senin de bunu kaldıramıyor olmandı.

Ron
-Ah, siz kızlar hep aynısınız. Sizin herkesten daha iyi olduğunuzu düşünüp en sonunda bizi suçluyorsunuz.

Sonunda kendimi tutamayarak Ron'un karşısına geçtim.

Ferzan
-Ronald Weasley! Sen hayatımda gördüğüm en cinsiyetçi, en düşüncesiz, en bencil insanlardan birisin.

Arkamı dönerek merakla bize bakanları umursamadan yürümeye başladım.

Umut
-Ferzan dur, nereye gidiyorsun?

Ferzan
-Hermione'nin yanına. Sizin gibi insanlarla olmaktansa aç kalmayı tercih ederim.

Buğra
-Ama ben bir şey dememiştim... Ferzan!.. Ben bir şey demedim.

Nereye gittiğimi, Hermione'nin nerede olduğunu bilmiyordum, tek düşündüğüm Büyük Salon'dan olabildiğince uzaklaşmaktı. Kızlar tuvaleti olduğunu düşündüğüm yerde duraklayıp içeriye kulak kabarttım. İçeriden ağlama sesi geliyordu ve o anda dank etti.

"Heh, aferin sana. Açtın orada ağzını, yumdun gözünü; ne yapacaksın şimdi. Çok biliyon sen çünkü. Gerizekalı ya."

Bunları düşünerek koridorda bir ileri bir geri yürürken çığlık seslerini duyarak kendime geldim. Tam ne olduğunu anlamak için çığlık seslerinin geldiği Büyük Salon'a doğru gidecektim ki hırlama sesini duymamla olduğum yere ayaklarımın çivilenmesi bir oldu. İnsan bir korkar, bir bakar etrafına nerden geliyor bu sesler diye di mi? Yok o orada put gibi dursun Ferzan Karaağaç. Hakkat mal bu kız ha!

Neyin geldiğini gördüğümde tek düşünebildiğim şey en yakın yere sığınmaktı. Ki o durumda orası kızlar tuvaleti oldu... Yaa, çok zekiyim di mi? Tuvalete girerek sırtımı kapının yanındaki duvara yasladım. Ve sanki o dev hırlayan canavar benim eşek kadar cüssemi göremezmiş gibi yere eğildim. Tekrardan. Çok zekiyim di mi?

Hermione
-Kim var orada?

Ferzan
-Hermione, sen misin?

Hermione gözlerini kurulayarak tuvalet kabininden çıktı.

Hermione
-Ferzan, ne yapıyorsun burada?

Yaslandığım yerden doğrularak Hermione'nin yanına gittim.

Ferzan
-Hermione, büyük sıçtık!

Hermione
-Nede-aaAAA..

Hermione çığlık atarak beni lavabolardan birinin altına doğru çekti. Tam arkamı dönerek ne olduğuna bakacaktım ki yanıma inen iki metrelik sopayla cevabımı aldım. Dünyadaki gördüğüm en iğrenç suratlı yaratık bize bakıp tam ikinci kez vurmaya hazırlanıyordu ki çığlıklarımızın arasından bir ses duydum.

Ron
-Onları rahat bırak seni pis yaratık!

Dev kafasını ağzında tavuk sosu olan Ron, elinde bir lolipop tutan Buğra, tiksintiyle yüzünü bıruşturmuş ve bunu yaparken neredeyse trol kadar çirkin gözüken Umut ve gözüne far tutulmuş ceylan gibi kalakalan Harry'ye çevirdi. Ahh, kahramanlarım...

Trol birkaç saniye biz ve oğlanlar arasında kaldıktan sonra tam sopasını bize doğru indirecekti ki Harry trolün sopasına tutunarak omzuna çıktı. Trol birkaç kez silkelendikten sonra Harry'yi ayağından tutarak baş aşağı bir şekilde çekti.

Dolaptaki Kız [Harry Potter]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin