6. Bölüm

53 20 0
                                    

Arada yalnız kalmayı deneyin. Size kendinizi, kendinizden daha iyi kimse tanıtamaz. Ama şu da inkar edilemez bir gerçek ki; kendini tanıyan insan, hiçbir zaman mutluluğu hissedemez.

Bu odada yapabileceğim sınırlı sayıdaki eylemden biriyle sürekli iştirak halindeydim. Düşünmek. Bir insanın düşünebilmesi için illaki kendisini bir odaya mı kapatması gerekir? Dünya da yalnızca imkanları daha geniş olan bir oda değil midir zaten? Acaba bir insana özgür olmadığını göstermek için ona sayfalarca yazı yazacağımıza; dört duvarlı bu odada onu bir başına bırakmak yeterli olacak mıdır? Yoksa sadece ben mi; dört duvar arasında da olsa, dört galaksi arasında da olsa düşünce hapishanesinden kurtulamayacak bir mahkumum? Eğer öyleysem, keşke ben de sıradan birisi olabilseydim, sizin gibi.

Ben, düşüncenin temeli olan soruları sormak zorundayım. Ancak o zaman kendimi hayvanlardan ayrıştırabilirim. Hayata boş bakarsanız onu anlayamazsınız. Hayat sadece boşluklarla doludur. Sorduğunuz sorular da; size o boşlukları cevaplarla doldurabilmeniz için merdiven görevi görmektedir. Hayatı anlamlandırabilmek, kaliteli bir felsefedir.

İnsanın beyni evrene benzemektedir. Nasıl ki o evren olabildiğince genişliyorsa, insan beyni de aynı şekilde gelişim gösterir. İnsan beynini, dışarıdan bakıldığında yerinde durmakta olan iki loblu bir organ olarak düşünebilirsiniz. Evrenin de bir yaratıcısı varsa; şüphesiz ki o yaratıcı, evrene de bu gözle bakmaktadır. Lakin evren ve beynimizin ortak noktaları olan olabildiğince genişleme ve kapasitesini durmaksızın arttırabilme becerisi; apaçık bir şekilde gözlerimizin önünde, inkar edilemez bir gerçek olarak yatmaktadır. Bunun farkına varabilmemiz, bilginin sürekli olarak gelişim gösterdiğinin hiç şüphesiz kesin ve yalanlanamaz bir kanıtı olarak bizlere sunulmaktadır.

Öğrendiğimiz taze bilgileri beynimize depolarken, aydınlandığımız hissine kapılırız. Tıpkı kainat da burada olduğu gibi değişim göstermektedir. Keşfedemediğimiz gezegenler, galaksiler, sistemler önümüzde ufak ışık parıltıları olarak gözükseler de, onları keşfettikçe bilgi sahibi oluruz. Ve o ufak ışık parıltılarıdır, gerçekliğe keyif veren. İşte beynimizin de evrenle ortak noktası olan gerçeklik burada yatmaktadır. Bilincimiz, algılayabildiği konular hakkında ufak detaylarla yorum yapabilme yetisine sahiptir. Evrendeki çok büyük olduğunu düşündüğümüz, ama milyarlarca kilometre uzaktan bize ufak bir ışık parıltısı olarak gözüken o uzantı sürekli olarak artıyor. Gerçeklik insanın bilincinde yatmaktadır. Gerçekliğe kavuşabilmek için öncelikle kendimize kavuşabilmemiz gerekmektedir. Kendinizi ne kadar iyi tanıyorsanız, beyninizi o kadar iyi tanırsınız; beyninizi ne kadar iyi tanıyorsanız, dünyayı o kadar iyi tanırsınız; dünyayı ne kadar iyi tanıyorsanız, güneş sistemini o kadar iyi tanırsınız ve güneş sisteminden ötürü başka sistemler hakkında da bilgi sahibi olmaya başlarsınız. O bilgi bizde saklı. Bunu göz ardı etmeyin ve bilginin peşinde kurcaladığınız kafanızı avuçlarınızın içine alın ve kafatasınızın içinde yatmakta olan sonsuzluğa şunu sorun:

"...?" Boşluğu dolduracak olan sizin beyinleriniz, sizin kaynağınız, sizin gerçekliğiniz...

Tabii ki bana bu sıkıcı ortamda, bütün bunları düşündüren gerçekliğin kaynağını hep merak etmişimdir. Bunun, ilahi bir gücün eseri olabileceği fikrini öne sürmek, insan için en doğal kaçış yoludur. Tanrı'nın varlığı konusunda emin değilim ama görüşleri benle zıt düşen o içimdeki benliğim, her zaman olduğu gibi bu durumun tersini öngörmekte. Ona inanmak zorunda kalmamın sebeplerinden biri de korkudur. Fakat gene de ne olursa olsun, Tanrı bizi yaratırken, içimizdeki benliği de oluşturmayı ihmal etmemiş. O da fark etmiş olacak ki, biz insanlar hiçbir zaman yalnız kalamayız. O yalnızlığımızda bize eşlik eden dostumuz her zaman yanımızda. İçimizde durup sürekli bizi eleştiriyor. Onun iyi veya kötü bir dost olduğuna hiçbir zaman karar veremedim. Ama şu konuda kesin bir düşüncem var ki; Tanrı'nın yapmış olduğu çoğu şeyi kınasam da, bu yaptığı benim için çok kıymetli.

ODAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin