Elimde tuttuğum telefonu gergince sallayarak, odanın içinde tur atıyordum âdeta. Dağılmış olan saçlarımdan parmaklarımı geçirerek elimle saçlarımı düzelttim. Ardından aynadan arkamdaki Sasha'ya doğru baktım. Yatağın köşesinde oturmuş, en duygusuz bakışlarını atıyordu bana. Birkaç saniye göz göze geldikten sonra, kafamı hızlıca ona doğru çevirdim.
"Sasha! Bana böyle umutsuz vaka gibi bakıp da daha da gerildiğimin farkında değil misin sen?"
"Bu sen misin Barış?" diyerek işaret parmağıyla beni gösterdi. "Hiç kendin gibi davranmıyorsun da. Ne bu ilk defa sevgili yapmış gibi hâllerin? Adam seni yemeyecek ya."
"Sorun da burada başlıyor; adam beni zaten yemeyecek Sasha. Bana siktiri çekip gidecek, anlamıyor musun? Hatta belki bundan daha fazlası. Of, ne yapacağım?!
Zaten Fırat'ın yaptığı da apayrı saçma bir şey. Madem seninle buluşacaktım, konuşacaktık yüz yüze... O zaman ne diye sana anonim olarak yazıyorum ki! Gidip yanına konuşabilirdim seninle değil mi?""Evet, haklısın. Sen en iyisi bunun peşini bırak baby. Şöyle yapalım hatta; sen şimdi buna buluşamayacağını söyleyeceksin. Karşılığında tabii ki sinirlenip senden birdaha kendisine yazmamanı isteyecek. Ve sen de sonuç olarak ne yapacaksın?"
"Ona yazmaya devam edip sonunda bıktıracağım ve en nihayetinde beni şikayet edecek. Ömrüm hapislerde geçip tüm gençliğim mahvolacak. Hayır! Ben daha ölmeden önce yapılması gereken şeyler listemi tamamlayamadım ki. Daha babamla birlikte kayak yapmaya gid-"
"Barış!" diye bağırdıktan sonra beni de yatağa oturtturdu Sasha. Derin bir nefes alarak saçını kulağının arkasına sıkıştırdı ardından. "Birinden hoşlanınca çok aptallaşıyorsun, farkında mısın? Neyse,dur. Öncelikle sakin ol, tamam mı?
Cümlemin devamında; karşılığında senden birdaha kendisine yazmamanı isteyecek. Ve sen de artık yazmayacaksın diyecektim. Böylelikle bu konu kapanacaktı. Ama görüyorum ki, bu plan sadece... plan yani. Ah, hiç tavsiye veremiyorum!""Tabii ki, bu plan sadece plan yani Sasha. Onu zaten göremiyorum, zaten dokunamıyorum. Bari mesajlarda onunla beraber olayım."
Bunları söylememle birlikte Sasha gözlerini birkaç saniye kapatıp geri açtı. Birden ayağa kalkıp, tepemde dikilmesiyle kafamı kaldırdım. Kollarını göğsünde bağlayarak üstten üstten bana bakıyordu.
"O zaman n'apıyorsun Barış? Bir an önce hazırlanıp onunla buluşuyorsun. Sonuçları iyi veya kötü. Bunu yapmalısın. Bu kadar korkak olma lütfen. Şimdi... gel ve şu kıyafetleri dene. Zaten 1 buçuk saat falan kalmış buluşmanıza. Yani demem o ki... acele et!
( Barış'ın kıyafetlerini böyle düşünebilirsiniz. Ya da ne bileyim, kafanıza göre takılın ehe )Aradan zaman geçtikçe daha çok geriliyordum. Son kez telefonumdan saate bakıp oturma odasındaki Sasha'ya seslendim. Sasha ile beraber ev tutmuştuk. İstesem kendi evimde de yaşayabilirdim ama Sasha'nın başka şehirden gelip sorun yaşamasını istemediğim için ev ücretlerini aramızda bölüşüyorduk. Bana da arkadaşlık yapıyordu zaten. Üniversitedeki tüm yılan arkadaşlarımın arasından bir o kalmıştı, biliyor musunuz?
Arada kendi evime de gidiyorum tabii ki. Cemre, Savaş, babam ve annem... Bunu düşündüğümde bile yeniden özledim onları. Neyse ki yakın zamanda gidip göreceğim onları da.
...