Her gün bölüm atmak isterdim fakat taslakta bitirmem gereken fic var loveless star bittikten sonra onu yayımlayacağım bu yüzden haftada iki bölüm atabilirim anca😭
İyi okumalar!💌
-
(Chan'ın anlatımı)
"Gördüm oğlum, Seungmin oradaydı gördüm diyorum."
Changbin bana göz devirip dün kazandığımız paraları sayarak eşit miktarda bölüştürme işine devam etmişti. Mutfakta elinde kahveyle gelen Jisung dediğimi duymuş olacak ki bana cevap vermişti. "Ve cocuk seni görür görmez kaçtı."
İkisi kahkahalar atarak etrafı tekmelemeye başlayınca sinirle yanımdaki yastığı onlara fırlatmıştım. "Siz ne anlarsınız be!?"
Avustralya'dan Kore'ye geldiğim zamanlar bu iki dangalak ile tanışmıştım ve birlikte 3racha adında bir grup oluşturmuştuk. Onları ailem gibi görüyordum. Hepimiz ailemizden uzak Seul'e taşınmış ve aynı okula nakil aldırmıştık. Seungmin'i de o okuldan tanıyorum. O benim varlığımdan bihaber olsa da okula başladığım andan beri gözlerimi ondan alamamıştım.
O akşam onu ilk defa okul dışında görmüştüm ve dudaklarında oluşan minik tebessüme dalmışken de ne söylediğimin farkında değildim. Jisung'un anlattıklarına göre tam anlamıyla rezil olmuştum. Yine de bu benim için sorun değildi o tebessüm bana her şeyi unutturmuştu. Fakat Seungmin'in oradan hızla uzaklaştığını fark etmemle onun büyüsünden kurtulmuş, gerçeğe geri dönmüştüm.
Şarkıda bahsedilen Georgia benim için Seungmin demekti. Okula ilk başladığım zamanlar Kore'ye yeni taşınmıştık. Buraya ayak uydurmakta biraz zorlandım ve yaşadığım olaylar üstüne eklenince her şeyden o kadar bıkmıştım ki şarkı bile yazamaz olmuştum. Fakat o gün kafeteryada arkadaşıyla birlikte gülüşerek konuşan Seungmin'i görmemle sanki bütün dertlerim uçup gitmiş, bir türlü tamamlayamadığım şarkı sözleri bir bir aklıma yerleşmişti.
Çoğu kişiye yakışmaz belki ama gülerken gözüken diş telleri sanki gülüşüne ayrı bir tatlılık getirmişti. Her gün kafetaryada onu izleyebileceğim en güzel köşeye oturup gülüşünü tekrar görebilmek için beklerken ona gönlümü çoktan kaptırdığımı fark etmiştim. Ah, bir de her güldüğünde gülüşünü eliyle kapatarak o güzel görüntüyü saklıyordu herkesten. Oysa bilmiyordu ki o gülüş için nelerimi vermezdim...
* * * * * * * *
(Seungmin'in anlatımı)
"Seungmin görmen lazımdı çok yakışıklıydı!" Gözlerimi devirerek elimdeki kitaba odaklanmaya çalşsam da Felix'in okulun kütüphanesinde gördüğü çocuğu anlatmasıyla haliyle odaklanamamıştım.
"Madem o kadar beğendin neden ismini sormadın?" Bir anda gözlerini büyülterek hayretle bana bakmasıyla yanlış bir şey dediğimi düşünmüştüm.
"Eğer karşısına geçseydim diyeceğim tek şey 'lütfen benimle evlen' olurdu." Elini öne uzatarak hayali yüzük kutusunu açarmış gibi yapmıştı. Bu hallerine dayanamayıp elimle ağzımı kapatarak gülmeye başlamıştım.
"Ya! Neden gülüyorsun ben gayet ciddiyim?" Onun bu hareketlerine kafeteryadaki bazı kişiler de güldüğünde kıkırdayarak 'deli bu.' dermiş gibi başımı iki yana sallayıp önüme dönmüştüm ki karşı masadaki tanıdık gelen simayla kaşlarımı çatmam bir olmuştu.
Bu dünkü şarkı söyleyen sarışın çocuktu ve o günkü gibi yine göz göze gelmiştik. Ne yani, aynı okulda mıydık? İstemsizce midemde aynı yabancı his belirirken gözlerimi birkaç kez kırpıştırdıktan sonra bakışlarımı kaçırıp Felix'e odaklanmaya çalıştım. Gözlerini hâlâ üzerimde hissediyordum. Neden bana öyle bakıyordu? Yoksa beni hatırlamış mıydı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Loveless Star || Chanmin √
Fiksi PenggemarO, benim gülümsemem ile hayata tutunmuşken onun için gülümsememi koruyacağıma söz vermiştim. || mommy issues