"Peki Selim, Tarık ve şu A diye bahsettiğin kişi şu an nerede?" dedi Asya.
"Üçü de arabada, yalnızca Ulaş tesiste ve yalnız."
Asya hemen ayağa kalktı. "Ona yardım etmem lazım." Duru Asya'yı kolundan çektiği gibi yere tekrar oturtturdu. "Saçmalama her yer simsiyah ve kapıyı bile bilmiyorken bu imkansız, üstelik kapıyı da kilitledi, yapamazsın."
Asya'nın aklında bazı şimşekler çakmıştı. "Buldum" dedi bir anda.
Duru Asya'nın neyi bulduğunu merak etmişti. "Neyi?"
Asya olabildiğince sessiz konuşmaya çalıştı. "Mustafa'yı buraya getireceğiz ve anahtarı sen alacaksın."
"Anahtarı aldığımızı fark ederse ne olacak?"
"Fark etmeyecek" dedi Asya.
"Nasıl?"
"Kapıda ayrı bir anahtar var ve cebinde ayrı yedek anahtar var. Daha önce anahtar dışarıya yere düştüğünde yedek anahtarı kullanmıştı, buradan biliyorum ve hep arka cebinde taşıyor yedek anahtarı."
"Kurtulacağız mı dersin?"
Asya gülümsedi ve başını iki yana salladı. "Yalnızca kurtulmakla kalmayacağız aynı zamanda Ulaş'a da yardım etmiş olacağız."
Kulaklıktan A konuştu. "Bunu yapabileceğinize emin misiniz? Anahtarı aldığınızı anlarsa mahveder sizi." Yalnızca Duru'nun dinleme cihazı olduğu için konuşulan her şeyi o duyabiliyordu. Asya duyamıyordu.
"Eminiz" dedi Duru kulaklığa doğru konuşarak. "Hem de çok eminiz."
"Bu basit bir iş değil Duru" dedi Tarık arkadan. "Kolay olduğunu düşünerek hareket etmeyin, hayatınızı tehlikeye atmayın."
"Umarım gerçekten dediğin olmaz Tarık ve biz bir an evvel buradan kurtuluruz."
Asya ayağa kalktı ve "Hazır mısın?" dedi.
"Her zaman."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAZİNİN GELECEĞİ ÖLDÜRMESİ
ActionBir aydır gün ışığına hasret kalmıştı Asya. Duru onu kurtarmak için ekip arkadaşlarıyla beraber bir plan kurmuştu. Planları suya düştüğünde her şey için çok geç kalmışlardı. Ölümler başlamıştı. İhanetler artmıştı. İki aşığı ölüm ayırmıştı ta ki o uç...