26 Gün Sonra
Sabahın erken saatlerinde hepsi gözlerini açmıştı. Birkaç gün sonra ilk defa bu kadar huzurlu uyumuşlardı.
Mustafa ve adamlarının olduğu tesise kendi adamlarından casus sızdırmışlar ve tesisi dinamitle doldurmuşlardı onların haberi olmadan. Yine de bir B planları vardı. Bugünün şerefine Asya ve Ulaş evleniyordu.
En çok da bu dokunuyordu A'ya. Bu kadar erken Duru'yu unutmaları ve çok sürmeden kutlama yapmaları yakıyordu canını.
Bugün onlarla beraber vakit geçirmeyecekti, yaptıkları çok yanlıştı çünkü. Masasına oturdu ve Ulaş'a bir mektup yazmaya karar verdi.
"Sevgili Ulaş, biliyorum bugün evleniyorsun hem de sevdiğin kadınla. Senin mutlu olmanı tabiki isterim ama daha Duru'nun ölümünün üstünden çok geçmemişken bunu yapmanı hiç doğru bulmadım ve bulmayacağım da. Bugün yanınızda değilim, olmayacağım da. Ben yapmam gereken her şeyi yaptım, yalnızca onları bitirmek için tuşa basman yeterli. Sen nereye gideceksin diye soracak olursan ben esas ait olduğum yere gidiyorum. Kendine iyi bak.
A"
Kağıdın altına imzasını da attıktan sonra kıyafet dolabını açtı. Siyah bir takım elbise giydi. Yakasına ve bileklerine rastgele bir parfüm seçip sıktı.
Akşama kadar odasından asla çıkmadı. Akşam saat yedi civarı odasından elinde yazdığı mektupla çıktı. Ulaş'ın odasının alt boşluğundan yazdığı mektubu attı ve tesisten ayrıldı.
Tesisin karşısındaki ormanlık alanda Duru'nun mezarı vardı ve A oraya gitmişti.
Tesisten iki gün önce gizlice aldığı silahı belinden çıkardı. "Bugün" dedi. "Yanına geliyorum."
Silahı şakağına dayadı ve tetiğe dokundu. Nefeslerini sıklaştırdı. O anda tetiğe baskı uyguladı ve ateş etti.
İki Saat Sonra
Herkes odasına çekilmişti. Ulaş ve Asya da odalarına girmek için üst kata çıktı. İkisi de mutluydu. Asya odaya önce girdi ardından ise Ulaş.
Ulaş yavaş adımlar atarken birdenbire yerdeki zarfa bastı ve ne olduğuna bakmak için zarfı eğilip aldı, ardından açtı.
Asya otururken Ulaş'ı izliyordu. Ulaş dikkatlice okudu mektubu. Ardından kafasını kaldırıp kapıya baktı düşünceli düşünceli.
Asya sordu. "Ne oldu?"
"Esas ait olduğum yer?" diye mırıldandı Ulaş kendi kendine. Ardından beyninde şimşekler çaktı. Asya'ya cevap vermeden odadan ayrılıp çıkışa doğru koşmaya başladı.
Tesisten çıkınca ormanlık alana doğru adımlarını sıklaştırdı. Duru'nun mezarına yaklaştığında adımları yavaşladı. Yavaşladı ve duraksadı.
Artık karşısında bir değil iki ölü, iki mezar vardı. Yalnızca birini toprak sahiplenmiş diğerini daha sahiplenememişti.
Dizlerinin üstüne çöktü.
"Sözümü tutacağım" diye mırıldandı. "Söz, tutacağım."
![](https://img.wattpad.com/cover/335274769-288-k144276.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAZİNİN GELECEĞİ ÖLDÜRMESİ
AcciónBir aydır gün ışığına hasret kalmıştı Asya. Duru onu kurtarmak için ekip arkadaşlarıyla beraber bir plan kurmuştu. Planları suya düştüğünde her şey için çok geç kalmışlardı. Ölümler başlamıştı. İhanetler artmıştı. İki aşığı ölüm ayırmıştı ta ki o uç...