25

5.1K 509 772
                                    

Selamlaaar, nasılsınız bakalım?

Umarım herkes iyi ve sağlıklıdır. Beni soran, mesaj atan herkese çok teşekkür ederim. Hiç tanımadığı bir insan için endişelenecek kadar yüce gönüllüsünüz hepiniz, gerçekten minnetarım. Konuşmak isterseniz mesaj kutum her zaman açık, her daim yazabilirsiniz bana. Umuyorum ki yaralarımızı kısa sürede sarabiliriz. Hepimize çok geçmiş olsun.

Yazmak için epey can attığım bölümlere geldik ve hikayemiz yeni başlıyor bile diyebilirim <3 Yorumlarınızı gerçekten çok merak ediyorum. Lütfen bol bol yorum göreyim🥰🤍

Kocaman öpüyorum hepinizi

***

25. Bölüm: Bu evlilik aramızdaki hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

Swiss Grand Otel'in etkinlik salonunda kimsesiz çocuklar için yapılan bağış organizasyonu büyük ölçüde Jimin'in eseriydi. Omega, pek çok hayırsever ve hali vakti yerinde insanın yapması gerektiği gibi hayata kendisi kadar iyi bir başlangıç yapamamış diğer insanlar, en çok da çocuklar için elinden gelenin en iyisini yapmak için çabalıyordu. Uzun yıllardır böyleydi bu durum. Gösterdiği çabayı takdir eden de yapmacık bulup eleştiren de olmuştu yıllar boyunca ama Jimin, hiç kimseyi umursamadan doğru bildiğini yapmaya, insanlara yardım eli uzatmaya devam etmişti. Bugün de telaşlı ve hareketli geçen organizasyon günlerinden biriydi ama neyse ki açık artırmanın yapılacağı ve pek çok bağışçının geleceği saate kadar dernek, hemen hemen bütün hazırlıkları tamamlamıştı.

Jimin, ev sahibi görevini üstlenen dernek başkanına yardımcı olmak için elinden gelen her şeyi yaptıktan sonra tatlı atıştırmalıkların olduğu açık büfeden bir parça tartolet alıp ağzına atmıştı ki gelip yanıbaşında dikilen Jeon Jungkook'u fark etti. Jimin'in Jungkook'la problemi yoktu elbette ve Jungkook'un da onunla bir problemi olmadığını biliyordu. Sosyetenin istediği ve beklediğinin aksine birinin eski, birinin de şimdiki nişanlısı olan alfa aralarını açmaya yetmemiş, aksine ikisi arasında kimsenin dile getirmediği farklı bir ilişkinin başlamasına neden olmuştu. Jimin, Taehyung ile olan gizli saklı ilişkilerini hiç ama hiç tasvip etmese de içten içe üzülüyordu Jungkook için çünkü omega tam da yıllar önce içinde yuvarladığı karanlığın orta yerinde hapsolmuş gibiydi. Senatör, normal şartlar altında Jungkook gibi bir omeganın asla tercih etmeyeceği bir alfaydı ancak kimse Jungkook'a fikrini sormamıştı. Bir alfa olan ablası beceriksizin teki olduğu için şirketin yönetim kurulunu Jungkook'a bırakan babası bile söz konusu olan evlilik adına bir an için bile durup oğlunun ne düşündüğünü ya da hissettiğini sorgulamamıştı. Yaşadıklarını dünyada bir omega için pek çok zorluk vardı ve bu zorluklar toplumsal rollere karşı durmak için elinden geleni yapan Jeon Jungkook'u bile es geçmiyordu.

"Jimin-shi," dedi Jungkook kendisi için bir tabak hazırlamaya koyulurken. "Nasılsın?"

"İyiyim." Deyiverdi Jimin hemen. Bugün diğer günlerin aksine pek bir solgun durduğundan pek çok kişiden bu soruyu duymuştu ve hepsine de aynı cevabı vermişti. "Oldukça iyiyim. Sen nasılsın?"

"İyi olmaya çalışıyorum." Jungkook, göz ucuyla şöyle bir süzdü Jimin'i bir kez daha. "Hasta değilsin ya?"

"Değilim, yorgunum sadece."

Jimin yalan söyleme konusunda pek iyi değildi ve birkaç saat önce onu arayıp bir kahve içmek için vakti olup olmadığını soran Taehyung'a bahaneler uydururken de çok zorlanmıştı. Nihayetinde Taehyung arkadaşında bir gariplik olduğunu anlayarak nesi olduğunu sorgulamaya başlamış ve omega tarafından bir güzel azarlanmıştı. Şimdi de Jungkook'un aniden yanında belirip halini hatrını sormasını Taehyung'a bağlamak üzereydi. Jeon Jungkook pek çok hayır etkinliğinde en büyük bağışçılardan olmuştu ama hiçbir zaman bu kadar erken gelmezdi.

oxytocin : yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin