Bölüm 5 - Adım Adım

391 12 0
                                    


Yine döndüğüm yere geri gelmiştim. Yol boyunca hiç konuşmamıştık. Gelene kadar yolu izlemiş, sahil şeridinden geldiğimiz için sadece manzaranın keyfini çıkarmıştım. Araba durunda emniyet kemerimi çıkararak Asaf'a döndüm. 

"Teşekkürler!"

"Yarın seni alırım!" dediğinde kafamı sallayarak arabadan indim.

Ben içeri girene kadar arkamdan izlemişti. Acaba cidden Asaf benden hoşlanıyor mu demekten kendimi alamıyordum. O gece bana ben istiyorum derken ciddi gibiydi. Bakışları hiçte öyle demiyordu gerçi. Neyse diyerek kapıdan içeri girdim.

Tek amacım kimseye görünmeden sessizce odama çıkmakken, karşımda beliren Simgeye baktım. Camda beni beklediğine yemin edebilirdim ama ispatlayamazdım.

"Ne var yine?"

"Asıl sende ne var! Asafla nere gittiniz?"

"Sanane Simge!"

"İstemiyorum, istemiyorum dedin şimdi de ayrılamıyorsun" dediğinde kollarını göğsünde birleştirerek bana baktı. Cidden abim bunda ne bulmuştu.

"Sanane Simge!" diye tekrarlayarak odama çıkmıştım.

Kapıyı kapatarak çantamı kenara attım. Kendimi de yatağın yumuşaklığına bırakmıştım. İç çekerek elimi uzatıp parmağımdaki yüzüğe baktım. 

"Evleniyorsun he Efnan" diyerek burukça gülümsedim. 

"Annecim kızın evleniyor. Çok mutsuz değilim en azından yakışıklı biri... Ama özür dilerim sözümü tutamadım. Sevdiğim biriyle evlenmiyorum." dediğimde gözümden akan gözyaşım yanağımdan aşağı indi. 

Sabah gözümü açtığımda evde bir koşuşturmaca vardı. Sesler yüzünden sabahın yedisinde uykumdan uyanmıştım ve uyandırılınca çok huysuz olurdum. Nikah töreni bizim evin bahçesinde olacağı için herkes erkenden uyanmıştı. Organizasyon firmaları falan derken ev dolup taşmıştı.

Kapının aniden açılmasıyla içeri giren Asaf'ı görmemle çığlık atmam bir olmuştu.

"Senin ne işin var burada!"

"Yarın seni alırım demiştim"

Üzerimdeki pikemi boynuma kadar çekerek üstümü kapadım. Gece yatarken sütyenim rahatsız edince çıkarmıştım. Onuda koltuğun üzerine fırlatmıştım derken koltuğun üzerinde sütyenim bana göz kırpmıştı.

"Tamam dışarıda bekle""

Benim dememin aksine aralık kalan kapıyı kapatarak içeri girdi ve dolabın kenarına yaslandı.

"Benden mi utandın?"

"Hayır neden utanacakmışım! "

"Bugün kocan olucam bir şey olmaz sen hazırlan, ben şurada oturayım derken"

"Hayır" diyerek ayağı kalkacakken pikeye dolanan bacaklarımla kendimi yatağın diğer tarafına yuvarlamıştım.

"Efnan" diyerek diğer tarafa geldiğinde iki seksen yerde öylece yatıyordum.

"Sakın bakma!" diyerek ayağı kalkarken özgürlüğünü ilan etmiş göğüslerim geceliğimin altından belli oluyordu.

Asafın gözleri hafifçe kayarken bende utançla gözlerimi kapadım. Utancımdan yerin dibine girmiştim. 

Gözlerimi açtığımda dibimde bitmesini beklemiyordum. Her an dibimde bitmesi kalbime, tansiyonuma iyi gelmiyordu. Kalp atışlarımı kulaklarımda sayıyordum. Bir - iki - üç ... Bir adım geri atmak istesemde izin vermedi. Hemen kollarını belime dolamıştı. Sıcak ellerini belimde hissettiğimde yutkundum. Yaklaşma Asaf...

Kaderin İmzasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin