Hızlıca merdivenleri çıkarken Zehra Hanımın sesini duymuştum.
"Ne oluyor yine?"
Duymamazlıktan gelerek odaya girip kapıyı kapadım. Asaf'ın arkamdan geldiğini duyunca banyoya girip kapıyı kitledim. Küvetin yanına oturarak tuttuğum gözyaşlarımı bırakarak ağlamaya başladım. O kadar kendimi değersiz hissediyordum ki. Abim gözümün içine bak baka bunları nasıl diyebiliyordu. Benimdim. Kardeşi. Şu an ise abimi tanıyamıyordum. Beni bu duruma düşüren aileme de üzülüyordum. Borçları için gözden çıkardıkları kızları olduğum için kendime üzülüyordum. Bu damgayı üzerimde bir ömür boyu taşımak istemiyordum.
Kapını hızlıca vurulmasıyla kapıya dikkat kesildim. Kırılacakmış gib bir yumruk daha inmişti.
"Efnan"
"Bak yaran iyi olmayabilir aç kapıyı!"
Bir yumruk daha kapıya vurmasıyla, kapıyı açması bir oldu. Kapıya doğru boş boş bakarken yüzüme sinirle baktı.
"Sana nazikçe kapıyı aç dedim"
İçeri adım atar atmaz banyo dolabının alt bölmesini açtı. Elindeki kutu çektiğinde ilk yardım kutusu olduğunu anlamıştım. Çantayı açtıktan sonra ellerini yıkayıp tekrar gelmişti. İçindeki malzemeleri profesyonel bir şekilde çıkararak tüm her şeyi hazır hale getirdi.
"Deneyimlisin sanırım"
"Bu kadar vurulunca sende öğrenirsin"
"Şakası bile kötü, bu durum benim için fazla bile."
"Ama şaka değildi."
Bu normal miydi? Verdiği cevap çok normalmiş gibi konuşmasına ve verdiği tepkilere şaşırıp kalıyordum.
Yanıma doğru eğildiğinde yüzüme baktı.
"Çıkar şunları, yarana bakalım. Çok kötüyse doktora gideriz."
Haklıydı. Daha kötü olursa kolum daha kötü bir hal alabilirdi. İstemeyerek hafifçe boynumda başlayarak kolumu kaplayan bandajı çözdüm. Hareketlerimi pür dikkat hazır bir şekilde izliyordu. Kazağımın eteklerinden tutunca tereddütle yüzüne baktım. O da gözlerini kazağımdan çekip bana bakmıştı.
"Kaç kez gördüm, çıkar hadi"
Gözlerimi açarak yüzüne baktım.
"Nasıl? Ne zaman gördün?"
"Sen gizlice beni mi izliyorsun?"
"Saçmalama, gece uyurken giydiklerinin farkında değilsin sanırım." sesi alaylı çıkınca gözlerimi devirerek. Kazağımı bıraktım. Vazgeçtim, doktora gidecektim.
"Bence doktora gidelim"
"Gel buraya!"
"Hayır!"
Kazağımı bir çırpıda çıkaran Asaf'la birbirimize bakmıştık. Banyo bir anda sessizlik hakim olmuştu. Kalbimin hızlı atısı kulaklarıma doğru yayılırken, göğsüm hızlıca inip çıkıyordu. Karşısında sütyenimle öylece dururken kendimi savunmasız ve önünde çıplak gibi hissetmiştim. Sağ elimle göğsümü kapamaya çalışarak sol tarafa doğru döndüm.
Anın çekimi bozulunca, elinde tuttuğu kazağımı sakince kenara bıraktı.
Çantanın kenarındaki kutudan eldivenleri çekerek eline geçirdi. Omzumdan tutarak beni doğru pozisyonda sabitledi.
"Hareket etme"
Kafamı hafifçe salladım.
Tenime yapışmış olan bandajı hafifçe çektiğinde ağzımdan tiz bir çığlık çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderin İmzası
RomanceCebinden çıkardığı siyah küçük kadife kutuyu bana uzattı. "Bu senin" dediğinde karşılık olarak elimi uzatmak yerine boş bakmaya devam ettim. Birazdan uyanacağım ve bu bir rüya diye kendimi inandırmaya devam ediyordum. Cevapsız kalmamı pek önemsemed...