Ferman

119 13 10
                                    

MÖ 24 Yılı, Doğu Kore, Silla Hanedanlığı

Kutsal Daekon Sarayı, Kral Sunwok ve Veliaht Prensin Halka Seslenişi

Kim Klanı'nın Kurucu soyundan Kral Kim Sunwok, önündeki gergin kalabalığa bakarak yavaşça gülümsedi. Sağ elini kaldırarak başının etrafında dört tur döndürdü, ardından avuç içini öperek kalbine bastırdı. Tüm Silla halkı biliyordu ki, bu halkı savaşa davet etmek anlamına geliyordu. Ellerini kalbinden çekip halkına doğru uzattı, ardından büyük bir hiddetle bağırdı.

"Ey Doğu'nun asil kanlı insanları, ey kutsal toprakların yüce halkı Silla! Hain Goguryeo Kraliçem yüce asil Goanan ve 269 akrabası kazığa oturtularak, Kuzey Goguryeo dağlarında vahşice katletmiştir. Ben Kim Klanından Kurucu Kim Atası Silla Hyeokgeose'nin tek oğlu Kral Kim Sunwok, tüm hanedanlığım adına, hain Goguryeo'ya savaş açıyorum!" 

Veliaht Prens babasının ardından büyük balkona çıktı, bir milyona yakın Silla vatandaşı saray bahçesini doldurmuş, savaş fermanını bekliyordu. Çenesini dik bir biçimde kaldırarak, cayır cayır yandığı intikam ateşiyle bağırdı:

"Ben Kim Klanından Kral Kim Sunwok ve Geumseong asili Kraliçe Kim Goanan'ın en büyük oğlu, Veliaht Prens Kim Jongin. Tüm klanım ve bana bahşedilen topraklar adına, Hain Goguryeo'ya açılan savaşı destekliyorum!"  

Halk, Veliaht Prens'in babasını desteklemesiyle birlikte çığlık çığlığa haykırmaya başladı. 

"Yüce Kim Klanı çok yaşa!"

"Kral Sunwok çok yaşa!" 

"Veliaht prens çok yaşa!" 

"Kutsal topraklar, çok yaşa!" 

Silla bayrağıyla aynı renkte olan cübbesiyle Kim Jongin, bir seksen iki boyundaydı. Bir demir kadar keskin çenesi, düşmanı metrelerce öteden korkudan titretebilecek karanlık bir çehresi vardı. Bir eliyle kim klanı armalı kılıcını tutmuş, diğer elini Silla yeminine uygun bir biçimde kalbine götürmüş, kralın halka seslenişini dinliyordu. Bir hafta önce annesinin çürümeye yüz tutmuş cesedini, Goguryeo armalı kazıklarda bulduğundan beri ifadesi olduğundan daha karanlık bir hal almıştı. Tüm benliği ile tüm Goguryeoluları diri diri yakmak istiyor, tüm acımasızlığı ile deli gibi bunu arzuluyordu. 

Kral Kim Sunwok sağ elini kaldırarak sevinç naraları atan halkı susturdu, tek kaşını kaldırıp gülümsedikten sonra bağırdı "Tüm Goguryeoluları öylesine acımasızca katledeceğiz ki, soyları kuruyup gidecek. Hainlerin hepsi acı çekerek, son nefeslerinde Sillalılara yalvararak ölecek! Ne kadına, ne çocuğa, ne hastaya! Hiçbirine acımayacağız! En iyi Goguryeolu, ölü Goguryeoludur!"

Veliaht prens elini kaldırarak, bir an bile tereddüt etmeden babasını taklit etti "En iyi Goguryeolu, ölü Goguryeoludur!" 

Ardından halk, hep bir ağızdan bağırdı "En iyi Goguryeolu, ölü Goguryeoludur!"

Kore yarımadası varoluşundan bugüne, bir daha böylesine büyük bir katliama şahitlik etmeyecekti. 

--------

MÖ 24 Yılı, Kuzey Kore, Goguryeo Krallığı

Yüce Jexian Hun Sarayı, Kraliyet Ailesi, Hanedan Toplantısı

Veliaht Prens Oh Doyun telaşlı adımlarla büyük tahta kapıyı tıkladı, çok geçmeden 'Gir!' Komutunu alarak, Kralı selamlama faslını geçerek ailesinin oturduğu masanın solunda yerini aldı "Kralım, Kraliçem. Aşağıdan bir haber geldi." 

Kral Junhaseon, oğluna ters bir bakış atarak bakışlarını masaya geri çevirdi. "Biliyorum, Komutan Xeira bildirdi." Kadehinden bir yudum aldı. Oğlunun aksine Kral, oldukça kaygısız bir tutum sergiliyordu. 

Rayiha//SekaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin