Gözlerimi açtığımda aklımda kaçırıldığım anlar geldi nerdeydim ben ? Etrafa göz gezdirdiğimde siyahtan başka renk olmayan odaya baktım. Çok uzaktan bir ses duydum bir adım adım sesi ve giderek yaklaşıyordu kalbim hızla atmaya başladı nefes alış ver...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kendimi hızla geri çektiğimde yüzüne bir tane tokat atmıştım. "ne yaptın sen bunu nasıl yaparsın" dediğimde geri geri gidiyordum. Karan'ın yüzü sağ tarafa dönmüştü yüzü kızarmaya başlamıştı bile " ben" diyip sustu tabikide susardı daha fazla dinleyeceğimi sanmıyordum hızla merdivenleri çıkıp odaya girdiğimde kapıyı hızla çarpmış sırtımı kapıya dayamıştım elimi kalbimin üzerine koyup gözlerimi de kapatıp o sahneye geri dönmüştüm ellerimi dudaklarıma dokundurduğumda içimde bir şeyler hareket ediyordu. Hızla kafamı sallayıp saçmalama Bade kendini kurtarmak için o adamla evlendin diyip banyoya girdim yüzüme soğuk suyu çarptım. Yağmur durmak bilmiyordu her dakika daha çok şiddetlenip şimşekler odayı aydınlatıyordu. Yatağıma girdiğimde elektrikler gitti hızla doğrulduğumda etrafa baktım kapkaranlıktı göz gözü görmüyordu. Hızla odanın kapısı açıldığında Karan içeri gelip "iyi misin" dediğinde "iyiyim" diye mırıldandım geçip koltuğun kenarına oturduğunda "az önceki şey olmaması gerekti unutalım basit bir şeydi" dediğinde "basit miydi? Benim ilkimdi bu öpücük" diye içimden geçirdiğimde onun bilmesine gerek yoktu bu ayrıntıyı kendimden emin bir şekilde "unutalım basit bir şeydi" dediğimde yüzü kaskatı kesilmiş dişlerini sıkıyordu. Arkaya yaslanıp daha rahat bir hâl aldığında "yarın annem babam ve kız kardeşim gelecek evlendiğimizi bilmiyorlar henüz" dediğinde "neden gelecekler ki" dediğimde tek kaşını kaldırdı bana baktı "yani şey" diye kıvrandığımda devam etti "neyse bir kaç günlük gelecekler kardeşim aslı çok soru sorar anlamasınlar oyun olduğunu" hafif gülüp "merak etme hiç bir şey anlamayacaklar" dedim. Hafif esnemeye başladığımda "hadi uyu artık yarın erken gelirler ben burdayım" dediğinde iyice uzanmıştım. Uykum hemen beni esir aldığında en son hatırladığım şey alnıma sıcak ve yumuşak bir şeyin değdiğiydi sonra yatağın hafif çökmesiydi. Hızla kapı açıldığında gözlerimi hafif araladığımda "abi" diye bağıran siyah saçlı 1.60 boyunda bir kız karşımda duruyordu solumda ağırlık hissettiğimde kafamı çevirip soluma baktığımda Karan bana ahtapot gibi yapışmış sarıp sarmalamıştı. Daha bir de üstünü çıkarmıştı. Hızla Karanı ittirmeye başladığımda kız çoktan odadan çıkmış kapıyı kapatmıştı. Karan'ı her ittirdiğimde bana biraz daha sarılıyor daha çok kendisine çekiyordu beni en sonunda Karan'ın omzuna vurduğumda acımış olacak ki hızla beni altına almış üstten sinirle bana bakıyordu. "Ne yapıyorsun kızım uyuyan insan öyle mi uyandırılır" diye tıslamıştı. Ben susmuş kendisini izliyordum dağılmış saçları uyku mahmurlu hali boğuk çıkan sesi gerçekten de bakılmaya değer bir tablo gibiydi hızla kendime gelip "bırak ya ne yapıyorsun ahtapot gibi yapışmıştın hem benim yanımda ne işin var" diye ittirmeye başlamıştım. Üzerimden kalktığında Karan'a dönüp "biri abi diye odaya girdi bizi sarmaş dolaşken gördü yüzü kıpkırmızı olup gitti" dediğimde Bana bakıp güldü "iyi işte ikna etmek daha kolay olur bizimkiler gelmiştir hadi kalk hazırlanalım da aşağıya inelim" dediğinde yataktan kalkmış "5 dakikaya hazırım" diyip banyoya ilerlemiştim. İşlerimi hallettiğimde kapıyı açıp çıktığımda Karan odada yoktu . bir kaç parça eşya alıp hızla giymeye başlamıştım aklıma eve gidip eşyalarımı almam lazım ve o evi de boşaltmam lazımdı diye not ettikten sonra aşağıya inip '' hoş geldiniz efendim'' diyerek ellerini öpmeye başlamıştım Karan ben gelmeden durumu kurtarmış olacak ki ''bu kız da kim'' tepkileri vermemişlerdi. Karan hızla gelip elimi tuttuğunda ''tanıştırayım karım Bade Demir'' dediğinde tebessüm edip kafamı sallamıştım. Karan'ın annesi Asu Hanım bu durumdan pek memnun olmayacak ki ''oğlum bu ne acele insan nikahına bari çağırır'' dediğinde "çok ani oldu, öyle olması lazımdı'' dediğinde ''oğlum yoksa bu kız gebe mi'' dediğinde gözlerim yerinden çıkacak gibi olmuş, yalandan öksürmeye başlamıştım '' yok anne henüz değil'' dediğinde görünmez yandan koluna vurmuştum Karan'ın babası Asi Bey '' gel otur kızım yanımıza.'' dediğinde koltuğa iki kere vurmuştu. Yanlarına gidip oturduğumda Aslı da gidip abisinin kolunun altına girmiş sarılıyordu. Asu Hanım bana bakıp ''ee kızım nasıl tanıştınız da bu kadar acele oldu'' dediğinde Karan'la göz göze geldim Beni dinliyordu ne diyeceğimi merak ediyordu derin bir nefes alıp ''Karanla yolda tanıştık, bana çarpıyordu ilk karşılaşmamız orda oldu sonrasında ise Karan benim okulumu öğrenmiş okulun kapısının önünde bekliyordu. Bende ilk başlarda yüz vermedim sonradan peşimi bırakmayınca ee bana da aşık olduğunu söyleyince bir şans verdik bu günlere geldik değil mi kocacığım'' dediğimde sahte bir tebessümle gülüyordum. Karan bana öldürücü bakışlar atmayı kesip '' öyle oldu anne ama Bade unuttu ben anlatayım '' Bade benimle tanışmak için yola atlamıştı canından olabilirdin karıcığım'' dediğinde sinirle bakıyordum kendisinin yüzünde galibiyet gülüşüyle arkaya yaslanmış bize bakıyordu .Fatma Teyze buyrun sofraya dediğinde hepimiz sofraya geçiyorduk yavaşça kahvaltımızı yaptığımızda kapı çalmış Gökhan içeri girmişti Karan'ın kulağına bir şeyler fısıldamıştı. Karan hızla ayağa kalktığında bir şey demeden çıkıp gitmişti. Asu Hanım ''bu neydi şimdi kızım kalkıp kocana baksana'' dediğinde kalkıp Karan'a bakmıştım. Telefonla hararetli bir şekilde biriyle konuşuyordu. telefonu kapatıp geldiğinde '' kimdi o, kiminle konuşuyordun'' dediğimde yüzüme bile bakmamıştı ''kimseyle diyip '' kestirip atmıştı. ''Aman söylemezsen söyleme'' diyip içeri girmiş sandalyeme oturmuştum. Sessiz bir şekilde kahvaltımızı yaparken Asi Bey'' kızım annen baban iyidirler inşallah bir gün tanışırız '' dediğinde nasıl diyecektim benim babam Mahli Soykan dır diye ''babam öldü efendin ben küçükken ölmüş, annemde urfada en kısa zamanda inşallah gelecektir '' dediğimde ''tamam kızım '' demişti. Karan'a baktığımda oldukça sinirliydi. Neydi bu sinirinin sebebi tek ayağını salladığında sanki bir şey düşünüyor gibiydi. Daha fazla dayanamamış olacak ki ayağa kalkıp ''holdinge gitmem lazım çok önemli bir toplantım vardı akşam erken gelirim'' dediğinde bende kalkıp kapıya kadar gitmiştik. Annesi bize bakıyor olacak ki Karan yanağıma bir öpücük kondurup geri çekilmişti. Gözleriyle arkaya baktığında anlamıştım Aslı da bana gelip ''yengem misin şimdi sen benim'' dediğinde gülüp cevap vermiştim'' yengenim ama bana yenge değil de Bade de dediğimde '' boynuma atlamıştı.Boynumdan kollarını çektiğinde''pardon bir anda çok sevindim '' dediğinde ''önemli değil istediğin zaman sarılabilirsin ''demiştim '' Bade bugün dışarı çıkalım mı seninle hem gezeriz hemde konuşuruz'' demişti kafamı sallayıp ''olur bir kaç parça da kıyafet almam lazımdı zaten benimde'' dediğimde ''tamam o zaman hazırlanıp çıkalım ''demişti. Odada zaten eşyalarım pek fazla olmadığından hemen aynada kendine bakıp saçımı sıkıca topladıktan sonra aşağıya inmiştim. Aslı gelip"hazırsan çıkalım" dediğinde "hadi" diyip kapıyı açmıştım Şoför bize bakıp kapıyı açtığında binmiştik "nereye gideceksiniz Bade Hanım" dediğinde Aslı "meydana bırak bizi ordan gideriz" demişti. Meydana geldiğimizde inip tek tek vitrinleri gezmeye başlamıştık bir dükkana girdiğimizde bakınmaya başlamış bulduklarımızı deniyorduk. Aradan zaman hızla geçerken Aslı "hadi gel bir yerde oturalım"dediğinde hızla en yakın kafeye geçip oturduk. Gelen garsona da kahve söyledikten sonra "aldıklarımız çok güzel oldu abim de beğenecek bence üstünde" dediğinde alttan gülüyordu "Beğenir" diye mırıldandığımda dışarıya bakıyordum ki Kaan'ı gördüm bana bakıyordu ve buraya geliyordu elimdeki bardağı masaya bırakıp Aslı'ya baktığımda "hemen geliyorum" diye masada ayrılıp lavaboya girdim. Kaan hızla etrafa baktığında olduğum yerde daha çok sindim beni görüp de gelmesini istemiyordum hele de Aslı varken yanımda hiç istemiyordum. Beni bulamamış olacak ki kafeden çıkıp etrafa bakınıyordu. Masa döndüğümde Aslı'nın yanına gidip "kalkalım mı kendimi iyi hissetmiyorum" dediğimde kolumdan tutup "ne oldu iyi misin Bade hastaneye gidelim mi" dediğinde kafamı iki yana sallayıp "hayır hayır dinlenirsem geçer" diyip arabaya binmiştik Aslı bana dönüp "saat erken abimin şirketine gidelim mi hem görürüz hemde bugün neler yaptığımızı anlatırız" dediğinde "olur gidelim" demiştim. "Sen iyisin değil mi istersen eve gidelim" dediğinde derin nefes alıp "iyiyim gidelim görmüş olurum kocamı" dediğimde ikimizde gülmeye başlamıştık. Şirketin önüne geldiğimizde arabadan inip kafamı kaldırdığımda DEMİR HOLDİNG yazısını görmemek imkansızdı. İçeri geçtiğimizde Aslı'yı tanıyor olacaklarlar ki "hoş geldiniz Aslı Hanım" dediğinde hepsine cevap veriyordu bende etrafı incelemeye başlamıştım. Kocaman bir şirketti içinde aydınlık ve karşımızda ince uzun asansör vardı. Asansöre adınladığımızda 22. Kata bastı en üst kata ve kapının kapanmasıyla camdan asansör yukarı çıktıkça şirket ayaklarımın altında kalıyordu. Karan'ın kapısını çalacağım sırada Aslı koluma dokunup "Bade sen gir bende lavaboya gidip hemen geleceğim" dediğinde kafamı sallamıştım. Derin nefes alıp kapıya vurduğumda gel demesini beklemeden kapıyı açıp içeri girdiğimde Karanla bir kız öpüşüyorlardı. Hızla Karan kızı ittiğinde kapıya dönüp göz göze gelmiştik. Neydi bu hissettiğim acı? Bazen git denmez sadece gidilirdi. Hiç bir şey demeden, söylemeden, sonunu düşünmeden gidilirdi ve bende gidiyordum. Arkamı dönüp hızlı adımlarla asansöre binip aşağıya inmiştim. Gözlerimden yaş geldiğinde bir taksiye atlayıp evimin adresini verdim. Artık daha fazla dayanamayıp ağlamaya başladığımda o görüntüler gözümün önüne geliyordu. Evime geldiğimde parasını ödeyip indim eve girip kapının önüne çöküp ağlamaya başladım. Canım yanıyordu. Elimi kalbimin üzerine koyup acıma diye bastırdım. Kapı çalındığında Karan geldiğini biliyordum. "Bade aç şu kapıyı" dediğinde cevap vermedim. Dizlerimi kendime doğru çekip kafamı da dizlerime koyduğumda daha çok ağlamaya başladım. "BADE SANA DİYORUM AÇ ŞU KAPIYI KONUŞACAĞIZ" diye bağırdığında "GİT BURDAN YÜZÜNÜ DAHİ GÖRMEK İSTEMİYORUM" diye bağırdım. "Hadi güzelim aç şu kapıyı konuşacağız" dediğinde sinirim kat kat artıyordu ellerimin tersiyle yanaklarımdan göz yaşımı silip hızla kapıyı açtığımda "defol git seni görmek dahi istemiyorum, bitti" diye konuştuğumda tam kapıyı örtecektim ki ellerini kapıya koyup ittirdiğinde kapı duvara çarptı beni de hızla yakaladığında sırtımı duvara çarpıp ellerini de iki yanıma koyup dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Kendisini ittirdiğimde öpüşmeyi daha da derinleştiriyordu ben bu ana kapılıp yapmamam gereken bir şeyi yaptım karşılık verdim...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
