Yabancı enerji +18

988 33 9
                                    

Uyandığımda zihnim yılların yogunluğunu taşıyormuş gibiydi. Bütün kaslarım gerilmiş ve acıdan sızlıyordu. Gözlerimi ışığa alıştırmaya çalışarak yavaşça açtım. Yan tarafımdan bir beden ışığın önünü kesince rahatladım. Bakışlarımı kaldırdım ve ona baktım. "Peter.." diye mırıldandım. Yanıma eğildi ve elimi tuttu. "Neyim var benim? Her tarafım acı içinde" dedim kısılan sesimle. "Bunu daha sonra anlatabilirim ama şimdi kendini yormaman gerek" dedi. Alnıma eğildi ve uzunca bir süre öperek geri çekildi. Odanın kapısı aralandı ve Tony elindeki cihazla ilgilenirken içeriye girdi. Kendi kendine Friday ile bir şeyler konuşurken aniden gözleri bana sataştı.

Şaşırarak eliyle ağzını kapattı ve yanıma geldi. "Uyanmışsın" dedi sevinçle. "Buna uyanmak denebilirse, evet" dedim bıkkınca. Omzuma dokundu ve destek vererek, "Bunu halledeceğiz" dedi. "Tony, sorun nedir?" diye sordum yerimde doğrulmaya çalışırken. Elindeki cihazı söndürdü ve karşıma oturdu. "Yangıdan çektiğin gücü bir şekilde kendi bedeninde güce dönüştürdün ve bunu içinde tutuyorsun" dedi. "Ben bunu yapabileceğimi bile bilmiyordum. Sadece bir öngörü gördüm ve ona göre davrandım" dedim. Elini benimkinin üzerine koydu ve destek vererek sıktı. "Sadece gücü tekrar dışavurman gerek" dedi Peter. Tony tekrar ayağa kalktı ve bir şeyler yaptı. "Friday, Sera'nın DNA sonuçlarını göster" dedi. Yansıma göz önüne gelirken sadece izledim.

"Ben hiçbir şey anlamıyorum" dedim ona bakarak. Eliyle görüntüyü işaret etti ve "Senin DNA'an normalde olması gerekenden çok daha farklı veya değiştirilmiş gibi" dedi ve ardından, "Sanki şey olmuş gibi," dedi düzgün kelimeyi arayarak. Peter parmağını şıklattı ve "Mutasyona uğramış gibi" dedi. Tony aniden gülümseyerek, "Tam anlamıyla bunu kastediyordum" dedi. "Bu konuda bir bilgin var mıydı?" diye sordu. Ellerimi kucağımda birleştirdim ve gergince parmaklarımla oynamaya başladım. "Beni kurtardığın kişiyi biliyorsun" dedim ona bakarak. "Baban.." diye devam ettirdi. Başımı salladım ve "Benim ve yüzlerce çocuğun üzerine sayısız deneyler yaptı. Bu onlardan birinin etkisi olabilir" dedim.

Tony'nin yüzü düşerek kafasını salladı. "Onun ve deneylerinin hakkında gerekli bilgileri almaya çalışmıştım ama hepsini yok etmişti" dedi. Peter konuyu ilk kez duyduğu için sadece dinlemekle yetiniyordu. Bir anlığına bakışları ellerime kaydı ve kendininkini uzattı. Ellerimi kendi avucunun içine alarak, "Sakinleş" diye fısıldadı. Derin bir nefes aldım ve başımı salladım. "Sıradan deneyler yapmıyordu" dedim cesaretimi toplayarak. "Orada olan çocuklardan bazıları onun uzaylı genlerini kullandığını bile söylüyordu" dedim.

"Ama bunu asla kanıtlayamayız."

"Pekâlâ, sen dinlen. Ben de bu arada biraz daha araştıracağım" dedi. Başımı sallamakla yetindim ve sustum. Tony odadan çıkınca yataktan kalkmaya yeltendim. Peter hemen koluma girdi ve "Dikkatli ol" dedi. Pencereye doğru yürüdüm ve "Kaç saattir uyuyorum?" diye sordum. "Beş" dedi kısaca. Gözlerimi dışarıya dikerken o da bana doğru döndü. Yüzümü izlediğini hissedebiliyordum. "Seni oraya hiç götürmemeliydim" dedi huzursuzca. Yüzümü hafifçe ona dönerek, "Seni tek başına bırakamazdım. Biz artık bir takımız, unuttun mu?" diye konuştum gülümseyerek.

Kolunu uzatınca ben de göğsüne sığındım. Başımı kaldırınca yüz yüze gelmiştik. Parmak ucuma yükselip dudaklarımı birleştirirken bir saniyeliğine kendini geri çekmek istedi. "Sorun nedir?" diye sordum. "Hastasın ve dinlenmen gerek" dedi. Omuzlarımı silkerek tekrar dudaklarına uzandım. Bu sefer karşı koyamayarak elini belime yerleştirdi ve sabırsızca karşılık verdi. "O zaman dinlendir beni" dedim fısıldayarak. Zevkle inleyerek, "Tanrım! Sözlerinle bile beni kenimden çıkarıyorsun" dedi. Tişörtünün yakalarından tuttum ve kendime çektim. Geriye doğru adımladım ve yerimizi değiştirdim. Peter yatağın önünde durunca onu omuzlarından tuttum ve oturması için bastırdım.

Maskenin Ardında | PETER PARKER +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin