Melek Wang yibo ve sevgili kader eşi olan dünya dışında yaşayan xiao zhan'in kaderi ne olacak?
Tanrı onları birlikte olmasını isteyecek izin verecek mi?
Lanete karşı direnen çift'i neler bekliyor?
Tanrı'nın bu gerçeğin yüzeye çıkmaması için bir planı vardı.
Ve Tanrı katında o günden sonra herşey değisti. Bu değişim yeryüzünü de etkisi altına almakla birlikte bir başka durum daha vardı.
Xiao zhan.
O henüz gusudaydı. Ne bir yere kıpırdayabiliyor ne de burayı tanıyordu ne yapacaktı hiç bir gelişme den, hayır hiç birşeyden haberi yoktu.
Ama xiao zhan hiç huzurlu değildi. Babasını aramak için geldiği bir dünyadan başka bir dünyaya(?) Sürüklenmişti ayrıca Wang yibo hakkında hiçbir şey bilmiyordu onu neden buraya getirdiği hakkında da bilgi yoktu.
Xiao zhan geç farkına vardı belki ama şimdi düşününce Wang yibo kanatlanmış ve uçmuştu!
Xiao zhan onun görüntüsünü hatırlamaya çalıştı ve hatırladığı her ayrıntı da şaşkınlığı büyüyordu.
Altına çalan gözler, kar kadar beyaz teni, kendisine nazaran uzun ve yapılı vücudu, giyim tarzı ve başında ki alın bandı..
Her bir detay o kadar netti ki gözlerinde zihninde ama bu gizemli kişi neden onu insanların arasından alıp tanımadığı bir yere getirmişti.
Kimdi bu kişi?
Xiao zhan kafası paflayacak kadar ağrıyor ama hiçbir şey hatırlamamanın öfkesi ile oturduğu yerde kıvrılıp hattı.
Wang yibo'nun ismini dahi bilmeyen xiao zhan derin bir uykuya daldı.
______
Wang yibo xiao zhan'ı bulamıyordu.
Onu gusu'ya bırakmıştı ama bulamıyordu.
Ya da kendisi mi, başka yerdeydi tanrı ne yapmıştı?
Diğer tanrının yardımcı melekleri bile durumu bilmiyordu fakat hiç iyi giden birşey yoktu ve onları bile etkileyen bu büyük sorun nasıl çözülecekti.
"Bana verdiğiniz görevleri layıkıyla yerine getireceğimi söylemiştim. Fakat bu umursamayacağım bir şey değil onu bana geri verin."
Wang yibo tanrının huzurunda xiao zhan'ı geri almak için harekete geçti.
Bir sorun vardı ve Wang yibo bu sorunu çözmek için elinden geleni yapacaktı. Fakat bunun olması için xiao zhan'a ihtiyacı vardı.
"Xiao zhan'ı sana geri vercem Wang yibo! Ama sana verdiğim mertebeden alınacaksın!"
Wang yibo meleklerin en güçlüsü ve en iyisiydi. Bunun için tüm zor sorumluluklar onun için çok kolaydı tanrının huzuruna bile Wang yibo sorunsuz ve kolay bir şekilde gelebiliyordu.
Peki tanrı zhan'i hangi sorumluluklar içinde Wang yibo'ya geri verecek?
"Xiao zhan'ı sana geri vercem ama seninle konuşmaması ve herhangi bir bilgi alışverişi olmaması için senin konuştuğun dili de bilmeyecek ben buna izin vermeyecem ve sen de dünya da onunlayken dilin benim tarafımdan tutulacak konuşmak yasak!"
Wang yibo her türlü türlü ihtimali düşünmüştü. Xiao zhan ve onu gözetleyen başka bir melek veya xiao zhan'nın onunla arasında ki bağın onun tarafından hissedilmemesi için bir engelleyeci.
Ama tanrı bambaşka bir yol koymuştu ortaya ve onun tarafından hareket edileceklerdi.. Tanrı aşkına! böyle nasıl bulabilirdi ki gerçeği.
Ama Wang yibo kafasına koydu xiao zhan ile bir iletişim yolu bulacaktı.
Tanrı bu bağa neden karşıydı 'ana' kaynağını bulup hem kendisini hem de xiao zhan'ı hatta tüm evreni bu lanetten kurtarabilirdi..
Tek ihtiyacı xiao zhan ile iletişim kurup gerçeğin kaynağını bulmak.
Wang yibo düşüncelerde iken beyaz bir ışık yayıldı etrafa ve xiao zhan baygın bir şekilde Wang yibo'nun önüne sunuldu.
Wang yibo farkında değildi ama xiao zhan'a karşı çok sıcak hissediyordu.
Onsuz birkaç gün bir işgence gibiydi.
Tanrı dediğini yapıp Wang yibo ile xiao zhan'ı tekrar dünya denen gezegene Venedik cennetine gönderdi.
Wang yibo burda insanlardan uzak bir şato benzeri villaya yerleşti ve xiao zhan'ı bir odada bulunan yumuşak yatağa yatırdı.
Onun görevleri vardı. Evi güvenli olacak bir bariyer ile kaplayıp gitti.
Xiao zhan uyandığında kendini yatakta buldu.
Gözlerini bulduğu yerde gezdirdi. Müthiş denebilecek kadar güzeldi açık renk perdeler zarif göz yormayan desenleri vardı. Oda büyüktü ama eşyalar yerli yerinde odayı güzel ve düzenli bir biçimde süslüyordu.
Ferah bir hava vardı. İiçeriye sızan güneş ışını içeriyi ısıtıyordu.
