8-Kıskançlık Krizi

2.6K 264 246
                                    

Önceki bölüme diğer bölümlere kıyasla çok az yorum geldi. (Yorumların çoğu kitabın önceki hallerinden kalma.) Bu bölüme daha çok yorum gelirse çok güzel olur. İyi okumalar ve iyi bayramlar.

"Ama ben anlamıyorum." dedi Barty. Helena, Regulus'un karnındaki yarayla ilgilenirken çatılı kaşlarla ikisini izliyordu. "İkinizin evlenmesini isteyen o adam değil miydi zaten? Şimdi evlendiniz diye niye peşimize adam takıp Regulus'u yaralıyor?"

"Adam psikopat işte Barty." dedi Regulus. "Davranışlarında mantık arama."

"Regulus'un beni hırpalamasına izin vermemesi canını sıktı." dedi Helena yorgun bir ses tonuyla. Büyüsünün bir kısmını Regulus'la paylaşmıştı, bir kısmını da sürekli bebeğiyle paylaşması gerektiği için kendisini çok yorgun hissediyordu. Yine de Regulus'un yarasıyla ilgilendikten sonra uyumak konusunda kararlıydı. Tabii daha önce olduğu yerde yığılıp kalmazsa. "O evlensem de canı istediği zaman beni kum torbası olarak kullanmaya devam edeceğini, Regulus'un bana ne yaptığını umursamayacağını düşünüyordu. Aslında ben de öyle düşünüyordum. Ama Regulus buna izin vermeyip, bir de üstüne beni evden götürüp planladığından iki hafta önce evlenince sinirden deliye dönmüş olmalı. Zaten o, damat olarak Regulus'u değil Rabastan'ı istiyordu. Muhtemelen eve dönseydim nişanı bozup beni onunla nişanlardı."

"Hamile olmana rağmen mi?" diye sordu Barty şaşkın bir ses tonuyla.

"Babam hamile olduğumu bilmiyor. Bilseydi şu an hamile olmazdım. Mutlaka onu düşürmenin bir yolunu bulurdu."

Cümlesini uzun bir sessizlik takip ettiğinde, "Evet biliyorum en psikopat baba benimki." dedi. "Bununla gurur duymuyorum."

"Benim annem de en psikopat anne." dedi Regulus. "Üzülme."

"Tuhaf bir teselli verme şekli."

Helena, Regulus'un yarasıyla ilgilenmeye devam ederken konuştuğunda aklına Regulus'un sözleri geldi.

Seni yeniden öpebilmek için ne yapmam gerekiyor?

Kendisini yeniden öpmek mi istiyordu yani? Ama neden?

Aklına büyüsünü paylaşırken öpüştükleri an geldiğinde içi onu yeniden öpme isteğiyle doldu. Ama ne kadar çok isterse istesin bunu yapmayacaktı. Regulus ona şimdi iyi davranıyor olsa da geçmişte ne kadar kötü davrandığını unutmamıştı. Aynı zamanda ona hâlâ güvenmiyordu. Kendisine sadece bebek için iyi davranıyor olma ihtimali çok yüksekti.

Gözleri ağır ağır kapanırken Regulus'un yarasıyla ilgilenmesi bittiği için ayağa kalkıp odasına gitmeyi denedi ama ayağa kalkmasıyla başı dönmesi bir olduğu için koltukta Regulus'un yanına oturdu. Sonra da başını koltuğa yaslayıp olduğu yerde uyuyakaldı.

Regulus bir an için Helena'nın uyuyakalmış hâlini izlerken geçmişte ona çok çirkin olduğunu söylediği için kendisini aptalmış gibi hissetti. Bunu gerçekten çirkin olduğunu düşünerek söylememişti ama o zamanlar bu kadar güzel olduğunu da fark etmemişti.

Helena'ya kötü davranmasının sebebi onu kendisinden soğutup nişanı bozmasını sağlamaktı. Kendisi ailesini nişanı bozmak için bir türlü ikna edememişti çünkü ve Helena'nın ailesini ikna edebileceğini sanmıştı.

O zamanlar Helena'nın babasının böyle biri olduğunu ya da nişanları bozulur bozulmaz Helena'yı Rabastan'la nişanlayacaklarını bilmiyordu. Eğer bilseydi ona hiçbir zaman kötü davranmazdı.

DAİMA SAF 【Regulus Black】Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin