İyi okumalar 🤍
Medya- Cengin
*3 yıl önce*
Fakültenin arkasında sigara içmek beni her zaman yatıştırmıştı. Aslında nefret ediyordum bu şeyden. Ama başka çarem yoktu. Bazı şeylere artık dayanamıyordum ve bu benim tek çaremdi. Umarım bir gün bırakabilirdim.
Omzuma elini atan Mert ile irkildim. "Her zaman şunu içerken düşüncelere dalıyorsun. Yakında kafayı yiyeceksin oğlum" dedi.
Gülümsedim. Bu kadar şeye rağmen hala sağlıklı yaşayabiliyorsam bana daha da bir şey olmazdı.
"Sadece artık bunu içmek istemiyorum"
Kahkaha attı. Bırakamayacağımı biliyordu. Kendisi de benim gibiydi çünkü.
"Bunu bırakmak için bundan daha bağımlılık yapacak biri lazım sana."
"Nerde bende o şans. Bir de erkek olması gerekiyor. Ultra imkansız" dedim.
Eşcinseldim. Ve en yakın arkadaşım -ve tek- bunu biliyordu. Hiç yadırgamamıştı. Zaten eşcinsel evlilik yeni yeni yasal olmuştu. Ayrıca bence belli etmemeye çalışıyordu ama oda eşcinseldi.
"Olur be umudu kesme." Aslında umut falan etmediğimi oda biliyordu. Şuan dalgasına konuşuyorduk.
"Yok kalsın. Bu kadar derdimin arasında bir de başkalarını hoşnut etmeye çalışamam"
Ciddi anlamda kendimi bile sevemiyorlen başkasını nasıl sevrbilirdim bilmiyordum.
Kahkaha attı ve omzuma geçirdi. Şerefsizin eli çok ağırdı. Ve gülünce hep dövüyordu. Artık omzum mosmor olmuştu.
"Görürüm ben seni" dedi.
Ona aldırış etmedim ve sigaramdan derin nefesler çekmeye devam ettim.
Bugün fakülteye önemli birileri gelecekti. Bu yüzden herkes tam on iki de konferans salonunda olmak zorundaydı. Şuan saat on bir kırktı.
Böyle toplanmalardan nefret ediyordum. Birde üstüne hoca inadına beni görevli yapıyordu. Bilerek geç gidiyordum ama yinede beni bekliyordu.
Bazen onun gözüne girmek için kıçımı yırttığım günlere pişman oluyordum. Ama sonra aklıma aldığım yüksek notlar geliyordu ve küçük pişmanlık yok oluyordu.
Sigaramı yere attım ve üstünü ezdim. Ardından alıp yanımızdaki çöpe attım.
"Hadi kalk Mehmet yine delirir" dedim.
"Tamam sigaramı bitireyim ilk önce" dedi.
İnadına yavaş içiyordu amcık. Sonuçta tuzu kuruydu. Mehmet hoca ona asla güvenmez bir tane bile iş vermezdi. Buda bunun rahatlığı ile sürekli geç kalıyordu.
Nihayet sigarasını yere attı ve üstünü ayakkabısın ucu ile ezdi. Tam gidiyorduki gömleğinin yakasından tuttum. Bir çocuk gibi oflayarak yere uzandı ve sigarayı alıp çöpe attı.
Okumuş adamdı ama hala çevreyi temiz tutmayı öğrenememişti. Bu zekayla nasıl diş hekimliği kazanmıştı şaşıyordum.
Konferans salonuna ilerlerken fakültenin cidden lik arabalarla dolu olduğunu gördüm. Kim geldiyse cidden önemli bir olmalıydı. Ve ister istemez biraz ürkmüştüm.
Tabiki de yanılmamıştım. Mehmet hoca beni kapıda bekliyordu. Kim bilir yine ne yapacaktım
"Anıl nerdesin sen kuzum ya. Vallahi gelmeyeceksiniz-"
Durdu ve Mert'e baktı. Yüzü tiksinir gibi oldu. Gülmemek için kendimi tutuyordum.
"Gelmeyeceksin diye çok korktum. Senden başka kime güvenebilirim" diye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin İzi - GAY
Romance-rhyme- *Bu hikaye eşcinselliğin yasal olduğu bir Türkiye'de geçmektedir.* Geçmiş ve gelecek konuludur.