2.7

6.1K 258 56
                                    


Kerem üç gündür o kadar yoğun antrenman yapıyordu ki, yüz yüze zaten gelemezken, telefonla da iletişim kuramaz olmuştuk.

Onu çok özlüyordum.

Kendini çok yoruyordu. Eve geldiğinde zaten çok yorgun oluyordu ve ben de ona kıyamadığımdan uyuması gerektiğini söylüyordum sadece.

Fakülteden çıkmış, kafamda dönen şeyleri gerçekleştirmek için planlar yapmaya çalışıyordum. Ders yeni bittiğinden zihnen yorgun olsam da Kerem'i gülümsetmek, yorgunluğumu arka plana attıran bir detaydı.

Heyecanla eve geldim ve hızlıca bir duş alıp güzel bir kombin yaptım. Saçlarımı da kurutup sadece uçlarını şekillendirdim. Dizi yırtık pantolonumun diz kısmından buz gibi soğuk hava gireceğini düşünmemeye çalışarak, ablama dışarda olacağıma dair bir mesaj attım ve evden çıktım.

 Dizi yırtık pantolonumun diz kısmından buz gibi soğuk hava gireceğini düşünmemeye çalışarak, ablama dışarda olacağıma dair bir mesaj attım ve evden çıktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Önceliğim markete gitmekti.

Sitenin hemen karşısındaki markete gittim ve ezberlediğim malzemeleri alarak hızlı bir alışveriş yaptım.

Ellerimde poşetlerle yorgunca gülümsedim ve Kerem'in oturduğu apartmana baktım.

Evine gidecek, o gelene kadar ona yemek hazırlayacaktım!

Bugün biraz daha erken eve geleceğini söylemişti çünkü ve bu fırsatı değerlendirmem gerekiyordu.

Artık kanka olduğumuzu düşündüğüm kapıcıyla binanın girişinde karşılaştım. Beni tanımıştı.

Kerem'e, numarasını bu abiden aldığımı söylediğimde muhtemelen sinirlenecekti çünkü adam biraz ısrar etmem sonucu direkt vermişti numarayı.

Tabi adama Kerem'e aşık olduğumu söylemiştim. Ve ablamın Kerem'in psikoloğu olduğunu... Muhtemelen bu yüzden bir sakınca görmemişti.

Bu defa evin yedek anahtarını istemek için bahane üretmem gerekiyordu.

Ablamı araya sokarak onun kapıcıyla konuşmasını sağladım ve ablam ne dedi bilmiyordum fakat adam kolayca ikna olmuştu.

Şanslıydım.

Eve girdiğimde, gayet düzenli ve toparlanmış bir ev karşıladı beni. Normalde de düzenli biriydi fakat birkaç gündür yoğun olduğundan, evi dağınık beklemiştim.

Ellerimi yıkadım ve üstümdeki ceketi çıkartarak astım. Ezberlediğim tarifi birebir uygulayarak misler gibi bir browni yaptığımda, ona ilk getirdiğim browni kabını atmamış olması beni sevindirmişti. Onun dışında browni yapabileceğim bir borcam yoktu çünkü.

Browni kenarda dinlenirken, benim için daha zor olan kısma geçtim ve telefonumdan videolu tarif açarak kırmızı etli bir yemek hazırladım. Yanına da pirinç pilavını yaptığımda, tek eksiğim salataydı.

Salatadan önce masayı kurdum ve güzel bir ortam hazırladım.

Gelmesine yarım saat civarı kalmıştı.

Salatayı da kısa sürede hallettiğimde, eserlerimle gurur duyarak kocaman gülümsedim.

Portmantonun aynasından saçlarımı düzeltip, rujumu tazelediğimde, kendime bir öpücük attım ve şans diledim.

Oturmadan koridorda sağa sola yürüyüp beklerken, kapı kilidi sesiyle elimi kalbime koydum ve biraz yavaşlaması için dua ettim.

Derin bir nefes alıp salondan çıktığımda, Kerem montunu asıyordu. Ceketimi görmemişti. O kadar yorgun ve dalgındı ki.

Ona doğru adımladım.

"Ahsen?" dedi şaşkınca.

"Ya ben korkutacaktım seni," dedim üzüntüyle. Halbuki öyle bir şey düşünmemiştim. Geldiği gibi sarılıp öpmek istemiştim sadece.

Bana muzip bir bakış attığında, bana doğru yaklaştı ve, "Eve girince seni görmek de ne güzel hismiş," diye mırıldandı.

Arkadaşlar erimiştim ben.

"Yaa," dedim naz yapar gibi. "Sen niye şaşırmadın hem? Sanki her gün burdayım."

"Hüseyin abi söyledi." Güldü.

"Ya hain adam."

"Hem..." dedi ve elimi tuttu. "Her gün burdasın."

"Ne?" diyebildim yalnızca.

Gülmeye devam etti.

"Kerem ya," dedim ve ona sarılmak için hamle yaptığımda, bir adım geriledi.

"Terliyim güzelim, bir duş alıp geleyim hemen. Bekle olur mu?"

Olmaz mı yahu balım adam, diyemedim tabi.

Kafamı onaylar biçimde salladım ve o odasına giderken arkasından baktım.

Bir anda durup bana döndüğünde, pis pis gülümsedi.

"Bir öpücük alacağımız vardı onu da alırız gelince."

*

Ayyyy
Ay ay ayy

🥹🥹🥹🥹böyle olduk

Asena Atalar güzelliği.... çok seviyorum bu kadını ya masallah diyelimm

Çok uzatmamak için ayrıntıları es geçiyorum baştan sağma yazılmış gibi anlamayın lütfen🫶🏻

Bir dee çok uzatmak istemiyorum sıkıcı olur diye ama emin de değilim
Uzatmazsam 5-6 bölüme final gelir, uzatırsam bi elli bölüme kadar yolu vaar
Ne dersiniz

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalımm💖

carpe portus|textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin