On İki

2.5K 180 93
                                    

Bölüm Şarkısı:
~Ve Ben

🐨🍃
Duru

"Hmm?" çatık kaşlarımla onun yüzüne bakmaya devam ettim. Gözlerini benden kaçırarak dışarıya baktı.

"Şimdi konuşmak için uygun bir zaman değil." bir şey dememe fırsat vermeden hızlıca arabadan indi.

Kaşlarım daha fazla çatıldı. "Benden kaçıyorsun!" diye arkasından bağırdım.

Kendi kapısını kapattığı gibi benim kapımı açmıştı. "Lütfen bağırma." dedi etraftaki korumalara bakarken.

Göz devirip arabadan indim. Kapımı kapatıp arabanın arkasına yönelmişti. Bağajı açtığında kollarımı bağladım. "Sadece iki kelime söyleyeceksin. Evet ya da hayır. Detayları sonra da öğrenebilirim."

Dudağım kıvrılırken poşetleri çıkaran Tuna abiye yaklaştım. Kulağına doğru yaklaşıp "Mesela gece." diye fısıldadım.

Elleri hareket etmeyi bırakırken buz kesmişti. Yavaş çekimde bana döndü. Tatlı bir şekilde gülümsedim. "En dikkat çekemeyecek zaman. Herkes uyuduğunda seni bahçeye çağırı-"

"Asla öyle bir şey yapmayacağım." dedi ve poşetleri acele ederek çıkarmaya devam etti.

Güldüm. "Seni telefonla arayacağım." dedim. Sonra ciddileştim. "Ve hâlâ cevap vermedin."

Son poşeti de çıkarıp arabanın açık bagajını kapattı. Bana döndü. Arada bir etrafına kaçamak bakışlar atıyordu. "Söz verdin." diyerek onu köşeye sıkıştırmaya çalıştım.

İç çekti. "Bunu benden duyduklarını öğrenirlerse iyi şeyler olmaz."

Kaşlarımı çattım. "Yani cevabın evet mi?"

"Soru neydi?" dedi gergin gergin etrafa bakarken.

"Gerçekten mafyalar mı." dedim durgunlaşan sesimle.

Aniden bana döndü. "Bak, bunu sana söylediğimi bilmemeleri gerekiyor tamam mı? İşimden olacaksam önce senin dövüldüğünü görmeliyim be."

Göz devirdim. "Yani evet." diye tekrarladım.

Yüzünü sıvazlayıp olumlu bir ses çıkardı. Ailem ciddi ciddi mafya yani... Woav. Ne tepki vermem gerektiğini bile unuttum galiba.

Kafamı salladım. "Benden sakladıkları şeyi de merak ediyorum. Yemekten sonra seni ararım." dedim ve yerdeki poşetlerden bir kaç tanesini aldım.

"Bekle." dedi hızlıca.

Ona baktım. "Merak etme, bana hiçbir şey söylemedin."

"O değil." dedi gözlerini kaçırarak. "Bunları taşımana gerek yok. Birilerine söylerim odana kadar bırakırlar."

"İşime gelir." diyerek gülümsemeye çalıştım. Poşetleri yere geri bırakıp eve adımladım.

Arkamdan "Hata mı yaptım?" diye kendi kendine fıslıdadığını duymuştum.

Büyük kapının önünde durduğumda yavaşça kapıyı çaldım. Ailem mafya. Gerçekten mafya...

Tepkisizce kapının önünde dikilirken neden tepki vermediğimi sorguluyordum. Kapıyı açan kişi Dünya'ydı. "Demek bensiz dışarıya çıkarsın ha-"

İçeri girip ayakkabılarımı çıkardım. Ev terliklerimi giyerken ona bakmamıştım. Güçsüz adımlarla merdivene yöneldim.

"Sorun ne? Ne oldu ikiz hanımcım?"

CEHENNET'TE MİYİM?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin