Beş; Our place

403 58 97
                                    

Efyy; Bu bölümü, kurgum daha en başındayken ve akıbeti bile belli değilken ona şans veren,benden desteğini esirgemeyen ve  bana güzel bir arkadaşlık yapan nunama ithaf ediyorum. Umarım hayat labirentinde yolunu her zaman bulabilirsin ve o yolu kendin çizersin, sevgilerimle.

                                                                                                                                          -  R.' ya 

"lütfen",dedi çocuk. Yalvaran bakışları Jimin'in sert bakışları ile buluşmuştu.

O sırada içeri yüzünü buruşturan Jungkook girdi.

"off başım çok fena",musluğa doğru giderken gözleri mutfaktaki ikinci kişiye takıldı.

"Hyung?"

Jungkook hala başını tutuyor ve ağrıyı yok saymaya çalışıyordu. Beyni gördüğü şeyi algılamakta ilk başta güçlük çekmişti. ardından gördüğü yüz onu şaşırttı. 

"Suho?",dedi soru sorar gibi. Henüz geçen gün tanıştığı bu genci, baş ağrılarıyla birlikte girdiği mutfakta Jimin ile görmeyi beklemiyordu. Genç olan Jungkook'u görünce bir an şaşırmıştı, bu duygu yerini rahatlamaya bıraktı. 

Jimin ikisine bakıyordu. Henüz kendinin bile tam tanımadığı gencin Jungkook'u tanıyor olması onu şaşırtmıştı. Aynı zamanda bir endişe rüzgarı geçti ikilinin arasından. Şuan konuşmakta oldukları konu,Suho'nun buraya gelme nedeni,henüz Jungkook'un öğrenmemesi gereken birşeydi. İstemsizce gerildi, bir şekilde Jungkook'un öğrenmesine engel olmalıydı. 

"ne yapıyorsun burada?",diye sordu Jungkook. Henüz burası ile ilgili birçok şeyi bilmediğini biliyordu. Öylesine sormuştu, bir yandan da ıslattığı elleriyle yüzünden geçip kendine kahve doldurmaya başladı. 

"Jimin'in yanına geldim",dedi genç olan, Jungkook'un kahve teklifini kabul ederken, çekingence Jimin'e bakıyordu. "Jimin ile tanıştığınızı bilmiyordum",dedi Jungkook. 

"kusura bakma,henüz ayılamadım",dedi ve alnını ovdu. 

"siz nasıl tanıştınız?",diye sormadan edemedi Jimin. 

Suho ve Jungkook bir anlığına birbirine baktılar, iyi bir tanışma sayılmazdı ve Jungkook anlatıp genç olanı gücendirmek istemedi. Tam ağzını açmıştı ki Suho onu şaşırtacak bir şekilde doğruyu söylemişti.

"Geçen gün çalıştığım restoranda,yani aile restoranımızda bir olay çıktı. O sırada Hyung bana çok yardım etti, belki de hayatımı kurtardı",diye özetledi ve Jungkook'a gülümsedi. gencin tüm minnettarlığı gözlerindeydi, Jungkook'a hayatında gördüğü en harika şeymiş gibi bakıyordu. Jungkook biraz utandığını hissetti.

Jimin ikilinin arasındaki hızlı gelişmiş samimiyeti görünce şaşkınlığın yanında başka bir duyguda peydah olmuştu. Ayrıca Jngkook'un böyle birşey yapmış olması onu mutlu etmişti. Onu ilk gördüğündeki korkmuş hali geldi gözünün önüne.

"ne tesadüf buraya ilk geldiğimde beni de  Jimin hyung kurtardı",dedi jungkook ve kocaman gülümsedi. Suho birşeyler bilen gözleri ile Jimin'e baktı.

Suho gözlerini Jungkook'tan ayırmıyordu. Jimin onun buraya gelme nedenini çoktan unuttuğunu hissetmeye başladı. Kasıtlı olarak öksürdü.  

O sırada Jungkook yeni aklına gelmiş gibi,"siz birşey konuşuyordunuz, böldüm mü?",diye sordu. 

Jimin Suho'ya baktı ve birşey söyleme anlamında işaret verdi. Suho da Jungkook'un birşeyler bilmediğini anlamıştı. 

Mystery of us • JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin