17| intikam,

916 118 106
                                    

uzun bir aradan sonra yine ben, nasılsınız🥺

bölüm başlığına bakmayın, dünyanın en safe mafyalı ficini okuduğunuzu unutmayın aksmwlslw

keyifli okumalar🤍

🎭

"Çıkıyorum ben," diye fısıldadı sınıf arkadaşına. Kafası notlara gömülü arkadaşı hızlıca onu onayladı ve tekrar dersine döndü. Dalmış arkadaşına güldü ve çantası ile elindeki vize notlarını elinde tutarken kütüphaneden çıktı. Eve gittiğinde çalışmaya devam edebilirdi, etmeliydi çünkü sınavı öğleden sonraydı. Saatin çoktan sekizi geçtiğini fark ettiğinde adımlarını hızlandırdı. Kendisine ait olmayan o evde Jeongin onu bekliyordu. Evine gitmesi lazımdı. Seungmin'den yiyeceği azarlara rağmen Jeongin ile buluşmalıydı.

Olduğu yere giden otobüs bu saatte buradan geçmeyeceğini biliyordu Jisung. Sıkıntılı bir nefes aldı ve taksi durağına kadar yürümeye başladı. Aslında istese Jeongin gelip kendisini alırdı ama bunu istemiyordu. Jeongin'in kendisini sadece yatak arkadaşı olarak gördüğünü biliyordu ve daha ilerisini istemekten geri duruyordu.

Düşünceler içinde yürürken birden omzuna çarpan omuz ile neye uğradığını şaşırdı. Daha kaşlarının çatılmasına vakit bulamadan kucağından kayan kağıtlar zemini boylarken tutmaya çalışmıştı ama becerebildiği söylenemezdi. Eğilip tek tek kağıtları toplamaya başladığında önünde kendisi gibi biri daha eğildiğinde çatık kaşlarla eğilene döndü.

"Önünüze bakmayı öğrenmelisiniz." dedi
aksice.

Tekrardan ıslak kağıtlara döndüğünde kulağına ulaşan gülme sesi ile kaşları havalandı ve karşısındaki adama çıkardı gözlerini.

"Size çarpan ben değildim," dedi ve topladığı ıslak kağıtları bir elinde tutarken diğer elinin işaret parmağı ile Jisung'ın arkasını göstermişti. Jisung'ın gözleri arkasına döndüğünde gerçekten hızlı hızlı giden birisini görmüştü. Gözlerini yumdu ve derin bir nefes alıp önüne döndü. Kendisinden yaşça büyük olduğu belli olan adama başını eğdi ve "Özür dilerim." dedi.

"Sorun değil," Topladığı kağıtları havaya kaldırdı. "Ama senin için büyük bir sorun var sanırım."

Jisung aklına düşen not kağıtları ile omuzlarını düşürdü. Evet bunların aynısına pdf şeklinde de sahipti ama bu saatte açık kırtasiye bulacağından emin değildi.

"Evet, büyük bir sorun hem de." dedi ve derin bir nefes verdi. Ayaklandılar birlikte ve adamın uzattığı kağıtları elinden aldı. "Çok teşekkür ederim ve tekrar özür dilerim." dedi mahçup bir ses ile.

Adam sorun olmadığını belirtircesine başını iki yana salladı. Elini ceketinin iç cebindeki cüzdana attı ve cüzdandan bir kartvizit çıkarıp karşısındaki çocuğa uzattı.

Jisung uzandı ve kartvizite baktı.

Lee Taejun.

Kendisi bir avukattı.

Şaşkınlıkla karşısına baktı. Çalıştığı büroyu biliyordu. Kendi okulunun sıklıkla stajyer aldığı bir büroydu.

"Çalıştığım yer şurada," dedi Taejun arkasındaki bir yeri gösterirken. "Hala birileri var, istersen oradaki yazıcıdan yararlanabilirsin."

"Teşekkürler ama hiç zahmet etmenize gerek yok, hallederim bir şekilde."

"Bu saatte halledebilecek gibi değilsin, izin ver yardım edeyim." dedi ısrarla. Jisung zahmete girmesini istemesede hayali olan büroyu merak ettiğinden bile oraya gidebilirdi. Hem yakındı, başına bie şey gelmezdi.

özgür ruhlar, hyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin