Stuck In Time | jenlisa

12

''Elbette yapar değil mi Lisa?'' 

Chaeyoung kolumu dürterek cevap vermem için beni uyarıyordu. 

''Yaparım...tabii....''

Jennie bir çocuk gibi sevinçle ellerini çırptı ve gülümsedi. 

''Harika!''

Başımı eğdim ve hafifçe Chaeyoung'a yaklaştım. 

''Artık gitsek mi?''

Chaeyoung tek kaşını kaldırdı. Buraya gelmek benim fikrim olunca bir anda kalkmayı istemem garip kaçmıştı tabii. 

''Birkaç işim var da...İstersen sen kal tabii.''

Bahanemi duyunca anlayışlı şekilde başını salladı. 

''Ah tamam öyleyse.''

Jisoo'ya dönüp işlerim olduğundan bahsetme görevini üstlendiği için ona minnettardım çünkü ben hiç de konuşabilecek gibi hissetmiyordum. Jisoo ve Jennie anlayışla onayladı ve bizi geçirmek için kapıya kadar geldiler. 

''Telefonunu alabilir miyim Lisa?''

Tabii ki Jennie. Ama sorun şu ki ben numaramı bilmiyorum. 

''Tabii...bir saniye.''

Cebimden telefonu çıkarıp ona doğru uzattım. 

''Sen numaranı kaydet ben de seni arayayım olur mu?''

Yüzüne bakamıyordum ama her zamanki nazik gülüşünün orada olduğunun biliyordum. Onaylayarak telefonu elimden aldı ve numarasını yazmaya başladı. 

''Kaydettim. Bana mesaj atarsan ben de seni kaydederim, çok teşekkür ederim Lisa!''

Zoraki bir gülümsemeyle başımı salladım. 

...

Eve döndüğümüzde planım günün kalanını bilgisayar başında geçirip başıma gelen şeyle ilgili bir şeyler araştırmaktı. Tam olarak ne yaşadığımı bilmediğim için bu oldukça zor olacaktı ama gerekirse koltukta kök salmaya hazırdım. Buradan kurtulmam için her şeyi yapabilirdim. Bir ay sonra Jennie'nin evlendiğini duymaktansa her şeyi yapabilirdim. 

Chaeyoung'a işlerle uğraşacağımı söyleyip kendimi odaya kapadım. Beni anlayışla karşıladı ve yalnız bıraktı. 

Masanın üzerinde kapağı açık halde duran dizüstü bilgisayarı ve çekmecede bulduğum bir defteri alıp yatağa oturdum. İnterneti açtığımda ilk aradığım şey ''zaman yolculuğu'' oldu. Ama bunun bilimsel olarak sadece teoride mümkün olduğunu günümüz teknolojisinde yapılamayacağına inanıldığından bahsediliyordu. 

Boyutlar arası yolculuk için de hemen hemen aynı şeyler geçerliydi. İkisi hakkında da kesin bir bilgi yoktu. Belki de yaptığım şey baştan beri yanlıştı. Resmen dakikalardır yanlışlıkla yaptığım zaman yolculuğunu ve boyutlar arası yolculuğu nasıl tersine çevirebileceğime bakıyordum. Bu birçok açıdan saçmaydı.

Oflayarak etrafıma baktım. Daha sonra defteri elime aldım ve elimdeki ipuçlarını kaydettim. Ne yazık ki aptal müzik kutusu ve radyo dışında bir şey yoktu elimde. Bunu not alırken aklıma şarkıyı bir kez daha açmak geldi. Hemen arama motoruna şarkının ismini yazdım ve klibine tıkladım. 

Şarkıda tek bir beğeni ve tek bir yorum olması dikkatimi çekti, oysa ki oldukça popüler bir şarkıydı. Aşağı inip yorumu okudum. Yeni ipucum işte karşımdaydı. 

''En sevdiğin kişinin seni hatırlamadığı bir hayatı yaşamak belki de ölmenin nasıl bir şey olacağına dair iyi bir prova olabilir.''