Gözlerini diktiği satranç tahtasından ayırmadan kanımı donduran ürpertici sesiyle "her oynadığımız hamlede" dedi "bir kişi ölecek."
Kan çanağı gözlerini bana çevirdi, samimiyetten uzak, korkunç bir kahkaha ile "ölen her kişi dünyanın daha iyi bir y...
Oylarınız ve yorumlarınız düşündüğünüzden daha önemli, keyifli okumalar!
23. ♕d4 (Reha)
23. ♜ef8 (Vuslat)
"Unutmayın ki, dünya da en korkunç şey, ümidini kaybetmektir." -Sabahattin Ali
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İzin almaya giderken aklımda sadece Emir ve annem varken müdürün önünde ağzımdan Reha kelimesi dökülmüştü. Bu planlanmış bir şey değildi? Kim kendi elleriyle celladını ayağına çağırır ki? Reha, beni bir urgana bağlamıştı ve geriye sadece ayaklarımın altındaki tabureyi çekmek kalmıştı.
Görüşme odasının kapısını açmadan hemen önce odanın içine göz attım. Reha, benden önce gelmişti. Kafası pencereye doğru dönüktü. Bir elini çenesine yaslamış demir parmakları olan pencerenin arkasını izliyordu. Beni hapsettiği yeri mi inceliyordu? Yoksa 24 saat boyunca kaldığım bu yerde beş dakika durmak onu rahatsız mı etmişti?
Yavaşça kapıyı açıp içeriye girdim, anında bakışları bana döndü ve ayağa kalktı. Bana yaklaşacakken hızlıca sandalyeyi çekip oturdum, temas etmesini istemiyordum. Kısa bir suskunluktan sonra "nasılsın?" diye sordu. İç çekip "olması gerektiği gibiyim" dedim.
"Olması gerektiği gibi ne demek?" diye sordu bu sefer.
"Ne anlarsan" deyip kestirip attım. O da üstelemedi.
"Beni buraya çağırmanın özel bir sebebi var mı?"
"Sadece bıraktığın kitabın elime ulaştığını söylemek istedim dedektif."
Sonunda yüzünde bir ifade belirmişti. "Bana Reha derdin hep..."
Cümlesini tamamlamasına fırsat vermeden "bir yanlışın var" dedim. "Ben sana gerçek hayatta asla Reha demedim, o benim kendi dünyamın bir parçasıydı. Seninle gerçek anlamda tanıştığımdan beri benim için dedektifsin. Ben senin için neyim dedektif?"
Gözlerini gözlerime dikerek "hep Vuslat'tın" dedi.
Hafifçe gülerek "merak etme bir gün benim için Reha olacaksın, sana Reha diyeceğim. Bunu unutma olur mu?"
