YANDERE ARKADAŞ

Bölüm 18

Ne yapacağımı cidden bilmiyordum.
Ozou bir anda kalkıp o kıza bağırmaya başlamıştı. Yüzü çok korkunçtu ve sesinin hiç bukadar sert çıktığını duymamıştım.

Üzerime çay döken kız ağlayarak istemeden yaptığını söylüyordu.

Ozou'yu durdurmam lazım... Fazla dikkat çekiyor. Herkes bize bakıyordu fakat kimse karışmamıştı.

Ozou'nun yanına gelip kolundan tuttum.

Akane : Sakin ol. Hadi gidelim.

Sesim birazcık titremişti. En fazla bunları söyleyebilmiştim. Gerçekten okadar çok gerilmiştim ki omzumun yandığını hissetmiyordum.

Ozou derin bir nefes aldıktan sonra koluma girip beni revire götürmüştü.

Giderken ağzını açıp hiçbirşey söylemedi. Yüzünde garip bir ifade vardı. Sanki bana birşey söylemek istiyordu ama söyleyemiyordu. Birkaç kere bana baktı.

Birşey diyecek sandım ama yok. Ozou'nun yaptığı yüzleri cidden okuyamıyorum. Orada bukadar sinirlenmesine gerek yoktu... Onun için sıkıntı olacak...

Revire girdiğimiz de görevli yoktu.

Ozou : Sen orada bekle ben hemen onu bulup geleceğim.

Akane : Tamam.

Revirdeki yatağın birisine oturdum. Gömleğimin birkaç tane düğmesini çözüp omzumu açtım.

Gerçekten yanmışım.Çok kötü sızlıyordu. Ama dayanmaktan başka çare yoktu.

En azından derim çok etkilenmemiş. Daha kötü de olabilirdi...

Birkaç dakika sonra kadın bir görevli gelmişti. Ozou'da arkasından koşarak nefes nefese geldi.

Görevli : Sorun ne? Omzuna ne oldu? Yanmış gibi duruyor.

Akane : Evet çay döküldü.

Görevli: Çok kötü değil. Hemen yanık kremi sürüp buz koyalım, bekle buz getireceğim.

Akane : Tamam.

Görevli tekrar gittikten sonra Ozou'yla yalnız kalmıştım. Onunla yalnız kalmak beni rahatsız etmiyor fakat gergin olduğunda birazcık korkuyorum.

Ozou revirdeki lavabonun önünde yüzünü yıkadı. Orada öylece biraz durduktan sonra geri yanıma geldi.

Ozou : Çok acıyor mu?
Akane : Sızlıyor biraz.

Güzel, şuan daha deminki gibi gergin görünmüyor.

Ozou : Omzun mu yandı sadece?
Akane : Evet. Sırtıma da gelmişti ama saçlarım sayesinde sırtıma değmedi.

Ozou saçlarıma biraz baktıktan sonra bana doğru eğildi. Yaklaşıp saçıma parmaklarıyla dokundu.

Ozou : Saçlarını toplamamı istermisin? Saçında çay olduğu düşünürsek seni rahatsız edebilir, değil mi?
Akane : Olur...

Neden öyle geliyorsun kalbimimi durduracaksın?

Cebimdeki tokayı ona verip sandalyeye oturdum.

Nasıl bir durumun içindeydim ben?

Shina'nın Ağızından ;

Sabah uyanamadığım için okula geç kalmıştım. Hazırlanır hazırlanmaz evden çıktığım gibi okula geldim.

Okulun bahçesine girdim. Herkes dışarıda... Tenefüs olmalı. Hızlıca sınıfa çıktığımda Ozou ve Akane'yi göremedim.

Mizu: Gelmişsin Shina.
Shina : Evet bir şekilde geldim. Akane yada Ozou'nun nerde olduğunu biliyor musun?
Mizu : Hayır ben sınıftan hiç çıkmadım bilmiyorum.

Rei arkamdan geldi. Omzuma elini koyup gülümsedi.

Rei : Ben biliyorum. Kantinde bir kız Akane'nin üstüne çay döktü. Ozou aşağıda çok kötü kavga çıkardı. Sinirden okulu yıkacaktı. En son revire gittiler.

Shina : Ne!? Neyse durum özeti için çok sağol!!

Rei : Ne demek her zaman!!!

Yok artık neler oluyor? Yoksa düşündüğüm şey mi?

Koşarak revire gidip o anki telaşımla kapıyı sertçe açtım.

Ozou : Akane hergün bu saçlara nasıl bakıyorsun. Ellerime dolandı.

Akane : Önemli olan o mu şuanda?

Ozou : Evet merak ettim.

Akane : Ah Shina hoşgeldin. Nerelerdeydin?

Akane : Sen de her durumda nasıl dalga geçebiliyorsun anlamıyorum.

Ozou : ...

Ozou : Ciddi mi olmamı istiyorsun?

Akane : Hayır hayır şaka yaptım, devam et. Zaten ciddi olursan sıkılırım. Birde saçımı mahvettin.

Az önce Rei'nin dediklerinden gergin olacaklarını düşünmüştüm ama gayet eğleniyorlar.

Shina : Akane omzun çok kötü olmuş. Canın yanmıyor mu?
Akane : Evet yanıyor. Ama arkamda saçımı çekiştirip birbirine dolaştıran birisi olunca hissetmiyorum. Kafam daha çok acıyor şuanda.

Shina : ...
Ozou : Üzüyorsun beni.
Akane : Üzülmen beni ilgilendirmiyor.

İnanamıyorum. Onlar gerçekten omzu ciddi bir şekilde yanan ve aşağıda sinir krizi geçiren kişiler mi?
Ozou'yu sakinleştirmek her zaman zor olmuştur. O Akane'yle birlikteyken mutlu görünüyor.

Böyle olmasına sevindim. Umarım Ozou, Akane sayesinde biraz daha yumuşar ve insanlara zarar verme huyundan vazgeçer.

Neyse bugün olanları Ozou'yla konuşmam gerek. Ona haru'ya yaptıklarından sonra sinirlide olsam hiçbirşey yapamam. Ben onun böyle birisi olduğunu bilmeme rağmen onunla arkadaş oldum. Ve Akane'nin böyle canının yanmasını seyredemem. Kimin yaptığını bulmalıyız.

Shina : İyi olmanıza sevindim.
Akane : Merak etme. Bir yanık benim için hiçbirşey.

Öyle diyorsun ama yumruklarını sıkıyorsun.. Belli etmek istemiyorsun...

Ozou : Tamam tamam bak bitti.
Akane : Sonunda.

Görevli koşarak elindeki buz torbalarıyla geri gelmişti.

Görevli : Şu kremi sürelim şimdi.

Akane'nin Ağızından;

Görevli kremi sürecekken içeriye birisi daha girdi.

Uzun boylu bir adamdı. Öğretmen falan mı acaba?

Ozou : Baba...

Ozou'nun babası mı? Bir ona birde ozou'ya baktım. Ozou Şaşırmış gibi görünüyordu.

Burada ne işi var? Ah yoksa benim yüzümden mi geldi? Ozou'nun çıkardığı kavga yüzünden...

-----------------------------------------------------------

~Merhaba benim tatlı okuyucularım. Nasılsınız, iyimisiniz?(⁠｡⁠•̀⁠ᴗ⁠-⁠)⁠✧

~Size birşeyler söylemek istiyorum.  Aslında bu hikayeye çok emek veriyorum ve kafamda okadar çok şey var ki bölümleri yazarken hangi olayları yazsam diye kararsız kalıyorum. Umarım okurken sıkılmıyorsunuzdur. Ama tabii ki aksiyonlu ve eğlenceli bölümlerde olacak. Açıkçası Ozou ve Akane'nin atışma kısımlarını yazarken eğleniyorum nckdnskenmf

~Ve sizin yorumlarınızı da görmek istiyorum çünkü sizin yorumlarınız beni motive ediyor. O yüzden düşüncelerinizi benimle paylaşırsanız çok mutlu olurumm(◕⁠ᴗ⁠◕⁠✿⁠)