3.BÖLÜM

68 4 2
                                    

#Multimedya Melisanın annesi#

Bipp..Bipp..Bipp..

Hey bu seste ne böylee. Uff başım çok kötü ağrıyor.ne oldu bana ya en son Teocuğuma kendimi bırakıyordum.

"uyanıyor. "

"Melisa yavrum bak bana bir tanem"

"anne ne oldu bana?"

"sol omzuna bir kurşun saplandı ama ameliyatta elimizden geleni yaptık ve kurşunu çıkarttık."

Adli tıpla ilgili olduğumdan kurşunlarla haşır neşirdim ve birçok kez birilerinden kurşun çıkarttım gerçi onlar çoktan öbür dünyayı boylamış insanlardı. Hiç benimde bir gün kurşunla iç içe olabileceğim aklıma gelmemişti.

"e nasıl oldu peki kim yaptı?"

"o belli değil daha kuzum ama merak etme bulacağız Treste bize yardım ediyor."

Tam "kim vurdu ya gittim desene..." derken annemin arkasından bir kıkırdama duydum.

Ooo Teoman Beyler de buradalarmış. Bide sırıtıyor yaa olum ölüyorduk biz burada.

"MELİSA nasılsın?"

"İyiyim de tanışıyor muyduk?" tamam yani çok hoşlanmış ve içten içe karizmasıyla beni benden almış olabilir ama tanışmadan çocukla konuşacak halim yok terbiyeli bir kızım ben yani..

Kaşları çatılı bir şekilde (ama bu haliyle bile karizmatik)"Ben Teoman. Annem Neslihan, Manolya Teyzenin Üniversite den arkadaşı biz 18 yıldır İngiltere'deydik ama Manolya Teyzenin ısrarları ve babamın şirketiyle ilgili bir kaç nedenden dolayı artık İstanbul da yaşayacağız. Kesin dönüş yaptık diyebiliriz. Şimdi tanıştığımıza göre nasıl olduğunu bana söyleyecek misin?" dedi.

Sanki herifi öldürmeye kalktım ya sadece bi tanışıyor muyuz dedim, utanmasa dövecek.

"hmm memnun oldum iyiyim bende." sinir şey...

Bir el sıkışsaydık bari diyerekten tam sol kolumu uzatacaktım ki kolumun uzanmadığını fark ettim ama ya bir günde yaşanabilecek ne kadar kötü olay olabilir ki?

"anne, koluma ne oldu neden hareket ettiremiyorum?"

"vuruldun ya kızım."

"anne ondan bahsetmiyorum salak değilim ben kolumu hissedemiyorum diyorum. Dikiş yerinin acısını bile hissetmiyorum. "

"ameliyatta kurşunun omuz sinirlerine geldiğini fark ettik büyük bir hasar söz konusu geriye dönme şansıda var ama bunu zaman gösterecek." Gözlerimin dolmaya başladığını fark ettim.

Nasıl yani sol kolum gitmiş miydi.

"anne nasıl olur bu? sen en iyi beyin cerrahlarından birisin. Nasıl düzeltemezsin." artık hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım.

"anne ben doktorum bu kolun bana ne kadar çok lazım olduğunu en iyi sen anlarsın ne olur bir şeyler yap."

"elimizden geleni yaptık melisa bundan sonrası zamana bağlı." lanet olsun böyle işe zamana bağlı ne demek ya geleceğim zamana mı bağlı şimdi benim. Artık kimsenin yüzüne bakamam, işe yaramaz bir doktor müsfettesi olacağım.

"kimseyi görmek istemiyorum. Yalnız bırakın beni. Gidin. Defolun."

"sakin ol kızım."

"sakin falan olamam. Lütfen beni yalnız bırakın."ağlamam gittikçe şiddetlenirken Teoman yanıma gelmek için adım atmaya başlayınca" sakın bir adım daha atma, sakın. Sana kimseyi görmek istemiyorum dedim. Sen kendini ne zannediyorsun ya defolun dedim. Yalnız bırakın beni."

Teoman sanki bir şey söylemek istiyor gibiydi ama kimseyi dinleyecek halim yoktu. Konuşarak kolumu geri getiremezlerdi.

Annem ve Teoman kapıdan çıkarken üç yıl sonra ilk defa annemin gözünde çaresizlik ve korkuyu gördüm.

Her ne kadar telefondan kitap okumayı sevmese de beni kırmayıp okuyan sevgili arkadaşım nergizzzcanbu bölümü sana armağan ediyorum tam senlik kısa bir bölüm umarım sıkılmadan okursun :-)

TAMAM MI? DEVAM MI?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin