Jeongin kapının arka arkaya çalması ile endişeyle kapıya koşup açmıştı.
"Jeongin neden telefonunu açmıyorsun!" diye bağırmıştı istemsizce.
Jeongin'in gözleri büyüdüğünde içeri girip kapıyı kapatmıştı.
"Özür dilerim, endişelendim. Bir şey oldu sandım." demişti endişeyle.
"Hastanede telefonumun artık çalışmadığını söylediler. Telefonum yok." demişti Jeongin çekinerek.
"Bunu şimdi mi söylüyorsun Jeongin. Gerçekten mi?" demiş ve derin bir nefes almıştı.
"Pekala ben halledicem. Hazır mısın? Gidelim mi?" demişti Chan kollarını beline yaslayıp.
"Ne için hazır olmam gerek?" demişti hala çekiniyordu.
"Bak özür dilerim kendini geri çekme. Sadece endişelendim. Eve gideceğiz demiştik bugün için."
"Aa çıkabiliriz. Işıkları kapatıp geleyim." demişti ve salona gidip ışıkları kapatmıştı.
Chan onu bekliyordu kapının önünde. Jeongin ayakkabılıktan ayakkabısını çıkartıp eğilmişti.
Chan'ın alışması gerekiyordu sanırım. Jeongin ona göre yavaş ilerliyordu. Sakindi daha doğrusu.
Konuşması hareketleri her şeyi yavaştı.
Chan kalkar kalkmaz elini tutmuş ve dışarı çekmişti onu.
"Kapıyı kilitlemedin."
"Önemli değil gel." demiş ve arabaya bindirmişti. Chan arkasından arabaya binip hızlıca çalıştırmıştı.
"Şey acelen varsa eğer daha sonra gidebiliriz önemli değil."
Chan kolunu Jeongin'in koltuğuna atıp geri geri girmiş ve arabayı hızlandırmıştı.
"Ah hayır bir işim kalmadı." demişti araba çok hızlanmıştı.
"Biraz yavaşlar mısın? Acelen var gibi." Chan hızı azaltmamıştı.
Arabayı olabildiğince hızlı bir şekilde sürüyordu.
"Biraz yavaşlayabilir misin?" demişti Jeongin ama o yine aldırmamıştı.
Jeongin derin derin nefes almaya başladığında Chan kaşlarını çatıp ona baktı. Arabanın kapı kolunu sıkıyordu.
"Durdur şu arabayı!" diye bağırmıştı Jeongin sinirle.
"Durdur arabayı." demişti tekrar Chan hemen müsait bir yere çekip durdurduğunda Jeongin aceleyle kemeri çözüp arabadan dışarı atmıştı kendini.
Yol kenarına yaklaşıp korkuluklara tutunmuş ve kesik kesik nefes almaya başlamıştı.
Chan ne yaptığının yeni farkına varıyordu. Araba sürerken kontrol edemiyordu kendini. Özellikle de gergin olduğunda.
Hızlıca Jeongin'in yanına gittiğinde yere çökmüştü. Kalbini tutuyor ve kesik kesik nefes alıyordu.
Chan hemen yanına gidip arkasından sarılmıştı ona.
"Sakin ol, sakin ol derin derin nefes al. Kendini kaybedeceksin. Sakince nefes almayı dene." demişti. Jeongin onu saran elleri tutmayı denemişti.
Chan hemen ellerini tutmasına izin verip daha da sıkı sarmıştı bedeni.
"Sakince nefes al. Vücudun uyuşacak. Sakince... Derin derin. Beraber deneyelim mi? Hadi beni tekrar et." demişti fısıldayarak.
Chan derin nefesler alıp veriyor Jeongin ise onu taklit etmeye çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
brother¿/chanin, jeongchan
Fanfictionchan jeongin in tüm sorumluluğunu üstlenip arkadaşının son isteğini yerine getirmiştim. 08/04/23