Birkaç ay sonra
"Chan-ah!" diye seslenmişti Jeongin. Ses gelmemişti bir süre. Ardından Jeongin mutfaktaki işine ara verip odasına ilerlemişti.
Chan'ın yatağına yaklaşıp uyuyan bedenin önünde yere çöktü.
"Chan." demiş ardından yaklaşıp dudaklarına minik bir öpücük bırakmıştı.
Ardından seslenmişti. "Kalk hadi bize kahvaltı hazırladım."
Chan hareketlenmişti. "Çok yorgunum uyumak istiyorum." dediğinde Jeongin kıkırdamıştı.
"Ama o kadar hazırlık tek başıma kahvaltı yapmam için miydi?" demişti dudaklarını büzüp.
Chan tek gözünü açıp ona bakmış ve bileğinden tutarak önce kendine çekmiş ardından altına almıştı.
Odayı Jeongin'in gülüş sesleri dolduruyordu.
"O zaman önce tatlıyla başlasam ne olur?" demiş ve dudaklarını birleştirip sertçe öpmeye başlamıştı.
Ardından yere sertçe bir şey çakılması ile Jeongin gözlerini açmıştı.
"Ah uyandırdım. Özür dilerim. Parfüm elimden kaydı."
Jeongin yorganı başına kadar çekip kendine mi Chan'a mı küfretsin bilemiyordu.
Böyle bir rüyayı neden görüyordu ki?
Yorganı tekmeleyerek yataktan çıktığında Chan kahkaha atmıştı.
"Yanlış zamanda uyandırdık bakıyorum da." dediğinde Jeongin önündeki bedeni iterek önünden çekilmesini sağlamış ve tuvalete girmişti.
Yüzüne soğuk suyu ardı ardına çarpmış ama sanki su buhar olup uçuyor gibi geliyordu.
Banyodan çıktığında utancı geçmişti bir nevi.
Mutfağa gidip Chan'ın yanına oturdu. "Günaydın." demiş ve yemeğine geçmişti.
"Günaydınlar küçük bey!" demiş ve gülerken ona bir bardak kahve uzatmıştı.
"Ben bugün dışarı çıkıcam." demişti Jeongin kahvesini içerken.
"Sen şu sıralar sürekli dışarıdasın. Bakıyorum da yeni arkadaşlar mı edindin?" demişti kaşlarını çatarak.
"Evet dedim ya kaç kere daha söyleyeceğim." kızmıştı. Chan gözlerini kısıp kahvesinden yudumlamış ve yemeğe devam etmişti.
"Pekala arkadaşlarım gelecek akşam. Biraz kalabalık olabiliriz."
Jeongin çatalını bıraktı yavaşça ve Chan'a yaklaştı.
"Ne kadar kalabalık?"
"Sana göre kalabalık."
"Kaç kişi işte. 3? Yoksa 4 mü?"
Chan kıkırdamıştı.
"4 kişi olucaz ben de dahil."
Jeongin dudaklarını büzmüştü. "Peki ben de odamda olurum o zaman." demiş ve yemeğine devam etmişti.
"Seungmin de gelecek. Sevgilisi de burda olacak."
Jeongin gülümsemişti. "Belki bir 5 dakika uğrarım yanınıza." dediğinde Chan yanaklarını iki eli arasına alıp sıkıştırdı.
"Çok tatlısın sana doyum olmaz ama çıkmam lazım Jeong. Bay."
Sesi evde yankılanırken kapı sesi ile dikkatini tamamen yemeğe vermişti.
Telefonunun sesi doluşmuştu evi. Koşar adım odaya gidip telefonunu kapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
brother¿/chanin, jeongchan
Fanfictionchan jeongin in tüm sorumluluğunu üstlenip arkadaşının son isteğini yerine getirmiştim. 08/04/23