Sistem Hatası

2.4K 288 98
                                    


"İpeğin içinde rahatlığa alışmıştım
Sen 'kelebek' kanadıma ne yaptın?"

-Afshin Yadollahi



-21-


Boğazımda hissettiğim yoğun kurulukla uyandığımda, bunun kuruluktan çok bi' kuraklık olduğunu düşünmüştüm. Başımı bir bardak su görme umuduyla hızla komodinimden tarafa çevirdiğimde, su göremediğim gibi, kafamın en içine saplanan ağrıyla da gözlerimi yumdum. Ağrıya eş olarak kesif bir mide bulantısı da baş gösterdiğinde, an itibarıyla o son kadehi içmeyecektim insanı olmaya adım adım yaklaşıyordum. Bulantıya karşı koyamayacağımı anladığımda hızla yerimden doğruldum ve aynı hızla da odadan çıkarak banyoya koştum. Kapıyı kapatma fırsatı dahi bulamadan kendimi klozetin başında bulduğumda ise artık, kesinlikle o son kadehi içmemem gerektiğinden emindim.

Midemdeki ve boğazımdaki yanmayla beraber doğrulup, klozetin kapağını kapatarak sifona bastığımda yüzüm de buruşmuştu. Hissettiğim anlık rahatlama iyi gelse de bunun çok uzun sürmeyeceğini ve gün boyu hassas bir mideyle uğraşmak zorunda kalacağımı biliyordum. Lavabonun karşısına geçip musluğu açtığımda önce dişlerimi fırçaladım, ardından da yüzüme bolca soğuk su çarptım. Suyun soğukluğu ferahlamamı sağlamış fakat çok geçmeden yüzümden, boynuma doğru süzülen sular ürpermeme neden olmuştu. Sağımda duran sepetin içinden bir havlu alıp yüzümü kurulamaya başladığımda gözlerim aynadaki yansımama takıldı.

Üzerimde hâlâ dün geceki elbisem vardı, saçlarım darmadağınıktı ve gözlerimin altı da gölgelenmişti. Ama buna rağmen gördüğüm görüntü beni rahatsız etmiyordu. Bu rahatsız hissetmeme hâlinin farkına varmak ise ironik bir şeklide rahatsız hissetmeme neden olmuştu çünkü aslında bu gördüğüm görüntü bana çok yabancı gelmeliydi. Yabancıydı da; ama bu yabancılık sadece bir yeniliğin izleriymiş gibi geliyordu. Devrim kişisinin izlerinin...

İsminin zihnime düşmesiyle hareketlerim duraksadığında sol elim usulca havalanmış ve tamamen benden bağımsız olarak dudaklarıma doğru ilerlemişti. Bedenimi bir kez daha bir ürperti sarmaladığında bu defa üşümekten çok uzak bir noktadaydım. Kendime hakim olamadan dudaklarım iki yana kıvrıldığında, altları gölgeli olan gözlerimin en içi günlük güneşlikti. Kendimi yeniden keşfediyor gibi hissediyor, bunu zihnen inanılmaz saçma bulsam da kalben bu hislere söz geçiremiyordum.

"Aman tanrım, banyomda bu anın yaşandığına inanamıyorum!"

Anna'nın neredeyse bağıran sesi, girdiğim düş dünyasından sıyrılıp yerimden sıçramama neden olduğunda, hızla parmaklarımı dudaklarımdan çektim. Ben geldiğini fark etmeyişime kızarken, o kapının pervazına yaslanmış suratındaki imalı gülümsemesiyle beni izliyordu. Oyuncu tavrıyla bir iç çektiğinde gözlerimi kıstım. "Romantik filmlerin vazgeçilmezi... Genç kızımız ilk öpücüğünü aldığı gecenin sabahına uyandığında ayna karşısına geçer ve uzun uzun kendini inceler..." dediğinde ise kısılan gözlerimi devirmem gerekmişti, belki umursamaz görünmek rezil olduğum gerçeğini kamufle edebilirdi. "Aa bak, bunun bir de ilk sevişme sonrası versiyonu var. Umuyorum ona da şahit-"

"Anna!" diye hızla sözünü kestiğimde attığı büyük kahkaha ne yazık ki başımdaki ağrı için pek hoş olmamıştı. Diline düşmemem gereken bir sarışının diline düşmem de pek hoş olmamıştı tabii ama bunu mesele hâline getirirsem, düştüğüm dilden uzun süre kurtulamayabilirdim. Ve bunu riske atmaya hiç gerek yoktu. Ancak, elimdeki havluyu gelişi güzel bir şekilde bırakıp "Yeteri kadar eğlendiysen su içmem lazım," diyerek banyodan çıkmak için bir hamle yaptığımda, bu hamleme izin vermeyen Anna, maalesef taktiğimin başarılı olamayacağını göstermişti.

Bi' Bağ BozumuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin