BÖLÜM 4

690 10 0
                                    

Denize karşı oturduğu banktan kalkmadan önce sigarasından bir nefes daha çekti Gökşin sonra yavaş adımlarla arabasına doğru ilerledi. Arabadaki sessizliğin onu rahatsız etmesi üzerine radyoya uzandı parmakları.
Göksel'den denize bıraksam kendimi şarkısının sözleri doldurdu arabanın içerisini. Sessiz mırıltılar ile eşlik etti Gökşin şarkıya. Yolda fazla trafik olmadığı için gideceği yolun daha kısa sürmesi gerekiyordu ama Gökşin'in eve ne kadar geç gidersem o kadar iyi diye düşündü hem belki Zeyşan uyup kalmıştır diye geçirdi içinden. Zeyşan'ı telaşladırıp onu üzmeyi hiç istemiyordu üstelik sabah Rahmet'in söylediklerden sonra Zeyşan bugün işe gitme demiş ama Gökşin yine her zamanki gibi kendi bildiğini okuyup iş yerine gitmişti. Tuncay yine onu çileden çıkarmaş ofistekilerin olaya dahil olmasıyla olay daha fazla büyümeden oradan ayrılıp kendini deniz kenarına atmıştı. Birde Rahmet'i kimseye bir şey söylememesi konusunda uyarmıştı. Zeyşan'a bir şey söylemeye cesaret edemezdi ama bu Kartal'ı arayıp olanlardan bahsetmeyeceği anlamına geliyordu.
Arabayı apartmanın önüne park ettikten sonra arabasından inip apartmana girdi. Çantasından çıkarttığı anahtarı yavaşça kapının deliğine sokup kapıyı açtı sonra açtığı kapıyı sessizce  kapattı Gökşin. Yavaş adımlarla odasına doğru ilerliyecekti ki aklına bugün Zeyşan ile Rahmet'in sabah mutfakta konuşmaları aklına geldi. Kendine kızdı neden eve daha önce gelmemişti ve üstelik hemen odasına gitme derdine düşmüştü. Adımlarını hızla Zeyşan'ın odasına doğru çevirdi gece lambasının ışığı odayı aydınlatıyordu. Kapıyı sessizce açtı Gökşin yatağın üzerinde oturmuş önündeki deftere  bir şeyler yazan kadınla karşılaştı. Göz göze geldiler önce söze ilk giren Zeyşan oldu.

-Geldin mi Gökşin, kapının sesini falan da duymadım kusura bakma lütfen

Odanın içerisine girip Zeyşan'ın yanına oturdu önce sonra sıkıca sarıldı Zeyşan'a.

-Bugün Rahmet ile konuştuklarınızı duydum. Çok mu özledin onları?

- Bana yaptıkları şeylerden sonra onları özlememem gerektiğini düşünüyorsun demi sende haklısın sadece o  hayattan kurtulmak istedim boşanmak istedim diye yüz çevirdiler bana.

- onlardan nefret ediyorum bunu senden hiç saklamadım zaten onları özleyip özlememen gerektiğinin kararını da ben veremem.

Yaşlar dökülmeye başladı Zeyşan'ın gözlerinden. Gökşin Zeyşan'ın yüzünü avuçlarının arasına alıp tek tek sildi o göz yaşlarını.

- Berfe ile çok nadiren de olsa telefon da görüşüyoruz nasıl olduklarını soruyorum iyiler diyor. İyilerdir demi Gökşin.

- Güzel kalpli kızım benim. Berfe sana iyilerdir dediyse iyilerdir.

- Çekilmiş bir kaç fotoğrafımız da olmasa yüzlerini de  unutacağım seslerini hatırlamıyorum Gökşin sen onları yani  aileni hatırlıyor musun?

- 10 yıl oldu onlar öleli annem babam erkek kardeşim. Yüzleri, sesleri silinip gidiyor ama onlar burda Zeyşan deyip elini kalbine götürdü Gökşin. Hem sende benim ailemsin Zeyşan. Üstelik sadece ailem değil yaslandığım dağsın sen benim gücümü senden alıyorum ben. Sen bana bu hayatta herşeye rağmen güçlü kalmanın mümkün olduğunu gösteren kadınsın.

- Bunun böyle olmadığını ikimizde biliyoruz Gökşin. Sen olmasan ben güçlü kalamazdım ki acı çekmeyi güçlü kalmak sandım ben senelerce ama sonra sen bana gösterdin gerçeği.

- Sen istemeseydin ben hiç bir şey yapamazdım .

-İlk zamanlar benden nefret ettiğini düşünüyorudum biliyor musun ?

-Benim gibi sevgi pıtırcığı olan bir insan ve nefret kelimelerini bir araya getirdiğiniz için teessüf ediyorum Zeyşan hanım.

Hafif bir tebessüm etti Zeyşan.

ZEYŞAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin