özel bölüm, başka bir evrende.

75 37 109
                                    

Nasılsınız, ben burayı cidden çok özlemişim ya (tüm kurgularımı özlersem muhtemel son ne olur bilmiyorum)

Bölüm Şarkısı;

Reflections- The Neighbourhood

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayıınnn, sizleri seviyorum, iyi okumalarr<33

Not: Bölüm başka bir evrende geçiyor, onları hiç tanışmamış, hastalıkları görmemiş gibi düşünün... İlk kez tanışıyorlar ama mutlular.

-

2019, Temmuz.

Çınar.

Denizin dalgaları kulağımdan eksilmezken, önümdeki kitaba odaklanmaya çalışıyordum. Ailemle beraber sahile gelmiştik ve annem de bana, kitabı bırakıp denize girmemi söylüyordu sürekli.

"Tamam, giriyorum denize." diye homurdandım anneme. Kitabımın arasına ayracı bulamadığım için küçük bir çakıl taşı koymuştum. Sonrasında üzerimdeki tişörtü çıkarıp terliklerimi ayağıma geçirdim. Annem bana ve kardeşime güneş kremi sürdüğü için yanmayı dert etmiyordum. Terliğim olmasına rağmen kumlar ayağımı yakıyordu. En çok da bundan nefret ediyordum.

Güneş tenimi yakıp geçerken terliklerimi çıkardım ve bedenimi yavaş yavaş denize doğru ilerlettim. Dalgalı ama bir o kadar da berraktı deniz. Sabahın erken saatleri olduğu için soğuktu ama bu pek de önemli bir detay değildi benim için, soğuğu severdim sonuçta.

Denizde yavaş yavaş kulaç atmaya başlarken alışmaya başlamıştım suya. Daha dalmadığım için sarı ve kıvırcık olan saçlarım ıslanmamıştı. Nefesimi tutup denize daldım ve dipten yüzmeye başladım. Önümde belli belirsiz bir siluet görünceye kadar. Bir kız benim gibi denizde dipten yüzüyordu, uzak olduğu için beni görmemişti. Normalde denizdeki insanlara bu kadar ya da hiç dikkat etmezdim, ta ki bu kızla olan benzerliğimizi görene kadar.

Civciv sarısı saçları, gözlerime çarpan ilk şeydi, bu konuda benziyorduk işte. Hem de çok.

Sudan kısa bir süre sonra çıktım ve etrafıma bakındım. Sarışın kız ileride tek başına durup etrafa su sıçratıyordu.

Ani gelen bir gazla kıza doğru yüzmeye başladım. Kısa bir süre arkasında duruyordum işte.

Arkasını dönüp beni görünce hızla bana doğru su sıçratarak geriye çekilmişti. "Sen kimsin?" yüzünü hafiften buruşturmuştu bunu söylerken aslında.

"Çınar ben, saçlarımın böyle göründüğüne bakma. Normalde kıvırcıktır." diye söylendim neşeyle. Elimi ona uzattım. O ise bana bu gereksiz bilgiyi verdiğim için garip bakıyordu. Yani birazcık.

"Mira," diye cevap verdi yüzündeki ifadeyi düzeltip uzattığım eli tutarken.

Üzerinde beyaz bir mayo olduğunu görmüştüm.

"Memnun oldum civciv pardon Mira." dediğimde işleri batırdığımı ve aramızı daha da kötüleştirdiğimi düşünüyordum ancak öyle olmadı, bu söylediğime yalnızca başını eğip gülmüştü. Hoşuna mı gitmişti acaba?

"Sen bana civciv demeyi tercih ediyorsan, ben de sana kıvırcık diyebilirim sanırım. Sonuçta saçlarının kıvırcık olduğu bilgisini bana boşuna vermedin." Aslında öylesine söylemiştim ama o kıvırcık dese sorun olmazdı. Yani severdim belki de kim bilir...

"Biraz hızlı mı anlaştık?" Tekrar konuştuğunda düşüncelerimden kurtulup ona dönmüştü bakışlarım.

"Bence hayır, enerjini sevdim. Tabii sen ne düşünüyorsun bilemem." diye cevapladım onu.

adın hâlâ hafızamda saklı- yarı texting✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin