9.BÖLÜM

27.5K 1.5K 21
                                    

9.BÖLÜM

Yıllar önce okudum bir kitapta beni çok etkileyen bir paragraf vardı.

"Bir acı, sonuna kadar yaşanmadıkça geçmez, insanın yarım acıdan talihi yok; ya hep ya hiç. Ta ki hissizleşene kadar acıyı çekmek zorunda. Peki geçti mi? Hayır, aslında geçmedi; senin bir parçan oluverdi."

Anne dediğim o kadın beni hayatımın acısıyla baş başa bıraktığında haftalarca kendime gelememiştim. Sonra bir gün kitap okurken bu paragrafı görünce anlamıştım.

Zor bir durumdan çıkmanın en iyi yolu onun içinden geçmekti. Acının etrafında dolaşamazsın.Eğer iyileşmek istiyorsan acının içinden geçeceksin.

Bende öyle yapmıştım. Ya da yaptığımı zannederek kendimi kandırdım yıllarca.

Kendimi çocuk misali leyleklerin getirdiğine inandırdım. Ne anne ne de baba... Sen tek başınasın dedim kendi kendime.

Ama şimdi karşımdaki bu insanlar tam tersini söylüyordu. Bir iki saat önce general olduğunu öğrendiğim vakit neredeyse saygı duruşuna geçeceğim adam karşımda iki büklüm olmuş bana bakıyordu.

Babam,annem hatta kardeşlerim vardı. Beni çok seven yıllarca arayan... O kadar uzak bir hikaye gibi geliyordu ki bana.

Dakikalardır kimse birşey demiyordu. Onlar benim birşeyler dememi bekliyorlardı. Ben ise ne diyeceğimi bilmiyordum.

"Biz seni isteyerek bırakmadık Mehir. Ben canımı bırakırdım o enkazda seni bırakmazdım." Dedi Bahar Hanım. Gözyaşları hiç durmamıştı ağlıyordu sürekli.

Ona bakınca hastanede elimi tuttuğu an aklıma geldi. Hastahanedeyken biliyorlardı. Ama ne zamandır biliyorlardı? Bir çok soru vardı zihnimde beliren.

Hepsini soracaktım zamanı gelince. Ama şimdi istediğim tek birşey vardı.

"Dna..." Diye mırıldandım."DNA testi istiyorum. Hemen yarın yaptıralım. Tüm herşeyi ondan sonra konuşuruz."

"Olur tabi." Dedi Atilla bey yumuşak bir tonda.

Atilla bey? Belki de babamdı...

"Kusura bakmayın bütün bunlar bana çok ağır geldi. Daha fazla kalmak istemiyorum. Yarın erkenden hastaneye giderek testi yaptıralım. Devamını sonucuna göre konuşuruz." Diyerak ayaklandım.

Benim ayaklanmam ile herkes ayaklanınca "Oturun lütfen ben giderim." Dedim kesin bir sesle. Kimse oturmadı ama hareketlenmedi de.

Kapıya doğru yürümeye başladığımda arkamdan bir kişinin hareket sesi gelse de kapının önüne gelene kadar bakmadım.

Kapıyı açıp arkamı dönünce birkaç adım geride beni izleyen Bahar hanımla göz göze geldim.

"Biliyorum." Diye konuştu alçak bir ses tonuyla. Ama ben anlayabiliyordum."Sen benim kızımsın. İlk gördüm an anladım sen benim kızımsın."

Birkaç saniye bakıştık. Dilimin ucuna söylemek istediğim birçok cümle gelsede sadece "İyi akşamlar." Dedim.

Evlerinden uzaklaşmaya başladıkça az önce duyduklarım şeyler beynimde daha net oturmaya başlıyordu.

İyi niyetlerinden değil beni tanıdıkları için bayıldığımda hastanede yanımda beklemişlerdi.

HİCRAN (Aile+ Askeri Hikaye)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin