BÖLÜM 9: Kutlama

256 30 54
                                    

𝓶•

Aynanın karşısına geçmiş üzerimdeki, Allison'ın benim için aldığı kıyafeti inceliyordum. Vücudumu sarıp yere kadar uzanan bir kuyruğu ve yumuşak kumaşıyla adeta benim için yapılmıştı. Kırmızı eldivenlerim de öldürdüğüm insanların kanıyla bezenmiş gibiydi.

"Sence de fazla abartılı olmamış mı? Alt tarafı bir kutlama."

Arkamı dönüp saçlarını yapan Allison'a baktım. Sözlerim üzerine kaşlarını çatıp sinirli bir şekilde gözlerini bana çevirdi.

"Hayır tabii ki." dedi saçlarını yapmayı bitirdikten sonra yanıma yaklaşıp.

"Hem emin ol gittiğimiz yerdekilere göre sade olacaksın."

Sade mi?

Nereye gidiyorduk da en sadesi ben olacaktım? Şaşkın bir şekilde Allison'a bakarken içeri ilk iki düğmesi açık siyah gömleğiyle Vanya girdi.

"Hazırsanız çıka-"

Cümlesini tamamlayamayan Vanya'ya döndüğümüzde bizi baştan aşağı süzdüğünü gördük. Böyle giyinmeye o kadar alışık değildim ki sürekli elim elbisemin yırtmacına gidip kapatma ihtiyacı hissediyordum.

"Siz... çok güzel olmuşsunuz." dedi birkaç saniye duraksadıktan sonra. Ardından boğazını temizleyip kendine geldi ve sözlerine devam etti.

"Şey o zaman ben-"

Buradan bile Vanya'nın o tatlı telaşını hissedebiliyorduk. Arada bir bekleyip en doğru kelimeleri seçmeye çalışıyordu. Daha sonra ne diyeceğini bilemez bir halde başını kaşıdı ve eliyle çıkışı gösterdi.

"-arabada bekliyor olacağım."

Hareketleri yüzümde gülümsemeye neden olmuştu. İlk defa bu kadar şık giyinmiştim ve açıkçası insanlar tarafından beğenilmek hoşuma gidiyordu.

Uzun zaman sonra dışarı görev ya da herhangi bir zorunluluk dışında çıkıyordum ve bu beni heyecanlandırıyordu. Tüm bu stresten bir günlükte olsa uzaklaşabilmek bana iyi gelecekti.

Peki ben gerçekten uzaklaşabilecek miydim?

"Hadi, gidelim artık."

Kafamdaki düşüncelerden kurtulup son olarak parfümümü sıktım ve gecenin güzel olacağını umarak, Allisonla birlikte evden ayrılıp dışarıda bizi bekleyen Vanya'nın yanına doğru yola çıktık.

...

Mekana geldiğimizde girişte bizi Hargreevesler bekliyordu. Hepsi birbirinden farklı tarzda giyinmişti. Kimisi şık kimisi günlük kıyafetlerini andıracak kadar sadeydi. Fakat benim aralarından en çok dikkatimi çeken kişi Five'dı. İlk defa onu formasının dışında başka bir şeyle görüyordum.

"Gelmek istemeyen kıza da bak sen."

Yanlarına gittiğimizde Lila her zaman ki iğneleyici laflarını söylemişti bana bakıp. Tamam kabul ediyordum üstümdekiler gelmek istemeyen bir kıza göre yeterince abartılıydı ancak bunları ben seçmemiştim ki. Gözlerimi devirip içimden kendi kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum.

"Ah hadi ama en azından bugünlük laf dalaşına girmeyin."

"Bunları sevgiline söylesen iyi edersin Diego."

Bakışlarımı, Diegoyu elinden tutup sırıtarak mekana çekiştiren Lila'dan çekip Five'a çevirdim. Elleri ceplerinde durmuş tepkisiz bir şekilde bana bakıyordu, bir şeyler düşünüyor gibiydi. Birkaç saniye göz göze kaldıktan sonra bakışlarını çekti ve Diego'nun ardından mekana girdi.

MİLA |The Umbrella AcademyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin